Taraftar, aman dikkat!

20 Nisan 2017

Lyon’da yaşanan olayları tartışmak istemiyorum. Hele hele UEFA tarafından verilen cezayı hiç mi hiç konuşmamalı... Eğer biraz adalet olsaydı, biraz insaf olsaydı, bugün Beşiktaş’ın tarihine yazılacak altın sayfanın arifesinde böyle bir karar çıkmazdı.
O olayların yüzde biri İstanbul’da olsaydı bırakın Avrupa kupalarından atmayı, herhalde Avrupa’dan uzaklaştırırlardı. Düşünün seyirci sahaya iniyor, maç 45 dakika rötarlı başlıyor. Zaten bu durum Türkiye’de olsaydı maç da başlamazdı ya ayrı mesele...
Beşiktaş bu akşam Arena’da kritik bir maç oynayacak. Aboubakar ve Marcelo cezalı, Adriano’nun durumu ise belirsiz. Özellikle Marcello’nun olmayışı dezavantaj gibi gözüküyor, bizce de öyle... Savunmanın göbeğine Mitroviç ve Tosiç yakın gözüküyor. Biliyoruz ki, Şenol Güneş bu olumsuzlukları aşacak, çözümler üretecek bir teknik adamdır. Aboubakar’a kızabiliriz, eleştirebiliriz, ama Güneş’in en büyük alternatiflerden birisi olduğunu yinelemeye gerek yok. Yoklar için oturup, ağlayacak halimiz yok! Yeter ki, Talisca ve Babel performanslarını üst seyiyeye çıkarsınlar. Bir de Kartal’ın Quaresma’sı var, oynacak gibi gözüküyor. Eee Cenk Tosun’umuz var, aslanlar gibi işini iyi yapıyor. Dememiz

Yazının Devamı

Fabri'ye yakışmadı

14 Nisan 2017

Beşiktaş’ın Lyon eşleşmesinden sonra yapılan negatif yorumları anımsayın lütfen... Neymiş, Kartal’ın işi zormuş! Valla ilk yarıdaki Beşiktaş, mükemmel ötesi bir futbol ortaya koydu. Babel’le öne geçti, sayısız fırsatı cömertçe harcadı. Beşiktaş’ın bu yarıdaki baskısı Lyon’u şaşkın ördeğe çevirdi, elini-ayağına dolaştırdı.

Dememiz o ki, Beşiktaş ligimizin lokomotifidir, dış hatlarda ise ülkemizin gururudur. Yenilmesine karşın, rövanşta Lyon’un ipini çekecek güce de sahiptir.

Karşılaşmanın olaylar nedeniyle maçın kırk beş dakika geç başladığını da anımsatalım. O olaylar bizim ülkemizde olsaydı, iddia ediyorum maç ertelenirdi. Tek korkum, rötarlı başlangıcın Beşiktaş’ta konsantrasyon eksikliği yaratmasıydı. Ne var ki Beşiktaş bunu ilk yarıda terse çevirdi, korktuğumuz başımıza gelmedi. Öyle ki, oyunun tamamen kontrolünü elinde tutan Kartal, Babel’le golü bulurken, kaçırdıkları da çabasıydı. Kazanılan duran toplarda, Beşiktaş’ın siz deyin üç, biz diyelim dört gol pozisyonu vardı. Marcelo, yanılmıyorsam dört pozisyona girdi, atamadı. Hele bir röveşatası var ki, kaleci topu üstten zor tokatladı.

Güneş’in, savunmanın soluna Tosiç’i, önüne Adriano’yu monte etmesi doğruydu. Bu ikili hem

Yazının Devamı

Takke düştü, kel göründü

13 Nisan 2017

Alın size Igor Tudor, hayrını görün!

Eee bu iş böyledir, sen bir takımın başındaki hocayı ayartıp, getirirsen olacağı da budur. Neymiş iyi hocaymış... Sevsinler sizi!

Beşiktaş’ın yanı sıra ligimizin en iyi takımlarından birisi Başakşehir’dir. Bunu bilmeyen yok. Ama Galatasaray Teknik Direktörü bunun farkında değil arkadaş! Aslan’ın savunması uzun süredir SOS veriyor, Serdar Aziz sakatlığa teslim oldu! Ahmet Çalık’ın kumaşı iyi, ama tek başına o savunmayı asla ayağa kaldıramaz.

En çok Muslera’ya yazık oluyor. Yüz ifadesi, o direkler arasında asla mutlu olmadığının en büyük göstergesidir.

