‘Kardeşimi ölüme götüren FETÖ’dür’

BAŞLARKEN...

15 Temmuz darbe girişiminde 241 vatandaşımızı katleden, yüzlerce vatandaşımızı yaralayan FETÖ/PDY’nin geçmiş dönemde kamuoyunun yakından tanıdığı birçok ismin ölümünde parmağı olduğu iddia ediliyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi, tarafından kabul edilen “FETÖ Çatı İddianamesi”nin ilk duruşması 22-26 Kasım tarihleri arasında görülecek. İddianamede terör örgütünün uyguladığı ölümle sonuçlanan cebir ve şiddet sonucu birçok kişinin yaşamını kaybettiği vurgulanıyor. Bu isimler arasında Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Genel Sekreteri Enver Arpalı, MİT’çi Kaşif Kozinoğlu, Yarbay Ali Tatar, Tuğamiral Cem Aziz Çakmak, Kurmay Albay Murat Özenalp, hâkim adayı Didem Yaylalı, Harbiye öğrencisi Erkan Eryiğit’in isimleri sıralanıyor. İddianamede FETÖ mağdurlarının ya intihara sürüklendiği ya da sağlık sorunları sonucu yaşamını kaybettiği öne sürülüyor. Yakınlarını FETÖ’ye kurban veren ailelerin en büyük arzusu ise örgüt elebaşı Gülen ve ekibinin yargı önünde hesap vermesi.

FETÖ’nün uyguladığı cebir ve şiddet sonucu yaşamını yitiren ilk mağdur Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Genel Sekreteri Enver Arpalı’ydı. FETÖ Çatı İddianamesi’nde cezaevinde intihar ederek yaşamını yitiren Arpalı’nın FETÖ kurbanı olduğu belirtilerek, “Enver Arpalı, çok basit bir iddia üzerine hakkında hiçbir delil olmadığı halde tutuklanmış ve bunu hak etmediğini düşünerek utancından intiharı seçmiştir” deniliyor.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Genel Sekreteri Enver Arpalı, üniversitede yolsuzluk yapıldığı iddiaları üzerine 11 Temmuz 2005 tarihinde tutuklanarak Van M Tipi Kapalı Cezaevi’ne konuldu. Tutuklandıktan 4 ay sonra, 13 Kasım 2005’te cezaevinde intihar eden Arpalı, kendisini ziyarete gelenlere her defasında “Kahroluyorum, üzerime atılan iftiraya dayanamıyorum. Bu dedikodularla yaşayamam” diyordu. Hakkındaki yolsuzluk iddiaları nedeniyle cezaevinde morali dibe vuran Arpalı, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın’ın da tutuklanmasından sonra ağır bir depresyona girmişti. Aşkın’ın tutuklanması Arapalı için adeta yıkım olmuş, cezaevinden çıkma umutları tamamen kırılmıştı. Arpalı ısrarla hem de ağlayarak bir kuruş para yemediğini, hakkındaki iftiralarla yaşayamayacağını haykırıyordu. Sesini bir türlü duyuramayan Arpalı, 13 Kasım 2005 günü çamaşır yıkayacağını söyleyerek, koğuş tuvaletine girdi. Aradan geçen yarım saat sonunda Arpalı’dan ses çıkmayınca, infaz koruma memurları tuvalete girdiler. Arpalı, çamaşır ipiyle kendisini asmış, hayatına son vermişti.

Sesini duyuramadı



Enver Arpalı, suçsuz olduğunu haykırarak ölüme giderken, ölümünden 8 yıl sonra Van 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde hakkındaki karar açıklandı. Arpalı ve aynı koğuşta kaldığı 100. Yıl Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın için beraat kararı verildi. Ne var ki, suçsuz olduğu anlaşılan Arpalı artık hayatta değildi.

