11.12.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:
Seray Şahinler
SERAY ŞAHİNLER- 2022 Nobel Edebiyat Ödülü’nün sahibi Fransız yazar Annie Ernaux’nun hayatı boyunca yazmayı düşündüğü kitap olarak tanımladığı “Kızın Hikâyesi” Türkçe yayımlandı. “Kızın Hikâyesi” 1958’de başlıyor. Ailesi küçük bir bakkal işleten Annie Duchesne, taşrada hayatını sürdürüyor. Babasıyla yaptığı bir gezi dışında kozasından pek çıkmamış. 18 yaşında geldiğinde, Fransa’nın kuzeyinde “S” adını verdiği bir kasabada eğitmen olarak çalışmaya başlıyor. İlk kez “kendince” özgürlüğe ilk adımı atıyor ve etrafındaki “sofistike Fransızlar” gibi olmaya çalışıyor.
Gerçeklikten sapma
Kampın ilk günlerinde bir akşam eğitmen H. ile karşılaşıyor. H. ile geçirdiği ilk gece Annie’nin hayatındaki tek dönüm noktası. H.’ye sırılsıklam âşık oluyor ve kendi gerçekliğini H.’nin onda yarattığı hülyaya hapsediyor. Ernuax, Annie’nin öyküsünü aktarırken, başkalarının gerçekliğine kapılanları, kendi gerçekliğinden sapanları, 50 ve 60’ların Fransa’sının politik atmosferini, demiryollarına sabotajı, kafelere yapılan polis baskınlarını, Kuzey Afrikalılara uygulanan sokağa çıkma yasağını, Paris’teki Müslüman çevrelere baskını satır aralarına kodluyor.
Anılardan içinden...
Yazar, Annie’yi en çok kendisi için hatırlıyor. Hesaplaşmak gibi bir derdi yok, sadece anlatmak istiyor. “Ben de o kızı unutmak, yani onun hakkında yazma özlemimi dindirmek istiyordum” diyor Ernaux. “Kızın Hikayesi”nde 50’lerin gerçekliğinin, 18’lik Annie’nin yaşadıklarının gerçekte nasıl gerçekleştiğini anlatıyor. Hatırlamaya çalışmıyor, o anın ve gerçekliğin içinde olmaya çalışıyor. Ernaux’nun sihri de işte burada. Çünkü yazar, geçmişi kazmayı, şiddetli, başa çıkması zor bir çarpışma ya da çatışma olarak görmüyor. Hayatınızı alt üst eden bireysel ya da toplumsal yaşanmışlıkların bugünün düellosuna dönüşmesini reddediyor.
Kadınlara selam...
Annie Ernaux’nun romanları dünyadaki kadın mücadelesinin edebiyattaki en güçlü göstergelerinden. Diğer kitaplarında olduğu bu kitap da didaktik mesajlara mesafeli durarak kadınlara selamını veriyor. Ernaux “Kızın Hikâyesi”ni anlatırken “Dünyanın her yerinde, her gün bir kadının etrafını sarmış, onu taşlamaya hazır erkekler var” sözüyle değişmeyen şeyleri de tekrar hatırlatıyor.