Emrah okuldaki sırasında ders dinlerken birdenbire kalbinin hızla çarpmaya başladığını hissetti. Göğsünün içinde sanki bir kuş çırpınıyordu. Öğle tatilinde oynadığı basketbol maçında çok koşmuştu, doğru dürüst öğle yemeği de yememişti. Acaba sıkıntısı ondan mıydı?
Çarpıntı devam ettikçe heyecanlanıyor, endişeleniyordu. Öğretmeninden izin isteyip okulun revirine gitti. Hemşire Hanım’a durumu anlattı. Hemen tansiyonunu ölçüp nabzını sayan hemşire, nefesini tutup ıkınmasını söyledi. Denileni yaptıktan kısa süre sonra çarpıntının geçtiğini fark etti. Rahatlamıştı. Hemşire Hanım, çarpıntısının tehlikeli olmadığını ama mutlaka bir doktora görünmesi gerektiğini tembih edip Emrah’ı sınıfa geri yolladı.
Okuldan sonra servisle eve dönerken başına geleni annesine babasına nasıl söyleyeceğini düşündü. Annesinin üzülüp telaşlanacağından, hemen doktora götürmeye çalışacağından şüphesi yoktu. Tahmin ettiği gibi, hemen telefonlar edildi, tanıdık doktorlara danışıldı. Ertesi gün hastanenin yolu tutuldu.
Hastasını dinleyip sonra da muayene eden ve bazı tıbbi testler yaptıran doktor, kalp kasında, odacıklarda, kapaklarda, damarlarda hiçbir anormallik olmadığını söyledi. Çarpıntının büyük ihtimalle kalbin elektrik akımının kısa devre yapmasına bağlı olduğunu ekledi. Emrah, “Kalbimde elektrik telleri mi var ki kısa devre oluyor?” diye düşündü.
Kalpteki elektrik akımı, belirlenmiş yollarda, kurallara uyarak giden arabalar gibi düzenli ve ahenkli bir biçimde tüm kalbe yayılır.
Her kalp atımı için elektrik gerek
Kalp kası kendi kendine kasılmaz, bir uyarı gerekir. Bu uyarıyı kalbin çatısındaki aküden çıkan bir elektrik akımı sağlar. Önce üst odalara yayılan elektrik akımı buradaki hücrelerin kasılmasını sağlar. Sonra üst ve alt odalar arasındaki, trafo diyebileceğimiz özel bir noktaya gelir.
Trafo, yukarı odalardan aşağı odalara elektriğin geçişini düzenler, uyarıların çok hızlı olmamak şartıyla, tek tek geçmelerini sağlar. Kalbin iki katı arasında, bu nokta dışında hiçbir elektrik geçişi yoktur. Trafo tahrip olursa, katlar arasında elektrik bağlantısı kopar ki bu ciddi bir durumdur. Tedavi etmek için kalp pili takılır.
Emrah’ın durumu trafonun çalışmaması sonucu oluşmuş değil. Kalbin üst ve alt katları arasında kısa devreye yol açan, normalde olmaması gereken elektrik bağlantıları var.
Kestirme yol kısa devreye davet
Kalbin elektrik sistemini karayollarındaki trafiğe benzetebiliriz. Elektrik akımını araba trafiği, elektrik kablosu görevini gören hücreleri de karayolları olarak düşünelim. Normalde elektrik akımının yavaşlayarak geçtiği trafo da gişeler olsun.
Normalde gişelerin dışında bir arabanın kalpte üst kattan aşağıya inmesinin hiçbir yolu yoktur. Ama her kalp normal değildir. Ender de olsa iki katın arasında kestirme yollar vardır. Bu yollarda hız sınırı birbirinden farklıdır. Daha da ötesi, kiminde hem gidiş hem de geliş yününde gidilebileceği gibi kimi yollar tek yönlüdür.
Kestirme yollar kalbin duvarlarının herhangi bir yerinde olabilir. En sık sol taraftaki duvarda olur. Benzer kestirmeler gişelerin olduğu yerde veya onun yakınında da olabilir.
Hızlı yoldan kestirme
1920’lerde soyadları W, P ve W ile başlayan 3 doktor, genç yaşta çarpıntıyla acil servise gelen hastalarını, o zamanların en yüksek teknolojisi olan elektrokardiyogram (EKG) çekerek incelediler. Kalpteki elektrik akımının doğduğu aküden çıkıp kalbin tümüne hangi yollardan ve ne hızla yayıldığını gösteren EKG, bu hastalarda benzer bir tablo ortaya koyuyordu.
Karayolları benzetmesine dönecek olursak, yukarıdan aşağıya inmek için arabaların bir kısmı normalde olduğu gibi gişelerden geçse de bir kısmı kestirmeden aşağı iniyordu. Kalbin alt odacıklarının kasları her iki yoldan gelen elektrik akımıyla uyarılıyordu.
