GündemÇarpıcı karne uyarısı! Düşük notun sebebi...

Çarpıcı karne uyarısı! Düşük notun sebebi...

22.01.2022 - 06:44 | Son Güncellenme:

2021-2022 eğitim öğretim yılının birinci dönemi bugün sona erdi. Karnesinde zayıfı olan öğrencilerin en büyük endişesi ise anne-babasından tepki görmek. "Öğrenciler sadece çalışmadıkları için düşük not almazlar. Artık tatil anlayışı da yaklaşım tarzı da değişti" diyen uzmanlar, sömestir tatiliyle ilgili ailelere önemli tavsiyelerde bulundu.

Fazilet Şenol / Milliyet.com.tr - Uzun bir kapanmanın ve çevrim içi eğitimlerin ardından öğrenciler tam zamanlı bir şekilde okullarına geri döndüler. 5 aylık yüz yüze eğitim sürecinden sonra ilkokul, ortaokul ve lise öğrencileri bugün sömestir karnelerini alıyor. Peki aileler 'kötü karne'leri nasıl değerlendirmeli ve çocuklarına nasıl yaklaşmalı? Uzman Psikolojik Danışman Enes Çelik, çocuğun başarısının yüksek notlarla belirlenmemesi gerektiğine dikkat çekti. "Çocuğun bir bütün olarak ilgileri, yetenekleri açısından değerlendirilmesi başarısını daha net bir şekilde ortaya çıkaracaktır" diyen Çelik, ailelerin karnelere çok fazla anlam yüklediklerine de dikkat çekti. Enes Çelik, "Önce çocuklarının karnede yazan niceliksel ifadelerden ibaret olmadığını, bunun sadece bir dersle ilgili eksikleri olup olmadığını belirten bir gösterge olduğunu kabul ederek çocuklarını iyi tanımaları gerektiğine inanıyorum" ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

'ÇOCUKLAR ANNE-BABALARINDAN DAHA ÜZGÜN OLUYOR'

Ailelerin bazen çocuklara olan yaklaşımlarını karnelere göre değerlendirdiğini, gelen karne aileye göre 'kötü' ise çocuğa yaklaşımlarının olumsuz olabildiğini belirten Psikolojik Danışman Çelik, sözel ve fiziksel şiddete başvurmalar, ceza vermeler, akranlarıyla kıyaslamalar gibi olumsuz davranışlarla çok fazla karşılaştıklarını söyledi. Karne, anne-babanın istediği gibi gelmediyse ne yapılmalı? Enes Çelik, çocukların anne babalardan daha üzgün olduğunu unutmamak gerektiğinin altını çizdi.

"Bu noktada verilecek kontrolsüz bir tepki çocuğun hayatında daha derin izler bırakabilir. Sözel ya da fiziksel şiddete başvurmak, ilkokul çağındaki bir çocuk için kaygıların gelişmesine, öz güven ve benlik algısının zarar görmesine ve okula karşı olumsuz tutum geliştirmesine sebep olur" diyen Çelik, ortaokul ve lise kademesindeki bir öğrenci için bu tarz tepkiler gösterilmesi aile-ergen arasında çatışma doğurabileceğini söyledi.

Haberin Devamı

Çarpıcı karne uyarısı Düşük notun sebebi...

'KÖTÜ GELEN KARNENİN YAPTIRIMI CEZA OLMAMALI'

Enes Çelik, "Ergen, kimliğini bulma çabası içerisinde yetişkin olmaya çalışırken bunun gibi tepkilere maruz kalırsa ağır travmalar yaşayabilir. Kötü gelen bir karnenin yaptırımı ceza olmamalı" diye konuştu. Karne vakti gelince komşunun, akrabanın çocuğu ile kıyaslamalar da oldukça sık karşılaşılan bir durum. Enes Çelik de kıyaslama davranışlarıyla çok sık karşılaştıklarını belirtiyor.

Kıyaslanan çocukların potansiyellerinin göz ardı edildiğini söyleyen Çelik, "Bunun olmaması için ebeveynler çocuklarını iyi tanımalılar ve çocukların potansiyellerine yönelik hedefler belirlemeliler. Kıyaslanan çocukların hedefleri kendi potansiyelleri doğrultusunda olmayacak. Aksine kıyaslandıkları çocukları geçmek hedefleri haline gelecek. Çocukları harika işler başarabilecekken kıyasladıkları için hedefleri küçülen, potansiyellerini doğru kullanamayan çok fazla çocukla karşılaşıyorum. Seanslarda potansiyelleri ortaya çıktığında, kıyaslanmadığında ve kendi hedeflerini doğru belirlediklerinde ortaya çıkan başarıya çocuklar da, aileler de inanamıyor" dedi.

Haberin Devamı

'BAŞARISIZ VE MUTSUZ ÇOCUKLAR YETİŞTİRİRİZ'

"Karnesi zayıf olan çocuğa 'sen zayıfsın', 'tembelsin', 'yetersizsin' gibi duyguları yüklersek başarılı ve mutlu çocuklar değil aksine daha başarısız daha mutsuz çocuklar yetiştiririz" diyen Çelik, "Çocuk ne hissederse onu davranış haline getirecektir. Onlara değerli olduklarını, başarabileceklerini hissettirebilirlerse, davranışları da istendik yönde değişecektir" ifadelerini kullandı.

