Gizemli sesin sırrı! Her gece kabusu yaşıyorlar... Uzmanlardan çarpıcı yorum
21.01.2022 - 06:00 | Son Güncellenme:
Nereden geldiği belli olmayan sesler, uğultular, titreşimler... Yunanistan’ın Selanik şehri yaklaşık 5 haftadır bu gizemli durumla çalkalanıyor. İnsanları gece uykularından uyandıran bu sesin kaynağı haftalardır çözülemiyor. Sürekli ve eşit aralıklarla gelen ses, Selanik sakinlerini huzursuz etmeye devam ederken, uzmanlar çarpıcı yorumlarda bulundu.
Gonca Kocabaş / Milliyet.com.tr - Yanı başımızda, Yunanistan'ın Selanik şehrinde gündüz şehir gürültüsünden çok net duyulmayan bir ses, gece olduğunda insanları uyutmayacak bir boyutta duyulmaya başlıyor. Kimi Selanikli gece hiç uyuyamamaktan kimi de gece bu sesle uyanmaktan şikâyet ediyor. Yetkililer ise, sesin kaynağını bulamadıklarını açıklıyor. Şehir sakinleri, sesin birçok yerden duyulduğunu ama en çok Kifisias ve Akropoleos yollarının buluştuğu bölgede sağır edici seviyede olduğunu dile getiriyorlar.
‘SESİN TAMAMEN İNSANSI BİR KAYNAKTAN ÇIKTIĞINI DÜŞÜNÜYORUM’
Bu sesin deprem öncesi duyulan seslerle bir bağlantısı olup olmadığını açıklayan deprem uzmanı, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Jeofizik Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Ercan, “Eşit aralıklarla ve düzenli olması, bu seslerin yapay kaynaklı olduğunu gösteriyor. Doğal kaynaklı olabilecek bir şeyin, bu şekilde bir titreşim oluşturması olasılığı yok” dedi.
Bölgedeki Yunanistan ya da ABD ordusunun haber vermeden yaptığı bir uygulamadan çıkıyor olabileceği ihtimali üzerinde de duran Prof. Dr. Ercan, “Bunun tamamen insansı bir kaynaktan çıktığını düşünüyorum. Bunun kökeninin bilinememesi ordunun deniz içinde ya da yer altında yaptığı bir uygulamadan kaynaklı olduğunu da düşündürüyor. Net olarak bir şey söylemek pek mümkün değil. Kimse 5 haftadır bu konu üzerinde açıklama yapmadığına göre birileri gizli gizli bir şeyler yapıyor olabilir. Yani kendiliğinden böyle bir titreşim ve ses gelemez. Taş ocağı patlamaları desek, titreşim yapar ama sürekli yapmaz, kesintili olur” diye konuştu.
Prof. Dr. Ahmet Ercan, “Magmada böyle bir hareket yok. Magma zaten aşırı kıvamlıdır ve derinliği Selanik’te yaklaşık 28 kilometre. Akışkanlığı da çok az olduğundan bu tür vurmalar yapmaz. Yanardağ patlamaları sırasında da sürekli olarak yüksek basınçlı vurmalar olur ama bunlar eşit aralıklı olmaz” diyerek bu sesin doğal bir ses olmadığının bir kez daha altını çizdi.
‘TÜRKİYE’DEN YARDIM İSTERLERSE YARDIMCI OLUNABİLİR’
"Bunun nereden kaynaklandığını aslında Yunan jeofizik mühendisleri bulabilirler" diyen Prof. Dr. Ahmet Ercan, Türkiye’nin titreşim ölçerleriyle en geç 1 hafta içerisinde sesin nereden geldiğini, derinliğini ve ne kadar uzakta olduğunu bulabileceğini dile getirdi. Prof. Dr. Ahmet Ercan, “Büyük bir duyarlılıkla belirleme imkânımız var. Bunu hayretle izlemek yerine derhal bir jeofizik ağı kurup bu işin kaynağı 1 hafta içinde belirlenebilir. Bu bizim için çok kolay bir olay. Türkiye’den de böyle bir yardım isterlerse, Türkiye de yardımcı olabilir" diye konuştu.
‘DEPREM ÖNCESİ BAZI SESLERİN DUYULDUĞUNU BİLİYORUZ’
Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy ise deprem öncesi bazı seslerin duyulmasının literatürde olduğunu ama Selanik’te duyulan sesin ne olduğunu tam olarak bilmedikleri için kesin bir şey söylenemeyeceğini dile getirdi. Prof. Dr. Şükrü Ersoy, “Bu sesler ana deprem oluşmadan önce artçıların yarattığı ses olarak bunlar algılanabiliyor. Depremin öncüleri ve artçıları haftalarca, aylarca sürebilir. Bu sesler de depremle ilgili olabilir evet ama tam olarak nasıl bir ses duyduklarını bilmediğimiz için bir şey söyleyemeyiz. Hatta bu sesler bilgisayarla grafiğe dönüştürülebilir. Ancak bunun depremle ilgili olup olmadığını bilemiyoruz" detayını paylaştı.
'DOLU ÖNLEME ÇALIŞMALARI OLABİLİR'
CNN Türk Meteoroloji Danışmanı Prof. Dr. Orhan Şen de Selanik taraflarında meyve bahçeleri olduğunu ve ülkenin bu meyveleri ihraç ettiği için bölgenin büyük bir öneme sahip olduğunu söyledi. İnsanların 5 haftadır duyduğu bu seslerin de dolu önleme çalışmalarına ait olabileceğini dile getirdi. Bu hava modifikasyonlarının kar ve yağmur yağışını artırmak ya da dolu önleme gibi hava durumunu değiştirmeye yönelik kullanıldığı biliniyor.
'DOĞAL BİR SES DEĞİL'
İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi, jeolog Prof. Dr. Okan Tüysüz ise bu esrarengiz seslerin doğal bir ses olmadığını ve depremle bağlantısının bulunmadığını dile getirdi. Haftalardır insanların isyan ettiği seslerin kaynağını araştıran Jeoloji Profesörü Efthymios Lekkas da bir Yunan kanalına yaptığı açıklamada, bu seslerin doğal kaynaklı olma olasılığının düşük olduğunu belirtmiş ve “İnsan kaynaklı bir faaliyetten olduğunu düşünüyorum" demişti.