Peki, Igor Tudor efendiye ne demeli? Galatasaray’ın tartışmasız, lider oyuncularından biri Sneijder’dir. Neymiş, koşmuyormuş! Hadi ordan! Hollandalı oyuncu kırk metre nokta atışı pas atıyor, arkadaşının ağzına topu atıyorsa, niye koşsun ki? Kaldı ki Sneijder, teknik kapasitesi çok yüksek, adam eksilten, ceza alanı dışından şutlar atan, golleri bulan bir oyuncudur.

Hadi bu bir kenara; ya Podolski’nin kulübeye çekilmesine ne demeli? Eee, ‘takımda disiplin sağlayacağım’ mantığından yola çıkar, en büyük kozları yanında oturtursan, fark da yersin, tepkilere de davetiye çıkarırsın.

Aslan’ı bu konuma getiren

Yazının Devamı

Tam yol ileri

9 Nisan 2017

Hep bir tezimiz vardı, hâlâ arkasındayız... Bu oyunda ayağınızı yere sağlam basmaz, ürettiğiniz net pozisyonları gole çeviremezseniz başınıza iş alır, sıkıntıya düşer, üç puana uzatmada kanat çırparsınız!

Niye bunu söylüyoruz? İlk yarıya bakın, Cenk Tosun, 4’de hem golünü attı, hem de oyunun tansiyonunu düşürdü, harika bir iş başardı bizce... Cenk’in bu golü Beşiktaş’ın o baş döndüren pas trafiğini üst seviyeye çıkardı, benzetme yerindeyse oyun tek kaleye döndü. Kartal, 25’e kadar öyle bir baskı yaptı ki, Trabzonspor nefes almakta güçlük çekti, bu faktör pozisyon üretimine de müthiş yansımalar yaptı... Gelin görün ki, kim atacak? Talisca vurmak yerine pası tercih etti, hata yaptı! Babel’in kaçırdıklarına ne demeli?

Okay’ın 25’deki golüne lafımız olamaz, aferin ona... Bu golde Olcay’ın katkısı inkar edilemez, hani yoktan yarattı dersek abartmış olmayız. Atiba ile adeta boğuştu, Yusuf’a aktardı, tecrübeli futbolcu Okay’ı gördü, ona da vurmak kaldı. Dememiz o ki, rakip o ana kadar bir pozisyon buldu, onu da attı. Eee ilk yarıda bir Rodallega’nın altıpas içinde topu Fabri’ye nişanlama yerine çerçeveyi ya görseydi?

Son haftaların formda ekibi Trabzonspor, öyle hafife alınacak bir ekip

Yazının Devamı

Beşiktaş'ın dervişi Süleyman Seba

6 Nisan 2017

Yaşamımızda bazı fotoğraflar vardır ki unutamazsınız, her an her yerde onu anmaktan geri duramazsınız. Hele bir şarkı var ki, hep onu hatırlatır bizlere... “Eski Dostlar” şarkısı bizler, yani onu tanıyanlar için vazgeçilmezdir. O şarkının dizelerini dinlerken, her satırında onu bulabilirsiniz.

O, Beşiktaş’ın dervişi, O Beşiktaş’ın efendisiydi, hatta Kartal’ın ruhuydu... Beşiktaş onun yaşam biçimiydi, siyah-beyaz renklerin aşığıydı.

Evet, yukarıda dilimiz döndüğünce anlatmak istediğimiz fotoğraf, Beşiktaş’ın efsane Başkanı Süleyman Seba’dır. Aramızdan ayrılalı neredeyse üç yıl olmak üzere, ona olan özlemimiz her geçen gün bir kat daha artıyor. O, hep aramızda, gönlümüzde yatıyor.

Onun dostları, yani bizler için 5 NİSAN tarihi çok önemlidir. Çünkü Süleyman Abi’nin doğum günüdür... Sağlığında her doğum gününde yanında yer alır, pastayı birlikte keser, zaman tüneline girip, anılarımızı tazeler, birbirimize sarmaş-dolaş olurduk.

Heyy gidi Süleyman Abi hey... Rakiplerine olan saygısı, sevgisi, duruşu, söylemleri ve karizmasıyla Türk futbol tarihine adını altın harflerle yazdırmış bir fotoğraftır Süleyman Abi... Onun gibisi bir daha gelir mi? Sanmıyorum açıkçası...

O, Atatürk ve Türkiye

Yazının Devamı

Kartal vites yükseltti

3 Nisan 2017

Ortada bir gerçek var, o da Beşiktaş’ın büyük ‘baskı’ altında olduğu... Bir yanda üçüncü yıldız, yani şampiyonluk hesapları, diğer yanda UEFA Avrupa Ligi...