Çarpıcı karne uyarısı Düşük notun sebebi...

'SADECE DERS ÇALIŞMADIKLARI İÇİN DÜŞÜK NOT ALMAZLAR'

Karnesi istendiği gibi gelmeyen çocuklar için sadece not odaklı tedbirler alındığını belirten Enes Çelik, "Evet, notlar düşük olabilir ancak bu not düşüklüğü sadece o dersle ilgili bir problemin işareti değil. Çocuklar sadece ders çalışmadıkları veya derse ilgi duymadıklarından düşük not almazlar" diyerek önemli bir konuya dikkat çekti.

'İLK TEDBİR ÖZEL DERSLER OLMAMALI'

Eğer çocukların çözemediği bir problemi, bir sıkıntısı varsa bunların ilk yansımasının akademik başarısı olacağı üzerinde duran Enes Çelik, düşük gelen notlara ilk alınacak tedbirin özel dersler veya yoğun bir şekilde oluşturulmuş ders programları olmadığının altını çizdi. "Aksine çocuğun konsantrasyonunu etkileyen duygusal faktörler gözden geçirilmeli. Aileler birçok açıdan durumu değerlendirmeli ve gerekirse bir uzmandan yardım almalı" diyen Çelik, "Aile içerisinde yaşanan bir problem mi var? Çocuğun okuldaki sosyal ortamında bir problem mi var? Çocuğu mutsuz eden, rahatsız eden bir durum mu var?" gibi soruların sorulması gerektiğini ve bu etkenleri gözden geçirmeden sadece akademik tedbir almanın sağlıklı sonuçlar elde etmek için yeterli gelmeyeceğini belirtti.

Haberin Devamı

Çarpıcı karne uyarısı Düşük notun sebebi...

ÇOCUK PSKİKOLOJİSİ ÜZERİNE AİLELERİN İLGİLERİ ARTTI

Ne kadar olumsuz yaklaşımlardan bahsetsek de Enes Çelik eğitimde doğal bir değişim süreci yaşandığını yadsımamak gerektiğini söyledi. "Dünle bugün arasında eğitime bakış açımız ve eğitimin ihtiyaçları değişerek devam etti. Bu değişimler üzerinde teknolojik gelişmelerin, yaşam standartlarının ve yaşam tarzlarının etkili olduğunu söyleyebiliriz" diyen Çelik, çocuk psikolojisi üzerine ailelerin ilgisinin artması ve bu konuda yapılan çalışmaların da çoğalmasının eğitime bakış açısını değiştirdiğini söyledi.

Haberin Devamı

'ÇOCUKLARIN SOSYALLEŞMESİNE VE KEŞFETMESİNE YÖNELDİLER'

Öncesinde ailelerin ara tatillerde akademik çalışmalara daha fazla odaklı olduğunu söyleyen Çelik, "Günümüzde çocukların sosyalleşmesine ve keşfetmesine yönelik fark edişlerin artması beraberinde çocukların sosyo-duygusal gelişimini destekleyen tatil anlayışının gelişmesini sağladı. Değişen yaşam şartlarıyla tatil anlayışımızda mutlaka değişimler olacak. Ancak bilinçlenmeye paralel olarak gerçekleşen bu değişimler için sevindirici diyebiliriz" dedi.

Değişimlerin her zaman olumlu olmadığını belirten Enes Çelik, "Bundan önceki yıllarda aile tutumlarının doğru ve yanlış olmasını konuşurken, günümüzde ekranları ve oluşturduğu olumsuz sonuçları konuşmaya başladık. Aslında temel noktamız çocuğun psikolojik iyi oluşu ve kendini geliştirmesi olmalı. Ne kadar değişimler olsa da günümüz şartlarına ve yeni tatillere bir şekilde adapte olacağımızı düşünüyorum" diye konuştu.

Çarpıcı karne uyarısı Düşük notun sebebi...

'UNUTMAMALARI KALICI ÖĞRENMEYLE MÜMKÜN'

Tatilin amacı dinlenmeyi gerektirse de bir yandan da çocukların okulda öğrendiklerini unutmamaları gerekli. Çocukların bildiklerini unutmaması için evde hangi etkinlikler yapılmalı? Özellikle dikkat eksikliği yaşayan öğrenciler için neler yapmalı? Enes Çelik bu soruya, "Öğrencilerin öğrendiklerini unutmaması aslında kalıcı öğrenmenin sağlanmasıyla mümkün" diyerek cevap verdi. Özellikle ekran bağımlılıklarının artmasının, sosyal paylaşımların azalmasının çocuklarda dikkat sürelerinin kısalmasına neden olduğunu söyleyen Çelik, "Kalıcı bir öğrenmenin yolu merakın güdülenmesi ve okuduğunun anlaşılmasıyla kolaylaşacaktır. Bunun için de temelde okuma alışkanlığının kazanılması gerekir" ifadelerini kullandı. Okuma alışkanlığı olan, kitapların dünyasında var olmaktan mutlu olan çocukların ekran sürelerinin kısaldığını ve dikkatlerinin arttığını gözlemleyen Enes Çelik, bunun da ancak ebeveynlerin rol model olmasıyla mümkün olacağının altını çizdi.

