27.12.2024 - 07:54 | Son Güncellenme:
HABER MERKEZİ
Suriye ve Orta Doğu'daki sıcak gelişmeleri milliyet.com.tr canlı bloğundan anlık takip edebilirsiniz.
Arap Birliği bölgesel bloğu, Tahran müttefiki Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın devrilmesinden sonra, İran'ı Suriye'de "çatışmayı" körüklememeye çağırdı.
Al Arabiya ve AFP'nin haberine göre "Arap Birliği, 'Suriye'nin egemenliğine, toprak bütünlüğüne ve istikrarına saygı gösterilmesi, silahların devletin elinde tutulması, tüm silahlı oluşumların dağıtılması ve istikrarsızlaştırıcı tüm dış müdahalelerin reddedilmesi' gerektiğini vurguladı.
Suriye'nin yeni yetkilileri, savaşçılarını eski rejimle bağlantılı silahlı adamlarla karşı karşıya getiren ölümcül çatışmaların ardından Perşembe günü Esad'ın kalesinde bir operasyon başlatmış, işkence hapishanesi Sednaya'nın en üst rütbeli subayının yakalandığını açıklamıştı.
Arap Birliği, "Suriye'nin çeşitli şehirlerinde ve bölgelerinde çatışma kıvılcımlarını ateşlemek amacıyla yaşanan olayları endişeyle takip ettiğini" söyledi.
Suriyeli eski bir binicilik şampiyonu, bir yarışmada Beşar Esad'ın abisi Basil Esad'ı yendikten sonra 21 yıl boyunca nasıl hapse atıldığını ve işkence gördüğünü Sky News'a anlattı. Adnan Kassar, ülkenin spor sahnesinde ünlü bir isimdi ancak Sky News'e, Basil Esad'ı gölgede bırakmanın "kabusunun başlangıcı" olduğunu söyledi.
Bir zamanlar ülkenin spor sahnesinde ünlü bir isim olan Adnan Kassar, Esad ailesinin 50 yılı aşkın süren iktidarının düşmesinin ardından ilk kez yaşadıkları hakkında konuştu.
1980'lerin sonlarında birden fazla altın madalya kazandı ve ulusal binicilik takımının kaptanlığını yaptı, kariyerinin zirvesine 1993'te Lazkiye'deki üçüncü Uluslararası Binicilik Şampiyonası'nda ulaştı ve kusursuz performansıyla takıma zafer kazandırdı.
BASİL ESAD'İN TEPKİSİ
Kassar, Beşar Esad'ın büyük abisi Basil Esad'ın yakın bir arkadaşıydı ancak habere göre bu başarı, yarışma sırasında tökezleyen binici arkadaşının öfkesini çekmiş gibi görünüyor.
Basil, 1994'te bir araba kazasında ölmeden önce Suriye başkanlığının varisiydi ve bu, kardeşi Beşşar Esad'ın, göz doktoru olarak çalıştığı Londra'dan, babasının ölümünden sonra görevi devralmak üzere eğitim almak üzere dönmesine yol açtı.
Kassar, abi Basil'in kendi başarısından sonra değiştiğini "Kalabalık beni omuzlarına aldı. Saf bir sevinç anıydı ancak Basil için öyle değildi. O gün, kabusumun başlangıcını işaret ediyordu," dedi.
Kassar, olaydan kısa bir süre sonra, Bassel'ın kızgınlığı sonucu uydurulduğunu söylediği belirsiz suçlamalar nedeniyle gözaltına alındı. Gözaltına alınmasını takiben acımasız sorgulamalar ve yıllarca süren fiziksel ve psikolojik tacizle dolu uzun bir işkence süreci geçirdi.
'İŞKENCE DAHA DA KÖTÜLEŞTİ'
Kassar yaşadıklarını "Altı ay boyunca yeraltında tutuldum, sürekli dövüldüm ve sonu gelmez sorguya çekildim," diye anlattı. Daha sonra "insan mezbahası" olarak adlandırılan kötü şöhretli Sednaya Hapishanesi'ne transfer edildi ve burada "işkence daha da kötüleşti" dedi. Kassar, Basil öldükten sonra gördüğü muamelenin daha da ağırlaştığını söyledi. "Ölümünden beni sorumlu tuttular," dedi ve ekledi: "Her yıl ölüm yıldönümünde işkence yoğunlaştı."
Kassar ayrıca insanlık dışı koşullarıyla ünlü Tadmur Hapishanesi'nde yedi buçuk yıl tutuldu. "Bir sabah kulağımı deldiler ve akşam çenemi kırdılar," derken "Dua ettiğim için beni bin kez kırbaçladılar. Ayaklarım parçalandı, kemiklerim vücudumdan dışarı çıktı" şeklinde konuştu.
Habere göre Kassar, yimdiye kadar, hikayesini paylaşma girişiminin yeniden tutuklanmasına ve hapse geri dönmesine neden olabileceğinden korktuğu için hapis cezası hakkında sessiz kaldı, ancak Esad'ın Suriye cumhurbaşkanı olarak devrilmesinden sonra konuşmaya karar verdi. Kassar son olarak "Yıllarca süren hapis, işkence ve adaletsizlikten sonra devrim diktatörlük rejimini devirdi" diye ekledi.
Suriye'nin yeni yönetiminin güvenlik güçleri devrik cumhurbaşkanı Beşar Esad rejiminin kötü şöhretli Sednaya hapishanesindeki tutuklulara ölüm cezası veren bir askeri adalet yetkilisini tutukladı. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'nin AFP'ye Muhammed Kanjo Hasan tutuklandığını teyit etmesi, silahlı kişilerin onu korumaya çalışması üzerine Esad'ın kalesi olan kıyı kenti Tartus'ta ölümcül çatışmaların patlak vermesinden bir gün sonra geldi.
BİNLERCE ÖLÜM CEZASI
Sednaya Hapishanesi Tutukluları ve Kayıp Kişiler Derneği'ne göre, Kanjo Hasan, Esad'ın Arap Baharı'ndan ilham alan demokrasi protestolarına yönelik baskısıyla başlayan savaşın ilk üç yılında, 2011'den 2014'e kadar Suriye askeri saha mahkemesine başkanlık etti. Grubun kurucu ortağı Diab Serriya, Hasan'ın daha sonra ülke çapında askeri adalet şefi olarak terfi ettirildiğini ve "binlerce kişiyi" ölüme mahkum ettiğini söyledi.
Yargısız infazların, işkencelerin ve zorla kaybetmelerin gerçekleştiği Sednaya kompleksi, Esad'ın muhaliflerine karşı işlenen vahşetin bir örneği olarak görülüyor. On binlerce tutuklu ve kayıp insanın kaderi, onun yönetiminin en yürek parçalayıcı miraslarından biri olmaya devam ediyor.
HAZIRLIKSIZ YAKALANDILAR
Muhammed Kanjo Hasan, Esad'ın 8 Aralık'ta devrilmesinden bu yana tutuklandığı duyurulan en yüksek rütbeli subaydı. Muhaliflerin 27 Kasım'da başlattığı yıldırım saldırısı Esad ve yakın çevresini hazırlıksız yakaladı ve Esad ülkeden kaçarken yanına sadece bir avuç sırdaşını aldı. Suriyeli bir askeri kaynağa göre Irak'a kaçan ve ardından Rusya'ya giden kardeşi Mahir Esad da dahil olmak üzere birçok kişi geride kaldı. Diğer işbirlikçilerin, bir zamanlar Esad klanının Tartus ve civarına sığındıkları düşünülüyor.