WPW sendromu olarak adlandırılan bu durum birçok başka hastalıkta olduğu gibi tek başına adı anılan hekimlerin buluşu değildir.
19. yüzyılda bu hastalığın çeşitli öğelerini görüp dikkat çeken başka bilim insanları olduğu gibi, “Kestirme yollar nasıl olup da çarpıntıya yol açıyor?” sorusuna cevap arayan birçok araştırmacının da hakkını teslim etmek gerekir.
Kalpte normal olarak trafiğin aktığı (sarı arabalar) yollar dışında yukarı ve aşağı katlar arasında başka yol yoktur. Eğer varsa bu elektriğin bir kısmının (kırmızı arabalar) kısa devre yapmasına olanak tanır. Bu durum çoğu zaman EKG’ye bakılarak anlaşılır. Çarpıntıya yol açmadığı sürece bir tedaviye gerek yoktur. Kalbin alt odalarının (karıncıkların) uyarılması iki yoldan sağlanır olsa da bu çoğu kimsede önemli bir sorun oluşturmaz. Yeter ki çarpıntı olmasın...
Elektrik akımı devridaim yaparsa
Kestirme yolların nasıl çarpıntı oluşturduğunun tam olarak anlaşılması için 40 yıl beklemek gerekti. Kalbin içine sokulan teller aracılığıyla elektrik akımının nasıl yayıldığının çok daha ayrıntılı biçimde anlaşılması mümkün oldu. Bu teknikle yapılan araştırmalar ilginç bir anormalliğin varlığını kanıtladı.
Yukarıdan gelen arabalar gişelerden geçip kalbe yayılırken bazılarının da kestirme yoldan hızla gerisin geriye yukarı kata çıkıp, oraları uyarıp tekrar aşağıya indiği ortaya çıktı. Daha ender olarak, kestirme yoldan aşağı inen arabaların gişelerden yukarı çıktığı da olur.
Böylece ortaya devridaim makinesi gibi çalışan bir trafik akımı çıkar. Kısa devre yapan arabaların kat ettikleri mesafe az olduğu için kalp çok hızlı çarpar. Dakikada 180-200 kere, hatta daha hızlı attığı da olur.
Nasıl düzelir?
İlk yapılacak şey, okul revirinde hemşirenin yaptığı müdahaledir. Alınan nefesi boşalttıktan sonra burnu tıkayıp ıkınmaktır. Uçak yolculuklarında tıkanan kulakları açmak için yaptığımız bu manevra sırasında kalbe sinirler yoluyla yavaşlama emri gelir. Gişelerden geçiş yavaşlar. Bu da devridaimin düzenini bozar. Normal elektrik akımı duruma hâkim olur.
Bu manevra işe yaramazsa ve çarpıntı devam ederse acil servise gitmek gerekir. Burada hem kesin teşhis için gerekli olan EKG çekilir hem de damardan yapılacak ilaçlarla fasit daire kırılarak kalp normal ritmine döndürülür.
Ağızdan verilecek ilaçlarla çarpıntı ataklarının sıklığı azaltılsa da tamamen ortadan kaldırılması mümkün olmayabilir. Üstelik ilaçlar bazı kişilerde yan etkilere yol açabilir. Özellikle gençlerde hayat boyu ilaç kullandırmak hiç de kolay değildir. Bu noktalar göz önüne alınarak birçok hastada sorunu kökten çözen bir tedaviye yönelinir.
Kestirme yolu kapatalım
Arabaların kestirme geçişi kullanarak hız yapmalarını önlemenin çaresi yolu kapatmaktan geçer. Yol kapatma işlemi önce ameliyatla yapıldı. Cerrahlar kestirme yolu bisturileriyle kesip trafiğin önünü kesmeye başladılar. Daha sonra, tıbbi adı elektrofizyolog olan kalbin ritmi üzerinde uzmanlaşmış olan kardiyologlar kasıktan soktukları ince tellerle kestirme yolu yakarak tahrip etmeye başladılar. Bugün Emrah durumundaki hastalar hemen her zaman bu yolla tedavi ediliyor.
Gişelerden geçip aşağıya inen arabaların bir kısmı kestirme yoldan geri dönüp üst katlara çıkarlarsa normal yoldan yayılacak trafiğe akacak yer bırakmazlar. Böylece hızla dolanarak kalbin hem üst hem de alt odalarını uyarırlar. Bazen bunun tersi de olur. Kestirme yoldan aşağıya inip gişelerden ters yönde yola alarak aynı daireyi oluştururlar. Nabız yukarıda görüldüğü gibi çok hızlı olursa hasta baş dönmesi, halsizlik, nefes almakta güçlükten şikâyet eder. Baygınlık geçirebilir.