EKRAN SÜRELERİNİN KONTROLÜ SAĞLANIRSA...

Ekran sürelerinin kontrollü hale getirilmesi ve süresinin çocuğun yaş seviyesine uygun olarak ayarlanmasının önemli olduğunu belirten Enes Çelik, "Unutmanın önüne geçebilmek ve dikkati artırmanın en önemli etkenlerinden biri de düzenli uyku, sağlıklı beslenme ve egzersiz yapılması. Düzenli uyku, çocuğun mental hazırlığını kolaylaştıracaktır. Egzersiz konusunda çocukların ilgi duydukları sporsal faaliyetlere yönlendirilmesi iyi olacaktır. Ancak böyle bir imkân yoksa çocukların bedensel ve zihinsel olarak aktif olduğu oyunlar ebeveynlerle birlikte oynanmalı. Bu da dikkat sürelerini ve unutmayı etkileyecektir. Oyunların bedensel ve fiziksel birçok etkisinin olduğu unutulmamalı" diye konuştu.

Çarpıcı karne uyarısı Düşük notun sebebi...

'TATİLİN ODAĞINDA DİNLENME OLSUN'

Enes Çelik, yarıyıl tatilinin dinlenme odağı üzerine kurgulanmasının önemli olduğunu savundu. Zeminde kurgulanan ana tema ne olursa çocuğun ona göre bir tatil süreci geçireceğinin unutulmaması gerektiğini belirten Enes Çelik, anne babalara da "Yıllık izninizi aldığınızda patronunuz sürekli size 'İşleri unutma!', 'Bak bu işleri de yapmalısın!', 'Sakın iş yerindeki çalışmaları tekrar etmeden uyuma!' gibi telkinler verse sizce o tatil dinlenilebilir bir mola haline gelebilir mi?" sorusunu sordu.

'EKSİKLERİ GİDERMEK İÇİN İYİ BİR FIRSAT'

"Tabii ki işleriyle alakalı çalışmaları tatillerine sığdırabilirler ancak temel nokta dinlenmek olursa sağlıklı bir dinlenme süreci oluşacaktır. Çocukların her şeyden önce mola hissini yaşayabilecekleri, aileleri ile bol paylaşımda bulunabilecekleri, yeni yerler keşfedebilecekleri bir tatil dönemi planlanmalı" diyen Enes Çelik, sınava hazırlanan öğrenciler için ara tatilin eksikleri giderme yönünde iyi bir fırsat olabileceğinin de altını çizdi.

Çarpıcı karne uyarısı Düşük notun sebebi...

'OYUNLA DESTEKLEYİN'

Tatil bitti, ara tatil ve sonrası için çocukların okula adaptasyonları nasıl sağlanmalı? Okul öncesi ve ilkokul dönemindeki çocukların oyunla desteklenmesi gerektiğinin altını çizen Enes Çelik, özellikle ilkokul 1'inci sınıf çocukların ailelerinin çocuklarının ödev yapmak istemediğini ifade ettiklerini söyledi. Enes Çelik, "Bu dönemi özellikle okul öncesi ve ilkokul kademesindeki çocuklar için sağlıklı bir oyun zemininde çerçevelendirmek önemli diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

'ANLAMAK YERİNE ÇATIŞMA YOLUNU SEÇEBİLİYORLAR'

Ergenlik çağının, çocukların kendileriyle en fazla çatışma yaşadığı dönem olduğunu söyleyen Enes Çelik, "Aileler ergenlik dönemindeki çocuklarını anlamak yerine bazen onlarla çatışma yolunu seçebiliyorlar. Bu da ailelerin değer verdiği okul, disiplin, sorumluluk gibi değerlere ergenlerin ters kimlik geliştirmesine neden olabiliyor. Öncelikler ergenlik döneminde çocukları olan aileler, çocuklarının kimlik arayışına köstek değil, destek olmalı. Destek olabilmek için kendi doğrularını dikte etmek yerine onun da doğruları olduğunu kabul etmeli ve kimliğine saygı göstermeliler. Kimliğine saygı duyulan ergenlerin aileleriyle çatışma yaşamak yerine birlikte çözüm yolları üretmeye çalıştıklarını görüyoruz. Okul ile ilgili en fazla olumsuz tutumun geliştiği bu dönemde problem yaşamak istemeyen aileler tatil döneminde onlara doğru rehberliği yapmalı. Bunun için ergenin kimliğine ve kişiliğine saygı duyarak bir yaklaşım sergilemek yollarını aydınlatacaktır. Anlaşılan bir ergenin okula uyum problemleri minimuma inecektir" diye konuştu.