Psikolojik pencereden bakacak olursak, bu baskı, Kartal’da stresi ve telaşı birlikte getiriyor. Böylesi bir tabloda futbolcuların sinirlerine hakim olması şarttır. Sinir katsayınız ne kadar yükselirse, hata yüzdeniz de buna paralel artar. Bırakın pozisyon üretmeyi, golü bile zor bulursunuz.

Buna bir de kenar yönetimi eklemek de yarar var. Yılların tecrübesi Şenol Hocamız da rahat değil, öfkesine fren koyamıyor!Kenardaki stres, sahadaki gerilimi bir tık yukarı çıkarıyor, biraz sakin hocam!

Dememiz o ki, Kartal, ilk yarıda bu faktörler nedeniyle oyunda üstünlüğü tam yakalayamadı. Elbette konuk takımın da sert futbolu, artı presi, Beşiktaş’ın pozisyon üretimine set çeken en büyük faktör idi. Konuk takımın katı savunma anlayışını Beşiktaş ancak 45 artı 5’de yıkabildi.

Quaresma, sahanın en sakin adamıydı. Sanırsınız ki sinirlerini tek tek aldırmış! Atamadığı bir gol var ki, kendisi de şaşırdı. Oğuzhan’ın attığı golde onun da payı yüksekti. Klas hareketlerle rakibini saf dışı bıraktı, Babel’i gördü, tecrübeli futbolcu indirdi, Oğuzhan’a

Yazının Devamı

İyi, güzel de!

30 Mart 2017

İlk kez Eskişehir’de bir milli maç heyecanı yaşandı. Tribün desteği anlatılmaz, yaşamak gerekir. Doksan dakika susmak bilmeyen, müthiş sinerji üreten, stadı tıklım-tıklım dolduranlar, ay-yıldızlı ekibin coşkulu oyununa katkı sağladılar. En büyük teşekkürü onlar hak ediyor.
Devletin son yıllarda bütün olanaklarını seferber ederek inanılmaz bir tesisleşme hamlesi gerçekleştirdiğini biliyoruz, alkışlıyoruz. 2024’de aday olmamızın temel taşı bu modern statlardır kuşkusuz... Bu organizasyonu alacağımıza da inanıyoruz.
Buraya kadar her şey güzel... Gelelim ilk kez bir milli maçın oynandığı Eskişehir Yeni Atatürk Stadı’na... Mimarisi harika, geniş otoparkları inanılmaz... Ancak trafik sorunu var. Özellikle taraftarın özel araçlarıyla maça gelmeleri, dağılımda sıkıntı yaratıyor. İlerleyen günlerde stada tramvay seferleri yapılması konusunda çalışmalar sürdürülüyor.
Statla ilgili eksiklikler yok mu? Elbette var. İzlenimlerimi dile getirmek bir gazeteci olarak görevim. Basın tribünü çok iyi, ne var ki, bizler yani gazeteciler tuvaleti kullanmak için üç kat aşağı inmek zorunda kaldık. Böyle bir stat yapıyorsunuz, tuvaletler ya var ya da kapalı... Bu biir...
Tuvalete iniyorsunuz,

Yazının Devamı

Teşekkürler Eskişehir, bravo gençler

28 Mart 2017

Futbol kenti, öyle sanıldığı kadar kolay olunmuyor... Eskişehir, bu anlamda inanılmaz, övgüyü de, alkışı da fazlasıyla hak ediyor. Bu kentte, 26 yıl önce Eskişehir-Beşiktaş maçını izlemiştim, o günkü tablo neyse, bugün de aynı. Müthiş bir taraftar desteği var, susmak falan yok, rakibe inanılmaz bir baskı, ay-yıldızlı ekibimize ise adeta moral şırınga ediyorlar. Valla böylesi bir destek karşısında ben bile çıkar oynarım! Hazırlık maçındaki tablo buysa, bir de puan maçını düşünün, adamın elini-ayağına dolaştırırlar! Dememiz o ki, millilerimiz artık gönül rahatlığıyla kritik maçlarını Eskişehir’de oynayabilirler. Elbette karar Fatih Terim hocamızın.
***
Hani ‘hazırlık maçlarında oyuncular konsantrasyon konusunda sıkıntı yaşarlar’ diye yerleşmiş bir düşünce vardır. Valla helal olsun gençlere, bu düşünceyi de silip, attılar dün... Kalecisinden ileri uca kadar herkes arzulu, iştahlı ve de en önemlisi disiplinlinden bir milim uzaklaşmadılar. Skor tabelasındaki rakamlar, böylesi bir takımın yansımasıdır, aferin onlara...
Terim’in geniş kadrosu içinde yer alan bu genç kardeşlerimiz bizce sınıfı geçmişlerdir. Bu düşüncemizin farklı skorla pek bağlantısı yok. Onların arzulu, iştahlı ve de

Yazının Devamı