07.10.2021 - 12:50 | Son Güncellenme:
Kadir ÖZEN/DHA
Karşıyaka ilçesinde yaşayan Mustafa Çoğalan (35) ve Saadet Çoğalan (27) çiftinin çocukları Emirhan Çoğalan'a, 27 Mayıs'ta iddiaya göre, evlerinin önündeki kaldırımda bisikletiyle oynarken manevra yapan komşuları ehliyetsiz sürücü Arzu Döş'ün kullandığı 35 ALP 548 plakalı otomobil çarptı. Emirhan, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. 44 gün tutuklu kalan Arzu Döş, adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Kazanın ardından hazırlanan bilirkişi raporunda Emirhan'ın da kusurlu olduğu belirtildi.
Bilirkişi gerekçe olarak da raporda, Emirhan'ın iyiyi, doğruyu ayırt edecek düzeyde ve yayaların uyması, uygulaması gereken trafik kurallarını kavrayacak, bilecek yaşta olmadığına dikkat çekip, taşıt yolu üzerinde gayrinizami hareketlerde bulunarak dikkatsiz ve tedbirsiz davranışıyla Karayolları Trafik Kanunu'nun 68/C maddesini içeren 'trafiği engelleyecek ve tehlikeye düşürecek davranışta bulunma' ve Karayolları Yönetmeliği'nin 138/B maddesinde belirtilen 'yayalar, taşıt yolunu yaya ve okul geçidiyle kavşak giriş ve çıkışlarından karşıya geçmek zorundadır' hükmünü ihlal ettiği görüş ve kanaatine varıldığını açıkladı.
Kazanın üzerinden 4 ayı aşkın süre geçmesine rağmen Döş hakkında dava açılmaması ve bilirkişi raporunda yaşamını yitiren Emirhan'ın da kusurlu bulunmasına Çoğalan Ailesi tepki gösterdi.
KAZA GÖZÜ ÖNÜNDE OLMUŞ
Kazanın meydana geldiği yerde DHA'ya açıklamada bulunan anne Saadet Çoğalan, olay günü oğlu Emirhan'ın kaldırımda oynadığına dikkati çekip, "Bulunduğu yer gayet güzeldi. Otomobil köşeyi döndü, sokağa girmek için manevra yaptı. Kazanın olacağını sezip, 'Dur, oğlum orada' diye bağırıp, koştum ama yetişemedim. Ancak, otomobil sürücüsü aksine gaza bastı. Otomobili kullanan komşumuz Arzu Döş, beni gördü. Oğluma çarpıp, kaldırımdaki park halindeki servis otobüsüne sıkıştırdı. Oysa otomobili kullanan Döş, beni görmüştü. Kazada evladımı da kusurlu buluyorlar. 'Yüzde 20 kusurlu' diyorlar. Evladım, nerede oynayacaktı? Halen dava açılmadı. Sürücü serbest kalamaz. Bu bir cinayettir, 'trafik kazası' deyip geçilmesin. Yolun karşısına geçmek isterken otomobil çarpsaydı bu kaza olurdu. Oysa ki çocuğum kaldırımdaydı" dedi.
'KAZA DENMESİNE ANLAM VEREMİYORUM'
Olaya 'kaza' denmesine anlam veremediğini belirten torna operatörü Mustafa Çoğalan ise, "Oğlum, yola fırlamış olsa bunun kaza olduğunu anlarım. Ancak, kaldırımda oynuyor. Zaten sokak araç trafiğinin yoğun olmadığı bir yer. Ehliyetsiz bir sürücü kaldırımdaki çocuğu ezip, serbest kalıyorsa, 'adalet yok' diye düşünüyorum. Araçta 4 kişi var. Hadi biri bilinçsiz. Hepsi mi bilinçsiz?" diye konuştu.
'ADALETE GÜVENİYORUZ'
Özel güvenlik görevlisi Mehmet Ali Çoğalan (33) da kazayı haber alıp, olay yerine geldiğinde, yeğeni Emirhan'ı otomobil sürücüsü Arzu Döş'ün kucağında gördüğüne dikkati çekip, şunları söyledi:
"Çocuğu sımsıkı tutup, sağa sola koşturuyordu. Emirhan mosmordu. 'Yeğenimi niye hastaneye götürmediniz' dedim. 'Ambulans gelecek' dediler. 'Çocuğu zaten öldürmüşsünüz niye sıkıyorsunuz. Çarptınız bari bırakın orada kalsın' dedim. Ardından komşumuzun servis aracıyla yeğenimi hastaneye götürdük ancak kurtarılamadı. Adalete güveniyoruz."
'EMİRHAN'IN KALDIRIMDA OLDUĞU BELLİ'
Çoğalan Ailesi'nin avukatı Özcan Çiçek ise konunun takipçisi olduklarını söyledi. Bilirkişi raporunda, kaldırımda olmasına rağmen Emirhan'a araç yolunda olduğu gerekçesiyle kusur verildiğine dikkati çeken Avukat Çiçek, "Çocuk, bilirkişi raporuna göre yoldaymış gibi görünüyor. Oysa gerek vatandaşın çektiği gerekse de bilirkişinin kendi çektiği fotoğraflarda bile Emirhan'ın kaldırımda olduğu belli. Kazanın üzerinden geçen zamana rağmen ne iddianame hazırlandı ne de duruşma günü belli. Tahliyenin haksız olduğunu düşünüyoruz" diye konuştu.
Öte yandan kazanın ardından Karşıyaka Belediyesi Emirhan'ın adını, evlerinin karşısındaki parka verdi.