Babacan ve Davutoğlu CHP’ye

15 Mart 2022

AK Parti ve MHP’nin aylardır üzerinde çalıştığı Milletvekili Seçimi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi sonunda açıklandı. Bu saatten sonra kim erken seçim diyorsa bilin ki boş yapıyor. Seçim Haziran 2023’te.

Peki, bu değişiklik siyasette dengeleri nasıl değiştirir?

1Darbe ürünü yüzde 10’luk seçim barajı yüzde 7’ye düştü. Siyasi partilerin bir seçim çevresinde artık oylarla milletvekili çıkarma ihtimali kalmadı. Bunun ne anlama geldiğini Elazığ örneğiyle açıklayalım. 2018 seçimlerinde Elazığ’da 5 milletvekilinden 4’ünü AK Parti aldı. 5’inci vekili ise ittifak sayesinde 36 bin oyla CHP çıkardı. Oysa MHP’nin 47 bin oyu vardı. Ama İyi Parti’nin 20 bin, Saadet Partisi’nin 6 bin oyuyla CHP’li aday vekil seçildi. MHP’nin 47 bin oyu boşa gitti. Türkiye genelinde en az 30 milletvekili bu şekilde seçildi. Değişiklikle seçmen iradesinin hiçe sayıldığı bu durumun önüne geçilmesi sağlanacak. Partiler

Yazının Devamı

Muhalefetteki Diyarbakır çatlağı

11 Mart 2022

CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun Diyarbakır’da HDP İl Binası önünde evlat nöbeti tutan analarla Öğretmenevi’nde de olsa görüşmesi önemli. Geç de olsa bu adımı atabildi.

Daha sonra gerçekleştireceği açıklanan (yazının yazıldığı saat itibarıyla henüz kesinleşmedi) Başak Demirtaş ziyareti ise HDP’ye verdiği “Kusura bakmayın, bunu yapmak zorundaydım” mesajı olarak okunmalı. Kemal Bey’in işi zor. Aynı gün hem PKK’nın kaçırdığı çocuklarını arayan anaları hem de Demirtaş’ın eşini ziyaret etmek gibi mecburiyetleri var!

Ama CHP liderinin asıl zorluğu başka. 10 gün sonra ittifak ortağı Meral Akşener gidecek Diyarbakır’a. Kemal Bey bir süre önce “Bu ülkeye demokrasi gelecekse bunun yolu Diyarbakır’dan geçer” demiş ve İyi Parti’yi kızdırmıştı.

Bakalım geçmişte “Benim babam da Diyarbakırlı” diyen Akşener kentte ne mesajlar verecek? Başak Demirtaş’ı ziyaret edecek mi? Baba evinde ittifak ortağıyla ters mi düşecek yoksa aynı paralelde mi konuşacak?

Yazın bir kenara... CHP ve İyi

Yazının Devamı

Ya Türkiye düşseydi…

8 Mart 2022

İnsan en çok savaşta insandır. Adının önünde ‘Profesör’ yazan adamların canını kurtarmak için ülkesini terk eden insanlar hakkında tuhaf espriler yaptığına ancak savaş dönemlerinde şahit olabilirsiniz.Bir komedyenin çatışmaların ortasında yayın yapan gazeteciyle sosyal medyada iki tık fazla almak için dalga geçmesi de böyle dönemlere has pespayeliklerdendir.

İnsanlar gibi devletler de bu zor dönemlerde farkını ortaya koyar. Şimdi vereceğim rakamlar İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı’dan. Türkiye, 24 Şubat’tan itibaren ülkesinden ayrılmak zorunda kalan 20 bin 550 Ukrayna vatandaşına kapılarını açtı. Bu ülkede yaşayan 12 bin Türk vatandaşı tahliye edildi.

11 kişilik AFAD ekibi Ukrayna’dan göç hareketliliğinin başladığı 25 Şubat günü insani yardım faaliyetlerini düzenlemek için Romanya’nın Siret sınır noktasına gitti. Halen orada günde 10 bin kişiye sıcak yemek ikram ediyoruz.

26-27 Şubat tarihlerinde insani yardım malzemesi taşıyan beş TIR’ı yola çıkardık. 1 Mart’ta

Yazının Devamı

Otoyolların maliyeti vatandaşa mı?

4 Mart 2022

Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu her mühendis gibi rakamlarla konuşmayı sever. 18 Mart’ta açılacak dünyanın en uzun asma köprüsü olan Çanakkale Köprüsü üzerine sohbet ederken konu doğal olarak projelerin maliyetine geldi.

Malum... Türkiye’de yap-işletdevret modeliyle (YİD) yapılan projeler “Geçmediğim yolun, köprünün parasını neden ben ödüyorum? Neden bu projeler kamu tarafından değil de özel sektör tarafından yapılıyor?” sorularıyla hedef tahtasına oturtulmuş durumda. Ben de bu iki soruyu bakana yönelttim. O da cevabı rakamlarla verdi.

- Sadece biz değil, dünya böyle yapıyor. Geleneksel finansman modelinde 1 km otoyolun maliyeti 10-25 milyon dolar arasında. Ve ancak 7-20 yıl arasında hizmete girebiliyor. Aynı yolu YİD modeliyle yaptığınızda ise 3-5 yılda tamamlanıyor. Bu da çok ciddi yakıt, karbon ve zaman tasarrufu sağlıyor. Tamamen kamu kaynaklarıyla yapılan Bolu Dağı Tüneli tam 17 yıl gecikerek açılabildi. Kilometre maliyeti 47 milyon dolara ulaştı. Bu gecikmenin Türkiye’ye maliyeti en iyimser hesapla

Yazının Devamı

Yeni Ahmet Necdet Sezer kim olacak?

