Sağlıklı yaşam ve sürekli diyet kavramını ayırt etmek önemli. Bu konuda neler düşünüyorsunuz?
Sağlıklı yaşam hayat boyu sürdürülmesi gereken bir alışkanlık ve bir yaşam biçimi olmalıdır. Belirli aralıklarla diyet yapıp istenilen kiloya ulaştıktan sonra insanlarda ‘’artık her şeyi istediğim kadar yiyebilirim’’ algısı oluşuyor ve bu çok yanlış. Amaç ideal kiloya ulaştıktan sonra bu kiloyu korumak olmalı. Peki bu nasıl mümkün olacak derseniz. Öncelikle kilo kaybetme süreciniz davranış değişikliği sağlanacak sürede olmalı. Ben 1 ayda 10 kilo vermek istiyorum diyen danışanlarıma şunu söylüyorum: ‘’Varsayalım 1 ayda 10 kilo verdiniz peki bu kadar kısa sürede bunu kalıcı olmasını sağlayacak davranış değişiklikleri oluştu mu?’’ , ‘’Bunu yaşam biçimi haline getirebildiniz mi?’’. Bu sorulara cevabınız evet değilse sürekli diyet yapma kısır döngüsüne girmiş olabilirsiniz. Bir süre sonra kendinizi kilo veremediğinize inandırıp vazgeçmeniz çok olası. Bu sebeple bir uzman yardımıyla gerekli sağlık kontrolleriniz yapıldıktan sonra sürdürülebilir alışkanlıklar kazanacağınız bir programa başlamak için geç kalmayın.
Özellikle son zamanlarda hızlı kilo verdiren kürler çok revaçta. Sizin bu
Sağlık yaşam ve sürekli diyet kavramını ayırt etmek önemli. Bu konuda neler düşünüyorsunuz?
Sağlık yaşam ve sürekli diyet kavramını ayırt etmek önemli. Bu konuda neler düşünüyorsunuz?
Sağlıklı yaşam hayat boyu sürdürülmesi gereken bir alışkanlık ve bir yaşam biçimi olmalıdır. Belirli aralıklarla diyet yapıp istenilen kiloya ulaştıktan sonra insanlarda ‘’artık her şeyi istediğim kadar yiyebilirim’’ algısı oluşuyor ve bu çok yanlış. Amaç ideal kiloya ulaştıktan sonra bu kiloyu korumak olmalı. Peki bu nasıl mümkün olacak derseniz. Öncelikle kilo kaybetme süreciniz davranış değişikliği sağlanacak sürede olmalı. Ben 1 ayda 10 kilo vermek istiyorum diyen danışanlarıma şunu söylüyorum: ‘’Varsayalım 1 ayda 10 kilo verdiniz peki bu kadar kısa sürede bunu kalıcı olmasını sağlayacak davranış değişiklikleri oluştu mu?’’ , ‘’Bunu yaşam biçimi haline getirebildiniz mi?’’. Bu sorulara cevabınız evet değilse sürekli diyet yapma kısır döngüsüne girmiş olabilirsiniz. Bir süre sonra kendinizi kilo veremediğinize inandırıp vazgeçmeniz çok olası. Bu sebeple bir uzman yardımıyla gerekli sağlık kontrolleriniz yapıldıktan sonra sürdürülebilir alışkanlıklar kazanacağınız bir programa başlamak
‘’Sağlıklı yaşam’’ beslenmeden egzersize çok geniş bir alan. Yaşam kalitesi kavranmının önem kazanması hiç kuşkusuz insanın kendine bakma sürecini de olumlu yönde etkiliyor. Artık kadın-erkek-çocuk herkes iyi beslenmeye ve spor yapmaya özen gösteriyor. Özellikle kış aylarından yaz aylarına geçiş döneminde, kışın kendimize yapmış olduğumuz yatırım daha belirgin olarak ortaya çıkıyor. Kışın kendimizi kat kat örtebilirken yazın bedenimiz daha ortada oluyor. Bununla beraber herkes spor salonlarına hücum ediyor ve kısa sürede sonuç alabileceklerini umdukları diyetler yapıyorlar.
Size şimdiden yaz için önerilerde bulunabilecek diyetisyen Hilda Altunöz ile iki bölümden oluşan keyifli bir röportaj sunmak istedik. Böylelikle vücudunuzu kış mevsiminden hazırlayıp yapıp gönül rahatlığıyla yaza merhaba diyebilirsiniz. Olur da bu yazıyı okumakta geç kalırsanız üzülmeyin, Hilda Altunöz'ün sizin için de önerileri olacak.
