21.07.2022 - 11:27 | Son Güncellenme:
Samed Aydın SUN/DHA
Olay, 8 Şubat günü akşam saatlerinde, Pınarbaşı ilçesi Gümüşgün Mahallesi Hapishane Caddesi'nde meydana geldi. Bir hastanede temizlik görevlisi olan Muhammed Ufuk Aktaş, halasının kızıyla evli olan ve İngiltere'de yaşan Musa Aktaş'ın Pınarbaşı ilçesine geldiğini öğrendi.
Aktaş'ın İngiltere'de ikinci evliliğini yaptığı iddiasıyla Muhammed Ufuk Aktaş, arkadaşı Ahmet Özkan ile Musa Aktaş’ın evine gitti. Aktaş ve Özkan, iş insanı Aktaş'ı cop ve muşta ile darbetti. Musa Aktaş, yatak odasına giderek silahını alıp, Ahmet Özkan'a ateş etti. Özkan, olay yerinde hayatını kaybederken, Muhammed Ufuk Aktaş ise kaçtı. Aktaş’ın arkasından da ateş ettiği iddia edilen iş insanı Musa Aktaş, hastanedeki tedavisinin ardından tutuklanarak cezaevine konuldu. Otomobiliyle kaçan Muhammed Ufuk Aktaş ise Kayseri girişindeki uygulama noktasında polis tarafından yakalanıp tutuklandı.
KENDİSİNİ DÖVEN AKRABASI İÇİN DE MÜEBBET İSTENDİ
Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı'nın olayla ilgili yürüttüğü soruşturma tamamlanarak iddianame düzenlendi. İddianamede, şüpheli şikayetçi sanık Musa Aktaş hakkında ‘kasten adam öldürme’ ve ‘adam öldürmeye teşebbüs etme’ suçlarından müebbet hapis cezası istendi. Sanık Musa Aktaş’ı darbeden akrabası Muhammed Ufuk Aktaş hakkında da ‘adam öldürmeye teşebbüs etme’ suçlamasıyla müebbet hapis cezası talep edildi.
Kayseri 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün ilk kez hakim karşısına çıkan müşteki sanıklar duruşmada hazır bulundu. Musa Aktaş'ın eşinin akrabası olduğunu belirten Muhammed Ufuk Aktaş, "Ablama yaptığı tehditlerden dolayı dövüp bırakmak amacıyla gitmiştim. Başka bir amacım yoktu" dedi.
‘MUŞTA VE COP İLE DÖVDÜLER’
Evine maskeli kişilerin geldiğini ve yüzlerinde maske olduğu için kendilerini tanımadığını öne süren iş insanı müşteki sanık Musa Aktaş ise, "Evde oturduğum sırada kapı sesi duydum. Dışarıya çıktığımda kimse yoktu. Sağı solu kontrol etmek isterken saklanmış 2 kişi birden kafama copla vurmaya başladı. Yüzlerinde kar maskesi, ellerinde eldiven vardı. O yüzden kim olduklarını bilmiyorum. Holde beni dövmeye başladılar. Bir ara dengemi kaybedip, yere düştüm. Yerdeyken, copla vurmaya devam ettiler. İçlerinden biri eline muşta takmaya başlayınca beni öldüreceklerini anladım. Diğeri de odaları arıyordu. Muştayı sallayınca kendimi korumak amacıyla kolumu kaldırdım ve sol koluma muşta denk geldi. O sırada kaçmam için fırsat oluştu. Hızlıca yatak odasına gittim" ifadelerini kullandı.
‘OLAYIN ŞOKU İLE NE YAPTIĞIMI HATIRLAMIYORUM’
Yatak odasına doğru kaçarken de kendisine vurulmaya devam edildiğini söyleyen Aktaş, “Arkamdan cop ve muşta ile vurmaya devam ediyordu. Can havli ile yatak odasına gidip, yastığın altından silahımı alıp arkamı dönüp ateş ettim. Beni döverken hiç konuşmadılar. Sadece silahla vurduğum kişi, ‘hasta kadına bu yapılır mı?’ dedi. Diğer kişiye karşı hiçbir eylemim olmadı. Silah sesini duyunca kaçmış. Diğer kişinin evde olmadığını anlayınca dışarıya doğru korkutmak amacıyla 2 el ateş ettim. Olayın şoku ile ne yaptığımı hatırlamıyorum. Yaşananlar nedeniyle çok üzgünüm ve mağdurum" diye konuştu.
Mahkeme heyeti verdiği ara karar ile sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, olay yerinde keşif yapılmasına karar verdi ve duruşmayı erteledi.