Bu kara nokta kara yazgı mı?

Bundan dört yıl önceydi. Her sabah korka korka ilerlediğimiz Bornova Topçu Tugayı’nın önündeydik.
İzmir’in bu kara noktasında, bir kamyon, otomobilimizin yanından yıldırım hızıyla geçti.
“Eyvah” dememize kalmadı, az ileride ortalık savaş alanına döndü.
Oyuncak araba gibi bir havada bir yerde savrulan kamyonun kasasındaki tomruklar çevredeki araçların üzerine yağdı.
Tüm bunlar baş döndürücü süratte yaşandı, kalbimiz yerinden çıkacakmışcasına çarparken, olup biteni dehşet içinde izledik.
Biz kurtulmuştuk ama ya diğerleri?..
Neyse ki o gün bir mucize gerçekleşti, kimse hayatını kaybetmedi.
Ama her defasında bu kadar şanslı olunmuyor. Sabuncubeli rampasından inerken freni patlayan kamyonlar burada cana doymuyor.
En son geçen hafta bir kamyon önüne ne çıktıysa biçti, bir kişi can verdi. Daha önce aynı yerde onlarca kişi yaşamını yitirmişti.
Ölenlerin ismi dışında hiçbir şey değişmedi. Yer aynı, neden aynı, kara yazgı aynı!
Oradan her sabah yine korkuyla geçiyoruz, gidecek başka yolu olmayan pek çok Bornovalı gibi!..
Ne çözüm ümidiyle Topçu Tugayı önünde inşa edilen altgeçit engel olabiliyor ne de yapıldığı söylenen sıkı denetimler.
Şimdi, “Sabuncubeli’ne tünel açılınca bu kazalar yaşanmayacak” diyorlar.
O dik yol belki sorun ama...
Ya patlayan frenler?..

Şark kurnazlığı canları yakıyor
Bu kamyonların freni neden patlıyor? Ya da neden hep bizde patlıyor?
Bir Avrupa ülkesinde, “Freni patlayan kamyon dehşet saçtı” haberini işittiniz mi?
“Neden bizde böyle” sorusunun cevabı tam bizlik...
Bunca kişinin ölmesinin perde arkasında da daha fazla kazanç uğruna sergilenen acımasız Şark kurnazlığımız var.
1) Kamyonların taşıma kapasitesi artırılıyor. Damper eklenerek kasalar uzatılırken, fren sistemi aynı kalıyor.
2) Araçların kasası büyütülmese de fazla yük alınarak istiab haddi aşılıyor.
3) Kamyonlar sürekli seferde olsun, zaman kaybedilmesin diye ve masraftan kaçınıldığı için düzenli bakım yapılmıyor.
En fazla 10-15 ton taşımaya uygun bir kamyona 20 ton yüklenince, bakım aksatılınca ve Sabuncubeli gibi dik inişli bir yola gelince faciaya yolculuk da başlıyor.
Sonra ise “yine fren patladı” denilip konu kapatılıyor.
Bornova girişinde durup kamyonları izleyin.
Birçoğunun tekerleklerinden dumanların çıktığını göreceksiniz. Fazla yük yüzünden aşırı ısınan balatalar yandığından o duman ve yanık kokusu yükseliyor.
TÜVTURK’un araç muayenelerinde karşılaşılanlar bu acı gerçeği tüm çarpıcılığıyla ortaya koyuyor.
Ancak Ulaştırma Bakanlığı’nın 22 Mart’ta yayımladığı yeni yönetmelik nedeniyle bu konuda ayrıntı verilemiyor.
Daha önce görüştüğüm bir TÜVTURK yetkilisi, şu an trafikteki pek çok kamyonun uluslararası trafik güvenliği standartlarına aykırı olduğunu söylemiş, “Muayeneden geçemiyorlar” demişti.
Dilerim, Ulaştırma Bakanlığı bu konuda açıklama yapar.
Biz de trafikte vızır vızır çalışan kamyonların ne durumda olduğunu öğrenme şansı buluruz.
Ve son olarak...
Dilerim güzel ülkemizde insan hayatı hep böyle ucuz kalmaz!..