Franchising ilk bakışta oldukça iyi bir yöntem gibi görünse de bizdeki uygulama oldukça ilginç saptamalara götürüyor bizi
Franchising “bilgi ve teknoloji birikiminin” diğer bölge, kent veya ülkelere transferini sağlayan bir yöntem. Yani, belirli bir üründe üne kavuşmuş ya da yeni bir teknoloji keşfetmiş kuruluşlar, her yere şube açmak yerine, başka bölgelerdeki bazı kişilerle bağlantı kuruyor ve birikimlerini o yerlerdeki kişi ya da kuruluşlarla aktarıyor. Bu teknolojinin veya ismin kullanılmasının bir bedeli var kuşkusuz...
İlk bakışta, oldukça iyi bir yöntem görüntüsü vermesine rağmen, bizdeki uygulama oldukça ilginç saptamalara götürüyor bizi... Yöntemin bizde en çok kabul gören uygulamaları gıda alanında göze çarpıyor. Örneğin, ekmek içi köfte teknolojisi satın alıyoruz!
Yoğurda ‘franchise’
İdare ile mükellefler arasında vergilerle ilgili uyuşmazlıklar çıkması sık karşılaşılan bir olay. Uyuşmazlıklar daha çok ilave vergi istenmesi ve buna bağlı ceza kesilmesinde ortaya çıkıyor. Bunlara karşı başvurulabilecek idari yolların en önemlisi uzlaşma. Uzlaşma konusuna izleyen yazılarımızda değineceğiz.
Uzlaşmaya başvurmayanlar veya uzlaşmaya başvurup da uzlaşamayanların uyuşmazlığı yargıya taşıması mümkün. Bir de uzlaşma kapsamına girmeyen uyuşmazlıklar var. Yani bazı işlemler için isteseniz de uzlaşma talep edemiyorsunuz ama yargıya taşıyabiliyorsunuz.
Vergi mahkemesine açılacak olan vergi uyuşmazlıkları ile ilgili davalar, hem hukuk hem de maliye bilgisi gerektiriyor.
Dilekçenin önemi
Vergi davaları idari davalar arasında yer alıyor. İdari davalarda “yazılı yargılama usulü” uygulanır. Duruşma, istisnai olarak başvurulan bir yoldur. Bu nedenle dava genellikle dosya üzerinden görülür. Davanın dosya üzerinden görülmesi, dava dilekçesinin önemini daha da artırmaktadır. Dilekçenin istenilen biçime uygun olmaması ve verilen süreye rağmen gerekli düzeltmelerin yapılmaması, davanın reddine neden olabilmektedir.
Bu nedenle dava dilekçesinin hazırlanmasında, uzmanlardan yardım
‘Vergi Rehberi’ dizimiz yoğun ilgi görünce okurlarımızdan gelen soruların katkısıyla bazı düzenlemeler yaparak yeniden yayınladık. Dizimizi yine bazı soruları yanıtlayarak bitiriyoruz...
Sayın Metin Bey, D... Ltd. Şti. şirketinin tek sahibiyim. Çocuklarımın özel okul eğitim masraflarını şirketimde gider olarak beyan edebilir miyim? (M. Özer)
Kişinin kendisine, eşine ve çocuklarına yönelik eğitim ve sağlık harcamalarının gider olarak gösterilmesi olanağı sadece şahsi gelir vergisi mükelleflerine tanınmış bir imkân. Şirketin tek sahibi bile olsanız, bu harcamaları şirkette gider olarak gösteremezsiniz. Şirketten kâr payı aldığınızda gider gösterebilirsiniz.
