BM Hafter’in saldırılarına göz yumuyor

Birleşmiş Milletler (BM) ile uluslararası toplum, Libya’nın doğusundaki silahlı güçlerin lideri Halife Hafter’in ateşkesi bozmaya yönelik saldırıları karşısındaki sessizliğini koruyor.

Hafter’in, Libya’nın güneyinde Ubari’de Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne bağlı ordu birliklerine ait bir karargâha gerçekleştirdiği saldırının ilk olmadığı öğrenildi. Bu saldırıdan bir hafta önce de şehrin kenar mahallelerine baskın düzenlenerek evlerin yıkıldığı, yaralananların olduğu belirtiliyor.

Bununla birlikte söz konusu saldırılara karşın BM Libya Destek Misyonu (UNSMILL) ve BM yetkilileri sessizliğini koruyor. Bölgedeki kaynaklar, UNSMIL Temsilcisi Stephanie Williams’ın, Libya’da ateşkesi ihlal edenlere, BM tarafından yaptırım uygulanacağını belirttiği, ancak şimdiye kadar bu yönde hiçbir açıklama yapmadığına dikkat çekti.

Milliyet’e konuşan güvenlik kaynakları, Mayıs’ta Trablus ve çevresinin Hafter milislerinden kurtarılmasından bu yana bölgede ilk kez düzenlenen saldırı nedeniyle sessizliğini koruyan BM’nin, böylece Hafter milislerine göz yummuş olduğunu kaydetti. Kaynaklar, “saldırı ülkenin en büyük petrol sahası Şerara’dan çıkarılan petrolün kayıt altına alınmadan sevkinin yapılması ve karşılığında alınacak paranın kayıt altına alınmadan Hafter’e ulaştırılması için yapıldı” dedi.

Libya Devlet Yüksek Konseyi de saldırıyı kınayarak, BM’nin bu ihlal karşısındaki sessizliğinin şaşkınlık verici olduğunu açıklamıştı. Savunma Bakanı Selahaddin en-Nemruş da, “Eğer savaş suçlusu Hafter dizginlenip umursamazlığının önüne geçilmezse 5+5 askeri anlaşmasından çekiliriz” demişti.

Libya tezkeresi 18 ay uzatılacak

Libya’ya asker gönderilmesi için verilen iznin süresinin 18 ay uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi, TBMM Başkanlığı’na sunuldu. Tezkerenin, “Libya’daki gayrimeşru silahlı gruplarla terör örgütleri tarafından Türkiye’nin Libya’daki menfaatlerine yönelebilecek saldırıları bertaraf etmek, kitlesel göç gibi diğer muhtemel risklere karşı milli güvenliğimizin idame ettirilmesini sağlamak, Libya halkının ihtiyacı olan insani yardımları ulaştırmak, Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti tarafından talep edilen desteği sürdürmek, bu süreç sonrasında meydana gelebilecek gelişmeler istikametinde Türkiye’nin yüksek menfaatlerini etkili bir şekilde korumak ve kollamak” amacını taşıdığı belirtildi.