Hilda Altunöz kimdir?
1989 Antakya doğumluyum.Liseden mezun olana kadar Antakya’daydım daha sonra hayalim olan diyetisyenlik için Hacettepe Üniversite’si Beslenme ve Diyetetik bölümünü kazandım ve Ankara’ya yerleştim. Mezun olduğum 2013 yılından beri de Antakya’da Özel
Burun ameliyatı olmak kişiye özel hayatta ve iş hayatında ne gibi avantajlar sağlayabiliyor?
Günümüzde prezantabl olmak önemli. Birincisi; aynaya baktığında kendinizi daha iyi hissetmenizi ve daha çok beğenmenizi sağlıyor. Kısacası özgüveninizi arttırıyor. İkincisi; bu özgüven artışının psikolojinizde sağladığı olumlu etkiyle işlerinize daha çok konsantre olabilir ve daha başarılı olabilirsiniz. Kafanızdaki burnunuzdan dolayı dışlanma korkusu aklınızdan çıkar. Görsel olarak güzel addedilmemek insanın kaygısıdır. Kaygı ortadan kalkınca, oluşan rahatlama ve özgürlük hissiyle daha çok çalışabilir ve daha başarılı olabilirsiniz.
Burun estetiği ile ilgili zorluklar nelerdir?
Burun estetiği tüm estetik cerrahiler arasında en zorudur. Çünkü yüzün tam ortasındadır. Burun simetrik olmayan gözler, kaşlar ve yanaklar arasında yer almaktadır. Sağ-sol yüz birbirinden çok farklıdır. Sağ burun sağ yüzden, sol burun sol yüzden gelişir. O yüzden orada da bir asimetri söz konusudur. Yüzün ortasında bulunan burun milimetrik hatayı dahi affetmez. Kendisi tam da bu yüzden zor bir ameliyattır. Daha zor olan, yıllar içinde öngörülü sonuçlar almaktır. “Biz ameliyatı öyle bir yapalım ki, bundan 3
Son yıllarda Estetik Cerrahinin dünyada ve ülkemizdeki gelişimi sayesinde, özellikle burun ameliyatları ön plana çıktı. Hemen hemen 18 yaşını dolduran ve burunlarından memnun olmayan pek çok genç, estetik cerrahların ve kulak burun boğaz doktorlarının kapılarını çalıyor. Burun ise hiç kuşkusuz yüze anlam katan en önemli organların başında yer alıyor. Pek çok insan, yapılan burun ameliyatları sonrasında hem bambaşka bir görünüme sahip olabiliyor, hem de özgüven kazanabiliyor. Özellikle vurgulamak istiyorum ki özgüven, bireysel markalaşmaya giden altın yollardan biri...
Türkiye'de, Ultrasonik Rinoplasti kavramının öncülerinden biri olan Op Dr. Emre İlhan ile estetiğin hayatimizi nasıl etkilediğini ve kendisinin markalaşma hikâyesini konuştuğumuz keyifli bir röportaj gerçekleştirdim.
Kulak burun boğaz çok geniş bir alan olmasına rağmen siz sadece burun estetiği yapıyorsunuz. Bu tercihinizin nedenini öğrenebilir miyiz?
Çocukluğumdan beri daha kreatif işlerle uğraştım. Hep kreatif bir yanım vardı. Tıp Fakültesi'ni seçtikten sonra uzun süre müzisyenlik yaptım. Uzun süre enstrüman yapımı ile ilgilendim. Sonrasında bu alanın benim için doğru alan olup olmadığını sorgularken burun
Bireysel markalaşma son yıllarda en önemli konulardan biri haline geldi. İnsanlar artık işleri, hobileri ya da sadece aile hayatları ile bile markalaşabiliyorlar. Yeter ki kendilerini doğru konumlandırmayı başarabilsinler. Markalaşmanın ön şartı aslında "farklı" olmaktan geçiyor. Gerçekten kendiniz olduğunuz ise farklılaşmış oluyorsunuz.