Metin Bey, işyeri ve konut kira geliri için beyanname hazırlarken ... vergi dairesi memurları bizi illa ki emekli maaşımızı da gelir olarak belirtmeye böylece de kademe yükselmeye (bazen) zorluyorlar. Emekli maaşları bildiğim kadarı ile vergiden muaftır ama bu şekilde vergilendirmeye tabi oluyorlar. Çok kişiye bunu uyguluyorlar. Bu konuyu açıklığa kavuşturur musunuz? (A. Alemdağ)
Bu konuda çok şikâyet geliyor. Kesinlikle emekli aylığı vergiye tabi değil. Maalesef bazı vergi dairesi çalışanları konuları yeterince kavrayamadıklarından
Borsada işlem görmeyen hisse senetlerinin alım satım kazançlarının vergilendirilmesi, borsada işlem gören hisse senetlerinden farklı. Ayrıca alım satıma konu olan anonim şirket hissesi için hisse senedinin bastırılmış olup olmaması da vergileme açısından farklı sonuçlar doğuruyor.
Hisse bastırılmışsa
İvazsız olarak iktisap edilenler ile iki yıldan fazla süreyle elde tutulan borsada işlem görmeyen hisse senetlerinin elden çıkartılmasından doğan kazanç, tutarı ne olursa olsun gelir vergisine tabi değil.
Hisse satışından doğan kazancın vergiye tabi tutulmaması için; en az iki yıl süreyle elde tutulması ve hisse senedi bastırılması koşullarının birlikte sağlanması gerekiyor.
Hisse senedinin iki yıl içinde satılması halinde; iktisap (edinme) bedeli, elden çıkarılan hisse senetlerinin elden çıkarıldığı ay hariç olmak üzere Türkiye İstatistik Kurumu’nca belirlenen ÜFE artış oranında artırılarak tespit ediliyor. Ancak endekslemenin yapılabilmesi için artış oranının yüzde 10 veya üzerinde olması gerekiyor.
2016 yılında satılan hisse senedinin endekslenmiş iktisap bedeli ile satış bedeli arasındaki farkın, tutarı ne olursa olsun beyan edilmesi gerekiyor. Herhangi bir istisna uygulanmıyor.
Hisse
Beyan edilecek kira, konut kira geliri ise önce 3 bin 800 TL istisna düşülecek. Ancak ticari, zirai ve mesleki kazancını yıllık beyanname ile bildirmek zorunda olanlar bu istisnayı düşmeyecekler.
Götürü gider usulünü seçenlerden; konut kira geliri beyan edenler istisna düşüldükten sonra kalan tutarın, işyeri kira geliri beyan edenler ise brüt işyeri kira gelirinin yüzde 25’ini, götürü gider olarak indirecekler.
Gerçek gider yönteminin seçilmesi halinde, konut kira geliri istisnasına isabet eden gider tutarı indirilemiyor. Bu nedenle, konut kira geliri sahipleri önce gider toplamının istisna tutarına isabet eden kısmını hesaplayacaklar. İstisnaya isabet eden kısım hariç, gerçek gider tutarını indirim konusu yapacaklar. İşyeri kira geliri elde edenlerde istisna uygulaması söz konusu olmadığı için kira gelirlerinden, gerçek gider tutarının tamamını indirebilecekler.
Giderlerin düşülmesinden sonra kalan miktar, üzerinden vergi hesaplanacak tutar (vergi matrahı) olacak. Bu tutar üzerinden, yüzde 15’ten başlayan gelir vergisi tarifesine göre, ödenecek vergi hesaplanacak.
İNDİRİLEMEYECEK GİDER NASIL HESAPLANACAK?
Gerçek gider yönteminin seçilmesi halinde, konut kira geliri istisnasına isabet
Kira gelirlerinde elde etme, tahsil esasına bağlıdır. Yani 2016 yılına ilişkin kira bedellerinin 2016 yılında tahsil edilmiş olması halinde, tahsil edilen kira bedelleri 2016 yılının geliri sayılır.
Geçmiş yıllardan kalan kira alacaklarından tahsilat yapılırsa, bu tahsilat, tahsilatın yapıldığı yılın hasılatı sayılır. Örneğin 2015 yılının kirasının 2016 yılında tahsil edilmesi halinde, 2016 yılı geliri sayılarak 25 Mart akşamına kadar verilecek gelir vergisi beyannamesiyle beyan edilmesi gerekiyor.
