Şengül Kurum, matematik öğretmeni ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan’ı Murat Kurum’un eşi. Çarşamba günü kendisini tanıtırken mesleğini ve eğitimini söyledikten sonra “Hanımefendinin öğretisiyle Murat Kurum eşim olur” demeyi tercih etti.
Ata tohumunun köklerinin, tohumu doğum yerinden 200 metre yukarıya ya da 200 kilometre uzağa taşımanın iyi olmadığına dair bilgilerin paylaşıldığı bir masada kahkahalarla karşılandı bu cümle.
Hemen ardından Bakan Murat Kurum da, kendisini tanıtırken “Şengül Kurum’un eşiyim” dedi. Meselenin aslını Emine Erdoğan açıkladı sonra.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İstanbul İl Başkanı olduğu dönemde Emine Hanım, “Biz kadınlar da bireyiz” diyerek, “Recep Tayyip Erdoğan eşim olur” ifadesini kullanmış.
Türkiye’de meseleler, haftalık hatta günlük tartışıldığı için bu cümle tam anlamını bulmadı.
Oysa Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1980’li yılların sonunda, Beyoğlu Belediye Başkanı Adayı ve İstanbul İl Başkanı olduğu dönemde kadınların siyasette aktif olarak yer almasını istediği için Refah Partisi Genel Merkezi tarafından çok ağır bedeller ödemek zorunda bırakıldı,soruşturmalar geçirdi.
O yüzden Emine Erdoğan’ın paylaştığı anı o dönem için espri değil bir meydan okuma aslında.
Suriye operasyonu, iç siyaset mi, gereklilik mi?
Dışişleri Bakanı olduğu dönemde pek ortalıkta gözükmediği için Financial Times Gazetesi’nin “Where are you Mr. Babacan?” diye başlık atıp, nerede olduğunu sorduğu Ali Babacan, muhtemel Suriye Operasyonu için konuştu; “Sorunların üstünü sınır ötesi operasyonla örtmek mi istiyorsunuz?” diye sordu.
Barış Pınarı Harekatı sürerken, 17 Ekim 2019’da, ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, Ankara’ya geldi.
Türk ve ABD heyetlerinin 4 saatlik toplantısının ardından 13 maddelik bir anlaşmaya varıldı.
Bu anlaşma gereğince ABD, YPG’ye verdiği ağır silahları toplayacak, Türkiye güvenli bölge oluşturacaktı.
Anlaşmada madde olarak yer almamasına karşın Pence basın toplantısında da söylediği gibi ABD denetimindeki bölgede yer alan terör unsurları sınırdan 20 mil yani yaklaşık 32 kilometre dışarı çıkarılacaktı.
22 Ekim 2019’da aynı konu Soçi’de 6,5 saatlik bir görüşmede Erdoğan ve Putin arasında ele alındı.O anlaşmanın 5. maddesi gereğince Rus askerleri ve Suriye sınır muhafızları terör unsularını Türkiye sınırından 30 km derinlikteki bir alana çıkaracaktı.
Ne ABD ne de Rusya, bu konuda verdikleri sözleri tutmadılar, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali konunun bir kez daha müzakere edilmesini şu an için imkansız hale getirdi.
Sahada yürüyen sürece bakarak bir operasyon gereği ortaya çıktıysa bunu çok fazla iç siyaset malzemesi haline getirmemek lazım.
Bu sadece iktidar değil muhalefet partileri için de bir sorumluluk zira bahsettiğimiz konu ulusal güvenlik.
Ali Babacan’ın derdi Suriye’ye yönelik askeri bir operasyonun halka benzinin litresinin 26 lirayı aştığını unutturmasıysa, endişesi olmasın, halk sonuçlarıyla her gün karşılaştığı şeyleri unutmaz...
Bolu Dağı faciası...
Bolu Dağı Tüneli İstanbul yönü trafiğe kapalı, çalışma var.
Haliyle tüm trafiği Bolu Dağı’na yönlendiriyor polis, burada da bir sıkıntı yok.
Fakat dağ yoluna girmek ve ilerlemek, iki şeridi de kapayan tır ve kamyonlar yüzünden imkansız.
Otoyol polisi ya da trafik polisi müdahale ediyordur nasılsa diye düşünebilirsiniz.
Ben bir tek polis ve polis aracı görmedim maalesef.
O hatta acil müdahale edilmesi şart...