Barış Gücü, bir yalanın 59 yıllık hikâyesi
Birleşmiş Milletler Barış Gücü Kıbrıs’ta 1964 yılından beri görev yapıyor.
Bu gücün kurulmasının amacı, Türkler ve Rumlar arasındaki çatışmaları engellemekti.
Küçük katliamları saymıyorum bile, 1 Kasım 1967’de, Yunanlı General Grivas komutasında 200’ü aşkın zırhlı araçla, binlerce Rum ve Yunan askeri Geçitkale ve Boğaziçi köylerinde katliam yapıp, onlarca Kıbrıslı Türkü infaz ederken seyreden bir Barış Gücü sözünü ettiğimiz.
Daha acısını ve Birleşmiş Milletler adına utanç verici olanı yazayım şimdi:
Tarih 14 Ağustos 1974, yani Türkiye, Kıbrıs’a çıkmış, 2. Cenevre Konferansı başlamış ve sürüyordu.
Rumlar, bugün Güney Kıbrıs topraklarında kalan Taşkent ve Baf’ta yaşayan Kıbrıs Türklerinin etrafını sarmıştı.
Barış Gücü yetkilileri, Kıbrıslı Türklere, “Rumlar sizden sayıca çok ve ağır silahlılar. Karşı koyarsanız hepinizi öldürecekler. Silahlarınızı teslim ederseniz sizi koruyacağız” der. Türkler silahlarını teslim eder ve ardından Rumlar köye girip silahsız Türkleri katlederler.
Barış Gücü, kılını kıpırdatmaz sadece fotoğraf çeker, katliamdan sonra kınama mesajı bile yayımlamaz.
Bu hikâye tanıdık geldi mi size, bir benzerini 1995’te yaşadık.
Hollandalı Barış Gücü askerleri, Potocari’deki kampa sığınan Boşnakları, Sırplara teslim etmişti.
8 binden fazla Müslüman’ın öldürüldüğü Srebrenitsa Katliamı’nda yine Barış Gücü’nün parmak izleri var.
***
1964’ten beri Kıbrıs’ta görev yapan Birleşmiş Milletler Barış Gücü, 2008 yılı sonuna kadar toplam 178 can kaybı yaşadı.
Bunlardan 96’sı kazalarda can verdi, hastalıktan ölenlerin sayısı 43 oldu. “Kötü niyetli hareketler” nedeniyle ölüm 15, diğer sebepler de 24 olarak sıralanıyor resmi rakamlarda.
Bugün sayı ne bilmiyorum ama bugüne kadar tek bir Birleşmiş Milletler Barış Gücü Askeri’ne bile bir şey yapmadı Türk Ordusu ve Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri. Bu Birleşmiş Milletler tahrik etmediği için değil, Türk askeri soğukkanlı davrandığı için oldu.
1996’da, Ara Bölge’den KKTC topraklarına girip, tırmandığı direkteki Türk bayrağını indirmek isterken vurulan Rum vatandaşını neden durdurmadı Birleşmiş Milletler Barış Gücü?
Sayfadaki karede gördüğünüz mavi kasklıların tamamı Barış Gücü askerleri…
***
Gelelim son yaşanan krizle ilgili duruma:
Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği 2021 yılında Norveçli bir generali Barış Gücü Komutanlığı’na atadı.
Teamüllere aykırı davranarak atama için KKTC’ye danışmadılar, uyarılmalarına rağmen önceden bilgi de vermediler.
Böyle yönetme biçimi olmaz, Kıbrıslı Türkleri yok sayan bir tavır Birleşmiş Milletler’i zor durumda bırakır.
Genel Sekreter unutmasın ki, tahıl anlaşmasında Türkiye’nin ağırlığı sayesinde masaya oturabildi, Moskova, anlaşmadan önce, Genel Sekreter’in telefonuna bile çıkmıyordu.
Zamanında katliamlara seyirci kalan Birleşmiş Milletler Barış Gücü, Türk-Yunan ilişkilerindeki yumuşama döneminde provakatörlük yapmaya başladı ki, o yumuşama en çok ABD’nin Yunanistan’ı sessiz işgalinin önüne geçecek bir adım.
Atina’nın Türk-Yunan ilişkilerinde iyi bir havayı kim neden istemiyor ve bozmaya çalışıyor sorusu üzerinde düşünmesi lazım.