15 Temmuz sonrası itiraflarda bulundu

11 yıl önce Prof. Dr. Yücel Aşkın ve Enver Arpalı hakkında dava açan Savcı Ferhat Sarıkaya, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra kamuoyuna bomba gibi düşen itiraflarda bulundu. Sarıkaya’nın itirafları Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’ndeki suçlamaların gerçek dışı olduğunun itirafı niteliğindeydi. Arpalı’nın kardeşi Dursun Arpalı, avukatı İsmail Sami Çakmak aracılığı ile kardeşinin tutuklanması yol açan ve soruşturma savcısı Ferhat Sarıkaya’dan şikâyetçi oldu. Sarıkaya’nın 11 yıl önce Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde yürütülen soruşturma kapsamında art niyetli, ön yargılı, taraflı, yasaya, usule ve hukuka aykırı şekilde davrandığı öne sürüldü. Avukat İsmail Sami Çakmak tarafından HSYK’ya sunulan dilekçede Sarıkaya’nın basına yansıyan ifadelerinin, disiplin soruşturması için somut dayanak niteliğinde olduğu, Sarıkaya hakkında “FETÖ üyeliği, Anayasa’yı ihlal, intihara neden olmak” gibi suçlardan açığa alma hükümlerinin ve mesleği tarafsızlıkla yürütmesi söz konusu olmadığından meslekten çıkarma cezasının uygulanması istendi. Sarıkaya yapılan incelemenin ardından Ağustos ayının sonunda açığa alındı.

‘Sarıkaya yargılansın’

Kardeşinin ölümünden FETÖ/PDY’yi sorumlu tutan Dursun Arpalı ise yaşadıklarına adeta isyan ederek şunları söyledi: “Kardeşimin intiharına neden olanlar FETÖ elemanlarıdır. Savcı Sarıkaya, itiraflarında kimlerin parasıyla geçimini sağladığını açıkladı. Sarıkaya, FETÖ’nün en karanlık savcısıdır ve bunca itirafa rağmen halen tutuklanmaması soru işaretidir. Bizim girişim ve şikâyetlerimiz olmasa belki de Sarıkaya, Sincan’da görevine devam edecekti. Sözüm ona açığa alındı. Bu kişiyi kimler neden koruyor, belli değil. Sarıkaya ihraç edilirken, bu ihraç kararına kimlerin muhalefet ettiği açıklanmalıdır. Muhalefet eden kişi şu an nerede, hangi görevde bulunuyor, kamuoyu bilmelidir. Biz bu kişinin Külliye’de görevli olduğunu biliyoruz. Enver Arpalı’nın failleri yargılanarak hak ettikleri cezaları alsın. Ferhat Sarıkaya’nın sanık olarak yargılanmasını istiyoruz. Kardeşim FETÖ’nün baskıları nedeniyle intihara sürüklendi. Darbe girişiminden önce Sarıkaya hakkında verdiğimiz şikâyet dilekçesini almaktan bile çekinip dilekçemizi işleme koymama cüretinde bulundular. Enver Arpalı’yı intihara sürükleyen FETÖ elemanlarıdır.”

‘Adalet bekliyoruz’

“Kardeşimden geriye 2 evladı miras kaldı. Rahmetlinin eşi Ankara’ya taşındı ve acısıyla bir başına yaşıyor. Hem çocuklar hem de eşi Enver’in ölümünden dolayı sarsıldılar. Kardeşim FETÖ’nün üniversiteyi ele geçirme projesinin kurbanı oldu. Kardeşimin ihale yolsuzluğu gibi bir işin için de olmadığı ortaya çıktı. Ferhat Sarıkaya’nın tutuklanmasını istiyorum. Etkin itirafçı olup, hiçbir ceza almadan elini kolu salla sallaya dışarıda dolaşıyorsa yargıya nasıl güveniriz. Darbe olsa ne olacaktı? Sarıkaya’yı Adalet Bakanı veya müsteşar mı yapacaklardı? O iddianameyi hazırlayan, FETÖ’den para yardımı alan adam, şimdi kalkmış itirafçı olarak dışarılarda geziniyor. Kardeşimle ilgili iddianame Pensilvanya güdümlü hazırlanmış bir iddianamedir.

O iddianamede 200-300 yıl ceza istenen şahıslar vardı. Hiçkimse davadan ceza almadı. Demek ki yalandı, iftiraydı. Soruşturma dosyası Pensilvanya’daki aşağılık örgüt elebaşının talimatıyla hazırlanmıştı. Bunun hesabını herkes verecek. 11 yıldır yüreğimiz yanıyor. Biz 11 yıldır adalet bekliyoruz. Açtığımız tüm davalar ve taleplerimiz reddedildi. Ağabeyim defalarca sağlık probleminden dolayı tahliyesini istedi. Dilekçelerini okumadan geri çevirdiler..”

‘Üst akıl önemli’

“Gülen ve yanındaki 3-5 adamın oturup bu işleri organize ettiğine inanmıyoruz. FETÖ militanlarının sinsi kumpasları tezgahlayacak zeka kapasitesi olduğunu düşünmüyorum. Terör örgütünün ardındaki asıl güç ve üst aklın kimler olduğu önemli.”