24.05.2021 - 13:34 | Son Güncellenme:
Son zamanlarda gündemden düşmeyen koronavirüs aşıları uygulanmaya devam ediyor. Biontech aşısı ile ilgili de büyük merak devam ediyor. Peki Biontech aşısı nerenin, hangi ülkenin, kim buldu? BioNTech Pfizer aşısı yan etkisi nedir, güvenli mi? İşte biontech aşısı hakkında peş peşe sorulan soruların yanıtları...
BİONTECH AŞISI NERENİN, HANGİ ÜLKENİN, KİM BULDU?
BioNTech aşısı ilk olarak Almaya'da iki Türk bilim insanı tarafından bulundu. Biontech ve ABD merkezli Pfizer'in birlikte geliştirdiği aşı yüzde 95 başarı oranına sahip. Biontech Almanya merkezli bir aşı.
ABD, İngiltere, İsrail, Almanya, İtalya, Fransa, Birleşik Arap Emirlikleri, İspanya, Şili, Polonya, Kanada, Romanya, Japonya, Güney Kore, Avustralya ve Türkiye Biontech aşısını kullanan ülkeler arasında.
Pfizer- Biontech aşı içeriği:
mRNA: Virüse karşı protein oluşturulmasını ve vücudun savunma sisteminin bunu kullanmasını sağlıyor. Görevini bitirdikten sonra hücre tarafından yok ediliyor.
Yağ: mRNA’nın zırhıdır. Çevresini bir tabaka halinde sararak onu koruyor.
Tuz: Aşının pH düzeyini ayarlıyor ve vücut pH değeriyle dengeliyor.
Şeker: Dondurulma aşamasında kullanılıyor. Dondurulan aşı onun sayesinde molekül yapısını bozulmalara karşı koruyor.
Su: Aşıdaki tüm içeriğin çözülerek vücuda taşınması için kullanılıyor.
Türkiye Pfizer ile BioNTech aşısı satışı konusunda anlaştı
Türkiye, Pfizer ile BioNTech'in geliştirdiği Kovid-19 aşısından 30 milyon dozu opsiyonlu olmak üzere 90 milyon doz daha satın almak anlaşma imzaladı
Pfizer ve BioNTech'ten yapılan açıklamada, daha önce yapılan anlaşmayla kararlaştırılan 30 milyon dozun üzerine Türkiye’ye 30 milyon dozu opsiyonlu olmak üzere 90 milyon doz ilave aşı tedarik edileceği belirtildi.
Açıklamada, toplamda 120 milyon doz aşının, 2021’de dağıtılmasının beklendiği kaydedildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Biontech Üst Yöneticisi (CEO) ve Kurucu Ortağı Prof. Dr. Uğur Şahin, amaçlarının, salgını sona erdirmek, hastane yatışlarını azaltmak ve normal hayata dönmeye yardımcı olmak için dünyanın dört bir yanındaki insanlara mümkün olduğunca çok Kovid-19 aşısı sağlamak olduğunu belirterek, “Türkiye'nin vatandaşlarını aşılama çabalarına önemli bir katkıda bulanabildiğimiz ve bize duyulan güven için memnuniyet duyuyoruz.” ifadesini kullandı.
BioNTech aşısı, yüzde 95 koruma sağlıyor!
İsrail'de ülke çapında yapılan araştırma, iki doz Pfizer-BioNTech aşısının, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) enfeksiyonunda, hastaneye yatma ve ölüme karşı oldukça etkili olduğunu ortaya koydu.
Lancet tıp dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, iki doz Pfizer-BioNTech aşısının, yaşlılar da dahil Kovid-19'a yakalanma, hastaneye yatma, ağır hastalık ve ölüme karşı yüzde 95'ten fazla koruma sağladığı sonucuna ulaşıldı.
Bulgular cesaret verici olsa da salgını kontrol altına almak için bazı zorlukların devam ettiği hatırlatıldı.
Kovid-19'a karşı hem enfeksiyon hem de aşılama bağışıklık süresinin bilinmediğinin altı çizilerek, gelecekte aşıya dirençli yeni varyantların ortaya çıkabileceği uyarısında bulunuldu.
Aşı kapsamının dünya çapında sürekli artmasının gerekeceği belirtilen araştırmada, tek doz aşının enfeksiyona karşı yüzde 58, hastaneye yatmaya karşı yüzde 76 ve ölüme karşı ise yüzde 77 koruma sağladığı bildirildi.
İlk doz aşıdan 14 gün sonra, ikinci dozla sağlanan korumanın, enfekte olma riskine karşı yüzde 96,5, hastaneye yatmaya karşı yüzde 98 ve ölüme karşı yüzde 98,1'e kadar koruyuculuğa ulaştığı kaydedildi.
Aşının yaşlılar üzerindeki korumasının, gençlerinki kadar güçlü olduğunu gösteren araştırma, aşıdan sonra 85 yaşın üzerindeki kişilerin enfeksiyona karşı yüzde 94,1, hastaneye yatmaya karşı yüzde 96,9 ve ikinci doz uygulandıktan 7 gün sonra ise ölüme karşı yüzde 97 korumaya sahip olduğunu gösterdi.
Ayrıca çalışma, 16-44 yaşlarındaki kişilerin enfeksiyona karşı yüzde 96,1, hastaneye yatmaya karşı yüzde 98,1 ve ölüme karşı yüzde 100 korumaya sahip olduğunu gösterdi.
İsrail Sağlık Bakanlığı bünyesinde çalışan ve aynı zamanda araştırmayı yürüten Dr. Sharon Alroy-Preis, "Nüfusunun en yüksek oranda Kovid-19'a karşı aşılandığı ülke olan İsrail, aşının etkinliğini belirlemek ve aşılama programının halk sağlığı üzerindeki daha geniş etkilerini gözlemlemek için benzersiz bir fırsat sunuyor." ifadesini kullandı.
Sharon, "Bu noktaya kadar, dünyadaki hiçbir ülke ulusal çapta Kovid-19 aşılama kampanyasının halk sağlığına etkisini açıklamamıştı. Bu veriler son derece önemli çünkü hala üstesinden gelinmesi gereken bazı önemli zorluklar olsa da Kovid-19 aşılamasının sonunda salgını kontrol etmemizi sağlayacağı konusunda umut veriyor." değerlendirmesinde bulundu.
ABD merkezli Johns Hopkins Üniversitesi tarafından verilen rakamlara göre, Aralık 2019'dan bu yana, Kovid-19 salgını 192 ülke ve bölgede 3,23 milyondan fazla can aldı.
Dünya çapında 154 milyondan fazla vaka bildirilirken, 91 milyonun üzerinde insan iyileşti.