■ İnsanlık, hastane, okul ve ibadethanelerin savaşlarda hedef alınmaması gerektiğini öğrenmek için 19. yüzyıla kadar bekledi, sonra Cenevre’de karar verdi, buralar vurulmayacak diye. Dün İsrail bir hastaneyi vurdu ölü sayısının en az 500 olduğunu biliyoruz ama enkaz altında kaç kişi olduğu belli değildi. Aynı günün erken saatlerinde El Megazi kampında bir okul vuruldu, orada da 6 çocuk öldü.
■ Medeniyetin bize sağladığı en önemli faydalardan ikisi temiz tuvalet ve içme suyu.
Birlemiş Milletler’in Filistinli mültecilere yönelik birimi UNRWA’nın güney Gazze’ye taşınan deposunda 8 bin Filistinli barınıyor.
Bir tuvaleti yüzlerce kişi kullanıyor. Su o kadar az ki, kendi personeline bile verdikleri suyu günde 1 litre ile sınırlandırdılar.
■ Dünya tarihinde ilk hastane M.Ö. 4. Yüzyıl’da Bergama’da kuruldu. Bugün Asklepion Tapınağı olarak gezdiğimiz alan adını da Yunan mitolojisinin sağlık tanrısından alır. 2500 yıllık bir hastaneye gelenler sağlıklarına ne kadar kavuşabiliyorlardı bilmiyoruz. Ama Gazze’de El Şifa ve Nasır hastanelerindeki durumun ne olduğunu biliyoruz. Tıpkı 2 bin 500 yıl önceki hastanede olduğu gibi elektriksiz kalmak üzereler. Daha vahimi 2 bin 500 yıl önce Bergama’daki hastanede suya ulaşım vardı, Gazze’deki hastanelerde su da büyük sıkıntı...
■ İnsanları susuz bırakmak dünyanın bilmediği bir savaş yöntemi değil. Antik çağlarda kuşatılan kalelere su akışını kesmek ya da su kaynağı olan akarsulara biyolojik silah olarak hayvan leşi atmak gibi yöntemler hep kullanıldı. Roma İmparatoru Jül Sezar da M.Ö. 51’de Galyalıları yenmek için aynı yöntemi kullanmıştı. 2023’te milyonlarca insanı susuz bırakmak bir savaş yöntemi oluyorsa, insanlık adına bir kez daha utanma zamanı.
■ Dünya üzerinde bilinen ilk ırk ayrımı savaşı 13 bin yıl önce Sudan’ın kuzeyinde, Nil Nehri kıyısında yaşandı. Kazılardan ortaya çıkan sonuç, kimliği halen bilinmeyen saldırganların, kadın-çocuk ayırt etmeden insanları okla öldürdüğünü ortaya çıkardı. Aradan geçen zamanda geldiğimiz yer önemli, İsrail’de yaşayan ve nüfusun yaklaşık yüzde 20’sini oluşturan 1 milyon 200 bin Filistinli, 7 Ekim’den beri çalıştıkları kurumlardan kovuluyorlar. İsrail’deki kimi insan hakları örgütleri bu duruma itiraz ediyor ama seslerini duyuramıyorlar. Türkiye’de terör on binlerce cana mal oldu, kimse etnik kimliği yüzünden işini kaybetmedi parantezini de açayım şuraya.
■ Hile, antik çağdan beri her savaşta başvurulan bir yöntemdir. Her ordu düşman hilelerine karşı istihbarat teknikleri ve formüller geliştirir. Siviller orduların aldatmalarına karşı en çaresiz gruptur. İsrail bir haftadır Kuzey Gazze’yi vururken, sivillere Güney Gazze’ye geçme çağrısı yapıyordu. Yaklaşık bir milyon insan bu çağrıya uydu, evlerini terk edip Güney’e geçti. İsrail uçakları dün 3 ayrı saldırı düzenledi Güney Gazze’ye. Aralarında çocukların da olduğu 100’den fazla insan öldü. Çoğu hayatta kalmak için İsrail’in Kuzey’i boşaltın çağrısına kulak vermiş insanlardı.
Yani artık Güney de güvenli değil siviller için.
■ İnsanlık üzerine büyük cümleler kurmanın giderek zorlaştığı bir dünyada yaşıyoruz. Savaşların olabilir ama bu gidişatın kazananı olmaz.