08.03.2018 - 16:55 | Son Güncellenme:
milliyet.com.trÖlüm, tüm canlılara için bir durum. Ancak, vücudun başarılı olması her organizma için aynı değildir.
İnsanlarda, rigor mortis olarak bilinen bir durum, solucanlar da ortaya çıktı.
Bilim insanları, solucanlarda ölüm sürecinin insanlardan farkı işlediğini gözlemledi.
Araştırmaya göre, insan bedeninin ölümden sonra yaşadığı ‘rigor mortis’ adı verilen süreç, solucanlarda henüz organizmalar canlıyken başlıyor.
İnsan bedeninin, ölümden sonraki bir kaç saat içinde yaşadığı 'rigor mortis' süreci, her canlıda aynı şekilde yaşanmıyor. Bu sürecin solucanlarda henüz organizmalar canlıyken yaşandığını görüntülendi.
Bilim adamları, ilk defa, solucanlarda bu görüntüleri ele geçirdiler, çok hücreli bir organizma ölümü olarak ortaya çıkan süreç hakkında yeni bir anlayış ortaya çıkardılar. Bu, insanlarda yaşa bağlı ölüm ile ilgili ipuçlar da verebilir.
Londra Üniversitesi Koleji'nden araştırmacılara göre, keşif ilk defa solucanlarda bulundu.
Ölüm, kalbin atmaya son verdiği veya beynin artık çalışmadığı an olarak tanımlanabilirken, söz konusu süreçler bundan çok önce başlayabilir.
UCL Institute of Healthy Aging'den Profesör David Gems, "Hücre ölümü geniş çapta araştırılmış, ancak tüm organizmaların ölümü, nasıl olduğu, neyi tetiklediği ve ne zaman bitip biteceği hakkında çok az şey bilinmektedir. Ancak, insanlarda ölümcül hastalığın, özellikle de yaşlanmanın neden olduğu hastalıkları anlamak son derece önemlidir." dedi.
C. elegans'da, araştırmacılar, ölümün hücresel nekroz olarak bilinen bir süreçte vücuda nasıl yayıldığını gözlemlediler.
Kasın başlangıcı, ölmekte olan hücreler, kalsiyum salarak komşularının ölümünü tetikliyor.
Bu hiper kontraksiyon ve rigor mortis olayına yol açar.
Sonra ölüm bağırsağa yayılır.
Ölmekte olan hayvanın vücudunda yaşanan hareketleri takip eden İngiltere’de bulunan University College London’da görevli araştırmacılar, elde ettikleri verilerin, insanlarda yaşla birlikte gelen ölümcül hastalıkların daha iyi anlaşılarak engellenmesinde büyük bir adım olduğu görüşünde.
Araştırmada, araştırmacılar ölümün altını çizmek için mavi flüoresans kullandılar ve ölümün hücreden hücreye 'yakılan bir ev gibi' nasıl yayıldığını gösterdiler.
Solucanlarda görülen rigor mortis, kaslarda kasılma ve ardından gevşeme ile insanlarda görülenlere benziyor.
Memelilerde olduğu gibi, dolaşım yetmezliğinden ölümün C. elegans'ta gerçekleşmediği fark edildi. Solucanlar o kadar küçüktür ki, solunum için oksijen almak adına dolaşım sistemine ihtiyaç duymuyorlar.
Rigor mortis nedir?
Rigor mortis veya ölüm sertliği, kaslardaki biyokimyasal bir değişiklikten kaynaklanan ve ölünün uzuvlarını katılaştıran bir ölüm belirtisidir.
Bu olgu, oda sıcaklığındaki bir insanda ölümden 3-4 saat sonra görülmeye başlar, 12 saat sonra doruk noktasına ulaşır ve 36 saat sonra ortadan kalkar. (Belirtilen süreler sıcaklığa bağlı olarak değişkenlik gösterebilir.)
Rigor mortis'in biyokimyasal nedeni, kas dokusundaki temel enerji kaynağı ATP'nin tükenmesi ve kas fibrillerinin gevşeme için gerekli olan enerjilerini temin edememeleridir.
Miyozin adlı motor proteinlerin baş kısımları, kasılma esnasında bağlandıkları aktin adlı ipliksi proteinlerden ayrılabilmek için ATP'ye ihtiyaç duyarlar.
Ölümden 3-4 saat sonra dış solunumun durmasıyla kas dokusunun miyoglobinlerindeki oksijen ve dolayısıyla da hücrelerin ATP stoğu tükendiği için, miyozinler aktomiyozin kompleksinde kenetli kalır. Bu nedenle, kasılmış durumdaki kaslar gevşeyemez ve belirli bir süre bu şekilde (kasılı) kalırlar.
Oksijenden yoksun kas hücrelerinde (fermentasyon ürünü) laktik asit ve (karbondioksit moleküllerinin su molekülleriyle birleşmesi sonucu oluşan) karbonik asit birikmeye başlar. Zamanla bu asitlerin etkisiyle hücre pH'ı 5,5'lere kadar düşünce lizozomlardaki hidrolitik enzimler hücre sitosolüne salınır ve kas proteinlerini parçalarlar.
Sonuç olarak, aktomiyozin kompleksi yıkılır ve kaslar gevşer (doku yeniden yumuşar). Bu olaya da "Rigor gevşemesi" adı verilir.
Yurt dışında 2.5 milyon dolara satışa sunulan karavan görenleri şoke ediyor. Bu karavanı diğerlerinden ayıran en önemli özelliği kendi helikopterinin olması. Helikopteri aracın çatısına park edebilirsiniz.
30 bin dolarlık (yaklaşık 113 bin TL) dev bir lastik nasıl onarılır? İşte bu sorunun cevabı.