1 Mart 2022

Bizim muhalefetin tek şanssızlığı karşılarında Erdoğan gibi bir siyaset dehasının olması değil.

Dünya ve Türkiye konjonktürü de aleyhlerinde çalışıyor. Sen aylarca parlamenter sisteme nasıl döneceğine dair kafa patlat, HDP’yi küstürmeden dışarıda bırakmak için anandan emdiğin süt burnundan gelsin… Güçlükle üzerinde anlaştığın metni kamuoyuna açıklamak için Türkiye’de banka sistemi üzerinden ekonomi ve siyasetin yeniden dizayn edildiği 28 Şubat’ın yıl dönümünü seç… Sonra bütün bu siyaset mühendisliği çalışması Putin’in Ukrayna’ya saldırmasıyla güme gitsin!

Acı ama gerçek. Altı siyasi partinin parlamenter sisteme dönüş projesi ölü doğdu. Bu sonucun ortaya çıkmasının tek sebebi savaş gündemi de değil üstelik. Özünde bir 28 Şubat ittifakı olduklarını saklamayan bu ittifak da ortaya koydukları mutabakat metni de buram buram naftalin kokuyor. Topluma sundukları yeni bir şey yok. Zaten yeni bir şey ortaya koymak gibi bir dertleri de yok. 25

Yazının Devamı

Kusursuz fırtına

25 Şubat 2022

Pandemi insanlığın başına gelebilecek en büyük felaketlerden biriydi.

Dünya ekonomisi durdu, gıda ve enerji fiyatları tavan yaptı, enflasyon tırmanışa geçti. Ekonomistlere göre dünya en son “Büyük Buhran” adı verilen 1929 ekonomik krizinde böylesine bir darboğaza girmişti.

50 milyon insanın işini kaybettiği, yeryüzündeki üretimin yüzde 42, dünya ticaretinin ise yüzde 65 oranında azaldığı o krizden sonra 2. Dünya Savaşı patladı. Tarihin tekerrürden ibaret olduğunu, büyük ekonomik krizlerin ardından büyük savaşların çıktığını bilenler için bundan sonra ne olacağını kestirmek zor değil. Dünya koşar adım bir savaşa gidiyor. Bu belki konvansiyonel bir savaş olmayacak ama dünya minimum 10 yıl sürecek çalkantılı bir dönem yaşayacak.

Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması bu süreci daha da hızlandıracak. Zaten yüksek olan doğal gaz, petrol, gıda fiyatları daha yükselecek. Putin’in, Ukrayna’nın Karadeniz’le bağını kesmeden durmayacağı belli.

Başını ABD ve İngiltere’nin çektiği Batı

Yazının Devamı

‘Ne Ukrayna’dan ne de Rusya’dan vazgeçeriz’

24 Şubat 2022

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya-Ukrayna krizine ilişkin olarak "Bizim derdimiz, öyle bir adım atalım ki hiçbirinden vazgeçmeden bu işi çözelim. İkisinden de vazgeçmemiz mümkün değil" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin Ukrayna krizinde hassasiyet içerisinde hareket edeceğini ve iki ülkenin bir an önce müzakere masasına dönmesini istediklerini söyledi. Ukrayna’daki gelişmeler üzerine Afrika gezisinin Gine-Bisue bölümünü iptal ederek Türkiye’ye dönen Cumhurbaşkanı Erdoğan, uçakta kendisini takip eden gazetecilerin sorularını yanıtladı. Türkiye’nin Rusya ve Ukrayna ile iyi ilişkilerinin olduğuna dikkat çeken Erdoğan, ”İkisinden de vazgeçmemiz mümkün değil” diye konuştu.

Senegal'de bulunduğu sırada Ukrayna lideri Zelenkski ile bir telefon görüşmesi yapan Erdoğan bu görüşmede, Türkiye'nin Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne verdiği önemi bir kez daha ifade ettiğini, krizin daha fazla büyümeden diplomasi ve

Yazının Devamı

‘Rusya’nın kararı kabul edilemez’

23 Şubat 2022

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya'nın sözde Donetsk ve Luhansk Cumhuriyetleri’ni tanıma kararının Ukrayna’nın siyasi birliğinin, egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün açık ihlali anlamına geldiğini vurguladı, "Biz Rusya’nın bu kararını kabul edilmez olarak değerlendiriyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya’nın sözde Donetsk ve Luhansk Cumhuriyetleri’ni tanıma kararının Minsk Anlaşmaları’na aykırı olduğunu, bu kararın Ukrayna’nın siyasi birliğinin, egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün açık ihlali anlamına geldiğini vurgulayarak, "Biz Rusya’nın bu kararını kabul edilmez olarak değerlendiriyoruz. Taraflara sağduyu ve uluslararası hukuka riayet çağrımızı yineliyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Afrika turunun ilk durağı Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nden Senegal'e giderken uçaktaki gazetecilere temasları ve başta Rusya'nın sözde Donetsk ve Luhansk Cumhuriyetleri’ni tanıma kararı olmak üzere dış politika ve iç politikaya ilişkin açıklamalarda bulundu. Erdoğan özetle şunları söyledi:

15 MİLYON AŞI HİBESİ: 20

Yazının Devamı