Bazı durumlarda kiracı, gelecek yıllara ait kira bedellerini de peşin olarak öder. Peşin tahsil edilen gelecek yıllara ait kiralar, tahsil edildikleri yılın değil, ait olduğu yılın hasılatı sayılır ve bu hasılatın ilgili yıllarda beyanı gerekir.
Örneğin, 2016 yılı Mayıs ayında 01.05.2016-30.04.2018 tarihleri arasındaki iki yıllık dönem için aylık 2.000 TL’den kiraya verilen gayrimenkulün iki yıllık kirasının (48.000 TL) peşin tahsil edilmesi halinde, kira bedelinin;
- 2016 yılına ilişkin olan 8 aylık kısmı (16.000 TL) 2016 yılının kira geliri olarak 1 - 25 Mart 2017 tarihinde,
- 2017 yılına ilişkin olan 12 aylık kısmı (24.000 TL) 2017 yılının kira geliri olarak 1 - 25 Mart 2018 tarihinde,
-
Uygulamada en çok tereddüt edilen konu, hem konut hem de işyeri kira geliri elde edenlerin durumuyla ilgili. Çoğu kira sahibi bu durumda konut kira geliri istisnası ile beyan sınırının nasıl uygulanacağı konusunda tereddüt yaşıyor.
2016 yılında hem konut hem de üzerinden vergi kesintisi yapılmış işyeri kira geliri elde edenler açısından 30 bin TL’lik beyan sınırının hesaplanmasında, konut kira gelirinin 3 bin 800 TL’lik istisna tutarını aşan kısmı ile brüt (vergi kesintisi öncesi) işyeri kira gelirinin toplamı dikkate alınacak.
Konut kira gelirinin 3 bin 800 TL’yi aşan kısmı ile işyeri kira gelirinin toplamı 30 bin TL’yi aşıyorsa hem konut hem de işyeri kira geliri beyan edilecek. Aşmıyorsa, işyeri kira geliri beyannameye dahil edilmeyecek, sadece 3 bin 800 TL’yi aşan konut kira geliri beyan edilecek.
Örnek 1: Kamil bey 2016 yılında 6 bin TL konut kira geliri, 25 bin TL vergi kesintisine tabi tutulmuş işyeri kira geliri elde etmiş olsun. Kamil beyin konut kira gelirinin 3 bin 800 TL’si gelir vergisinden müstesna olup, geri kalan 2 bin 200 TL ile işyeri kira gelirinin toplamı 27 bin 200 TL olur. Bu tutar 30 bin TL’yi aşmadığından, Kamil bey işyeri kira gelirini beyannameye dahil
Geçtiğimiz haftalarda yayınlanan Vergi Rehberi okurlarımızdan yoğun ilgi gördü. Özellikle kira geliri ve ücret gelirleri konusunda soru yağmuruna tutulduk. Okurlarımızdan gelen istek üzerine rehberimizi, bu gelir unsurlarına ağırlık vererek ve bazı düzenlemeler yaparak yeniden yayınlamanın yararlı olacağını düşündük. Konuyla ilgili olarak okurlarımızdan gelen soruları sayfa olanaklarının elverdiği ölçüde cevaplayacağız.
2016 için konutta 3 bin 800, işyerinde 30 bin TL’den fazla kira geliri elde edenler 25 Mart’a kadar gelir beyannamesi düzenleyecek. Bu sınırın altındaki tutarlar için beyannameye gerek yok.
Bu yazımızda, kimlerin kira gelirini beyan edeceği, konut kira geliri beyanında istisna uygulaması, hem konut hem işyeri kira geliri elde edenlerin durumu, kira gelirlerinin beyanı ile ilgili merak ettiğiniz birçok özellikli durumu açıklayacağız.
KİMLER BEYANNAME VERMEK ZORUNDA?
2016 yılında (1 Ocak - 31 Aralık 2016 tarihleri arasında) sadece kira geliri elde etmiş olanlar arasından, yıllık gelir vergisi beyannamesi verecek olanlar, şöyle sıralanıyor:
1- Tahsil ettiği konut kira geliri 3 bin 800 TL’yi aşanlar.
2- 2016 yılı içinde işyeri kira geliri elde eden ve bu gelirleri üzerinden