KariyerMesai arkadaşlarını rahatsız eden işten atılabilir!

Mesai arkadaşlarını rahatsız eden işten atılabilir!

18.07.2014 - 11:50 | Son Güncellenme:

İstanbul’da bir işveren, şirkete ait bilgiyi kasıtlı olarak paylaşmak, hem sözlü hem de e-posta yoluyla şirket ve şirket temsilcilerinin çalışanlar nezdinde şeref ve haysiyetlerini rencide edici söylem ve isnatlarda bulunduğu iddiasıyla işçinin sözleşmesini feshetti.

Mesai arkadaşlarını rahatsız eden işten atılabilir


İstanbul’da bir işveren, şirkete ait bilgiyi kasıtlı olarak paylaşmak, hem sözlü hem de e-posta yoluyla şirket ve şirket temsilcilerinin çalışanlar nezdinde şeref ve haysiyetlerini rencide edici söylem ve isnatlarda bulunduğu iddiasıyla işçinin sözleşmesini feshetti. İş sözleşmesinin geçerli neden olmadan işveren tarafından feshedildiğini belirten işçi, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep ederek dava açtı. Çalışma barışını bozduğu ileri sürülen işçiyi haklı bulan yerel mahkeme kararı ise Yargıtay’dan döndü. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, çalışma barışı ve düzenini bozacak nitelikteki elektronik yazışmaların, geçerli fesih nedeni sayılması gerektiğine hükmetti.

İstanbul’da faaliyet gösteren bir şirkette çalışan işçi, 2013 yılında firmaya ait bilgileri paylaştığı ve şirket yetkilileri hakkında diğer çalışanlara e-mail atarak şeref ve haysiyetlerini rencide ettiği iddiasıyla işten atıldı. İstanbul 3. İş Mahkemesi’ne müracaat eden işçi, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan davalı işveren tarafından feshedildiğini belirterek işe iadesini talep etti. Mahkeme de işçinin talebini yerinde buldu.

"ŞEREF VE NAMUSA YÖNELİK SÖZLER FESİH NEDENİ"

Kararın temyiz edilmesiyle dava dosyasını yeniden değerlendiren Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. Maddesinin işverene, işçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan nedenlerle iş sözleşmesini feshetme yetkisi verdiğine dikkat çekti. Kararda, İş Kanunu’nun 25’inci maddesinin 2’inci bendinin b fıkrasına göre, işçinin işverene, ailesine veya işverenin diğer bir işçisine karşı şeref ve namusuna dokunacak sözler söylemesi veya davranışlarda bulunması ya da işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnatlarda bulunması veya işçinin işverene, aile üyelerinden birine veya diğer bir işçisine sataşmasının haklı fesih nedeni olarak sayıldığı hatırlatıldı.

Kararda, somut olayda davacı işçinin iş akdinin işverence, içsel bilgiyi kasıtlı olarak paylaşmak ve gerek sözlü gerekse e-posta yoluyla şirket ve şirket temsilcilerinin çalışanlar nezdinde şeref ve haysiyetlerini rencide edici söylem ve isnatlarda bulunmak suretiyle iki haklı nedene dayanılarak feshedildiğinin anlaşıldığı dile getirildi. Kararda, mahkemenin feshin dayanakları arasında gösterilen gerek sözlü gerekse e-posta yoluyla şirket ve şirket temsilcilerinin çalışanlar nezdinde şeref ve haysiyetlerini rencide edici söylem ve isnatlarda bulunmak eyleminin somut olarak ortaya konulmadığı için fesih sebebi olamayacağına hükmettiği dile getirildiği belirtildi.

"SAĞDA SOLDA ANLATIRSIN" SÖZÜ FESİH NEDENİ DEĞİL

Yargıtay kararında, yerel mahkemenin içsel bilginin paylaşıldığı olgusunun ispatı için dosyaya mübrez telefon kaydındaki 'sağda solda anlatırsın' yönündeki davacı beyanının ise olumsuz bir davranış olmasına karşın çalışma düzenini bozucu, güven ilişkisini zedeleyici mahiyetinin bulunmadığı gerekçesiyle feshin geçersizliğine, davacının işe iadesine karar verildiği hatırlatıldı. Kararda şu ifadelere yer verildi: "Her ne kadar mahkemece feshin dayanağı olarak gösterilen davacının şeref ve haysiyetleri rencide edici söylem ve isnatlarda bulunmak eyleminin, somut olarak ortaya konulamadığı gerekçesiyle bu fesih sebebi yerinde görülmemiş ise de; söz konusu fesih sebebini ispat için dava dosyasına sunulan 27 Eylül 2012 tarihinden 26 Şubat 2013 tarihine kadar yapılan muhtelif tarihli elektronik yazışmalarının içeriğinden davacının somut bir hakaretinin bulunmamaktadır.

MESAİ ARKADAŞLARINI RAHATSIZ ETMESİ FESİH SEBEBİ

Bu yazışmalardaki söylemlerin ‘şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnatlarda bulunmak’ kapsamında değerlendirilemeyeceğinin kabulü gerekir. Buna karşın işçinin bahse konu ağırlıkta olmayan sözleri ve yazışmaları çalışma düzenini bozacak nitelikte ise fesih nedeni geçerli sayılmalıdır. Dosyaya mübrez elektronik yazışmaların tek bir güne ilişkin değil belirli bir sürekliliği arz eder şekilde olup, bu yazışmalardaki üsluptan şirket çalışanlarının rahatsızlıklarını belirten geri bildirim mesajlarının dosyaya sunulması karşısında mahiyeti itibariyle çalışma barışı ve düzenini bozacak nitelikteki elektronik yazışmaların, geçerli fesih nedeni sayılması gerekir. Belirtilen sebeplerle; davacının iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayandığı kabulüyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi hatalıdır. Mahkemenin kararının bozularak ortadan kaldırılmasına, davanın reddine oybirliği ile karar verilmiştir."