Bir hayat düşünün; evli, mutlu ve çocuklusunuz. Masal gibi bir yerde yaşıyorsunuz. İmkanlarınız dahilinde bol bol seyahat ediyor ve bu seyahatlari takipçilerinizle paylaşıyorsunuz. Takipçileriniz doğallığınıza, samimiyetinize ve zarafetinize hayranlar. Gittiğiniz yerlere gitmek istiyor, verdiğiniz tavsiyeleri deniyor ve sizi çok seviyorlar. Peki sizce bu özelliklerle fenomen olmak mümkün mü? Bugün sizlere benim de severek takip ettiğim fenomen Gizem Zor, Instagram adı ile namıdiğer gizemzzor ile yaptığım röportajı aktarmak istiyorum. Öyleyse buyrun röportaja geçelim.
Gizem Zor kimdir?
12.06.1983 İstanbul doğumluyum. Üniversiteyi Chicago'da çocuk gelişimi üzerine okudum. Yaklaşık 2 senelik evliyim ve Alya adında 1 yaşında bir kızım var. Eşim de benim gibi İstanbullu ve işi sebebiyle 3 sene evvel İstanbul'dan Kapadokya'ya taşındı. Bende evlendikten
Bireysel markalaşma son yıllarda en önemli konulardan biri haline geldi. İnsanlar artık işleri, hobileri ya da sadece aile hayatları ile bile markalaşabiliyorlar. Yeter ki kendilerini doğru konumlandırmayı başarabilsinler. Markalaşmanın ön şartı aslında "farklı" olmaktan geçiyor. Gerçekten kendiniz olduğunuz ise farklılaşmış oluyorsunuz.
Bir hayat düşünün; evli, mutlu ve çocuklusunuz. Masal gibi bir yerde yaşıyorsunuz. İmkanlarınız dahilinde bol bol seyahat ediyor ve bu seyahatlari takipçilerinizle paylaşıyorsunuz. Takipçileriniz doğallığınıza, samimiyetinize ve zarafetinize hayranlar. Gittiğiniz yerlere gitmek istiyor, verdiğiniz tavsiyeleri deniyor ve sizi çok seviyorlar. Peki sizce bu özelliklerle fenomen olmak mümkün mü? Bugün sizlere benim de severek takip ettiğim fenomen Gizem Zor, Instagram adı ile namıdiğer gizemzzor ile yaptığım röportajı aktarmak istiyorum. Öyleyse buyrun röportaja geçelim.
Gizem Zor kimdir?
12.06.1983 İstanbul doğumluyum. Üniversiteyi Chicago'da çocuk gelişimi üzerine okudum. Yaklaşık 2 senelik evliyim ve Alya adında 1 yaşında bir kızım var. Eşim de benim gibi İstanbullu ve işi sebebiyle 3 sene evvel İstanbul'dan Kapadokya'ya taşındı. Bende evlendikten
Sosyal Medya Fenomenleri hiç kuşkusuz bireysel markalaşmanın en güzel örnekleri arasında. Son dönemde çok popüler olan bu kavram, eğer doğru stratejilere dayandırılır ve bir marka gibi yönetilirse hiç kuşkusuz uzun ömürlü başarının kapılarını aralıyor. Yanlış verilen kararlar ise sadece ‘’sabun köpüğü’’ olarak tabir edilen kısa süreli başarıyı getiriyor. O yüzden insanlar bir anda bir televizyon programı ile ünlenip herkesin hakkında konuştuğu bir şahsiyete dönüşürken, bir anda hiç tanınmaz hale gelebiliyor. Kalıcı olmanın anahtarı ‘’strateji’’. Bugün sizlere sosyal medyada çektiği uçak fotoğrafları ile bir fenomen haline gelmiş, takipçi sayısı 100.000’ nin üzerinde olan Erdi Çil, namıdiğer İstanbulspotter ile gerçekleştirdiğim röportajı aktarmak istiyorum.
Erdi Çil 11.09.1988 yılında Samsun’un Bafra ilçesinde dünyaya gelmiş. Ülkemizin önde gelen havayolu şirketinden birinde Misafir Hizmetleri Departmanı’nda Uzman Yardımcısı olarak çalışıyor. Ancak onun sosyal medyada ikinci bir hayatı var. Havacılık Sektörü tutkunu. Havalığa olan ilgisi çok küçük yaşlarda başlamış. Hobi olarak başladığı fotoğrafçılık deneyimi ise kendisine sosyal medyada fenomen olmanın kapılarını aralamış.