Derleyen: Fazilet Şenol / Milliyet.com.tr - ABD Oregon'da yaşayan ve Portland Eyalet Üniversitesi'nde yardımcı profesör olan Mark MacDonald, küçük yaşlarda evlat edinildi. Biyolojik annesi 16 yaşındayken Mark'ı doğurmuştu fakat onu kendi elleriye büyütemedi. Mark, evlat edinildiğini bilerek büyüdü. Aslında biyolojik annesini hiç de düşünmemişti. Ta ki çocuk sahibi olamayacağını öğrenene kadar.
YIKICI HABERİ ALDIKTAN SONRA ARAMAYA BAŞLADI
Mark MacDonald kendisiyle ilgili yıkıcı haberi aldıktan sonra biyolojik ebeveynlerini aramaya başladı. Bu arayış devam ederken Mark ve Tina aynı zamanda taşıyıcı annelik seçeneklerini de araştırıyordu. Aslen Kanadalı olan Mark, biyolojik annesini bulmak için Kanada hükümetine başvurdu. Mark'a göre bu bürokrasi işleri oldukça yavaş ilerliyordu.
Bir gün o çok beklediği telefon geldi. Annesi Mark'ın izini sürmüştü ve onunla iletişime geçti. Bu telefon görüşmesinin sonunda Mark, biyolojik annesinin öz babasıyla evli olduğunu ve üç kardeşi olduğunu öğrendi. Aynı süre içerisinde Mark'ın biyolojik kız kardeşi Rachel Elliott da uzun süredir kayıp olan erkek kardeşinin izini sürüyordu. Annesi ona hikâyeyi anlattığında var gücüyle erkek kardeşini aramaya koyuldu.
ETTİĞİ TEKLİFE KİMSE İNANAMADI
Kız kardeşi Rachel, Mark'ın kendisiyle ve ailesiyle iletişime geçmek istediğini öğrenince çok heyecanlandı ve Mark'ın iletişime geçmesini beklemeden Mark'a mailler atmaya başladı. Mark bu mailleşme sürecini olağanüstü olarak değerlendirmekle beraber şu ifadeleri kullandı:
"Her zaman e-postasını kontrol eden ve anında yanıtlar göndermekten başka hiçbir şey yapmayan takıntılı gençlere benzedim."
Biyolojik ailesiyle internet üzerinden 1,5 ay sohbet ettikten sonra Mark, eşi Tina'yı alıp yüz yüze olarak tanışmak için Kentucky'ye gitti. İlk karşılaşma anını Mark, "Hâlâ bana büyük ölçüde yabancıydılar, ama hiç bu kadar rahat hissetmemiştim" diyerek anlatıyor. Bu görüşmeden 2 ay sonra Mark'ın biyolojik kız kardeşi Rachel, Tina ve Mark'ı görmek için Oregon'a uçtu. Ancak bu ziyaret öylesine yapılmamıştı. Rachel, çocuğu olamayan Tine ve Mark'a inanılmaz bir teklifte bulunacaktı. Rachel'in ziyaretinin son gecesindeki akşam yemeğinde, Rachel, Tine ve Mark'ın bebeklerinin taşıyıcı annesi olmayı teklif etti. Çok uzun bir süredir taşıyıcı anne bulmaya çalışan Tina ve Mark tereddüt etmeden bu teklifi kabul etti ve 2008'de Mark'ın ikiz kızları Alaska Rachel ve Zoe Rachel doğdu. Kendilerini taşıyan halalarının ismini almışlardı.
KİTAP OLDU
Mark ve Tina'nın kızı büyüyüp genç kız oldular. Rachel ve Mark bu büyük buluşmayı ve beraberinde Rachel'ın erkek kardeşi için yaptığı fedakarlığı anlatan bir kitap yazmaya karar verdiler. 'Aşk ve Genetik' kitabı geçtiğimiz 22 Mart'ta yayınlandı ve ikilinin bu kitabı yazması neredeyse 10 yıl sürdü. Mark, kitabı yazmaya karar vermesinin asıl nedeninin kızlarının aileleri hakkında daha fazla bilgi edinebilmesi olduğunu söylüyor. Rachel ise insanların kardeşine 'güzel bir hediye' verdiğini söylemelerine alışık olsa da, en harika hediyeyi, "Bir erkek kardeşim var" diyerek kendisinin aldığını dile getiriyor.