Miçotakis hükümeti Yunan kara sularını sadece Girit’in batısı ve güneybatısında geçerli olmak üzere 12 deniz miline kadar uzattığını ilan etmeye hazırlanıyor. Buradaki amaç, Türkiye ile Libya arasında yapılan anlaşmayı geçersiz kılmak.
Böyle bir saçmalığı kimse kabul etmez diye düşünmek bize hata yaptırır. Yunanistan hava sahasını 10 mil, kara sularını
6 mil olarak ilan etmiş bir ülke. Böyle bir ülkenin Girit’in iki yanında kara sularını 12 mil, diğer yanlarda 6 mil bırakmak gibi bir saçmalık yapmayacağının garantisi yok.
Bu noktada yine ABD çıktı karşımıza. ExxonMobil’in sismik araştırma gemisi Sanco Swift’in Girit’in çevresindeki
sularda sismik araştırmalara başlayacağı açıklandı. Bu çalışma tartışmalı sulara doğru kayacak mı göreceğiz.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis’ten şu an mantıklı bir adım beklemenin imkânı yok. Giderek büyüyen telefon dinleme skandalı nedeniyle Miçotakis oldukça zor durumda ve bulabildiği tek çıkış yolu Türkiye ile olan gerginliği artırıp, ABD
Demokrat Partili Bob Menendez, Senato Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı olarak, tek başına Türkiye’ye F-16 satışını veto etme yetkisini sahip olan isim.
O yüzden dün ABD’de yapılan ara seçimler bizi çok yakından alakadar ediyor.
Temsilciler Meclisi’nin tamamı ve Senato’nun 3’te birini belirleyen seçimlerde Menendez yarışmadı.
Demokrat senatörün altı yıllık görev süresi 2025’te dolacak ve o zamana kadar hayatımızda olmaya devam edecek.
Ancak Senato’da çoğunluğu Cumhuriyetçilerin sağlaması halinde Menendez Dış İlişkiler Komisyonu Başkanlığı’nı, yani tek başına veto yetkisini kaybedecek.
Yine Cumhuriyetçilerin çoğunluğu sağlaması halinde Menendez’in yerine gelmeye en yakın isimlerden biri senatör Jim Risch. Adı anılan bir diğer isim de senatör Lindsey Graham ama bu düşük ihtimal. Senatör Risch, S-400 alımının ardından Türkiye’ye yaptırım tasarısını hazırlayan isimlerden biri ama Menendez gibi koyu bir Yunanistan yanlısı değil.
Bir de Türkiye’yi S-400 aldığı için “Güvenilmez
Kanadalı eski bir model ve diyetisyenlik yapan bir anne ile Güney Afrikalı bir mühendisin ilk oğulları olarak doğdu.
Oldukça zor bir çocukluk geçirdi, anne ve babasının boşanması, okulda gördüğü akran zorbalığı ve asperger sendromu bu zorlu çocuklukta
ilk akla gelenler.
Akran zorbalığı derken alay edilmekten öte şeyler yaşamış Elon Musk. Mesela bir arkadaşı tarafından merdivenlerden itilip hastanelik olacak hale gelmesi kadar ağır durumlar yaşamış.
Anne ve babasının ayrılığı sürecinde babasıyla yaşamayı tercih etmiş ama bugün tercihleri daha farklı.
Annesiyle çıktığı televizyon programları oldu ama Güney Afrika’da yaşamaya devam eden babasını en son altı yıl önce görmüş. Asistanı vasıtasıyla babasının göz ameliyatına maddi destek sağlamayı öneren bir mail atmasını ve arada sırada telefonla konuşmalarını saymazsak aralarındaki diyalog yok denecek kadar az. Kimse net olarak söylemiyor ama bunun temel sebebi baba Errol Musk’ın kendisinden 40 yaş küçük bir kadınla hayatını devam
ettirmeye karar vermesi gibi duruyor.
Zaten bunlar Musk’ın konuşm
Yunanistan’da ana muhalefet konumundaki Syriza’nın lideri Aleksis Çipras 7 Ekim’de AB Dönem Başkanı Çekya’nın başkenti Prag’da düzenlenen Eurososyalist zirvesinde konuştu. Ülkenin Başbakanı Miçotakis ile kanlı bıçaklı olmasına rağmen, Yunanistan devletinin politikasını savundu, “Ankara’nın saldırganlığına karşı” Avrupa Birliği’nin 2019’daki Türkiye’ye yaptırım paketini devreye sokmasını istedi.
Ülkenin 3. büyük partisi Kinal-Pasok’un Başkanı Nikos Andrulakis, cep telefonu yasa dışı bir şekilde dinlendiği için Miçotakis yönetimine her gün yükleniyor, demediğini bırakmıyor. Buna karşılık, söz konusu Türkiye olduğunda, o da şahin politikalara dönüyor, Yunanistan’ın devlet politikasını savunuyor.
CHP, Ege’ye her zaman dikkat eden bir parti oldu. Bırakın Yunanlıları denize dökmeyi, Mustafa Kemal Atatürk 1926’da İtalya’ya karşı 12 Ada çevresindeki adacıklara asker çıkarıp, Roma’yı anlaşmaya zorlamış olan lider. İnönü, Kıbrıs’ın
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, “TSK’nın kimyasal silah kullandığına dair açıklamalar bir iddia değil, tam anlamıyla bir iftiradır. TSK’nın envanterinde kimyasal yok. Askere düşmanlık, düşmana askerlik olmamalı” açıklamasını yaptı. Akar, Rusya’nın tahıl anlaşmasından çekilmesiyle ilgili, “İki tarafla da görüşüyoruz. Normalleşme bekliyoruz. Tahıl konusunda anlaşmanın uzun vadede sağlanamaması küresel istikrarsızlığa yol açabilir. Taraflara masaya dönün çağrımızı yineliyoruz” dedi.
Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mete Belovacıklı ile birlikte ziyaret ettiğimiz Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’a çok başlıkta, çok sayıda soru sorma fırsatı bulduk. Bakan Akar’ın verdiği cevapları da başlıklarına göre topladık.
‘Kimyasal silah konusu büyük bir iftira’
TSK’nın kimyasal silah kullandığına dair açıklamalar bir iddia değil, tam anlamıyla bir iftiradır. TSK’nın envanterinde kimyasal yok. TSK, operasyonları meşru müdafaa kapsamında ve uluslararası hukuka uygun olarak icra ediyor. Bizim
Askeri ve postmodern darbeler her zaman “A, kuşa bak!” dedirtecek projelerin peşinden koşarlar.
28 Şubat’ın ardından uzaya kadın bir Türk astronot yollama fikri için NASA ile temasa geçme görevi Washington’daki Türk Büyükelçiliği’ne verilmişti. Temas sağlandı, ABD’liler 20 milyon dolar civarında bir para talep ettiler. Ankara’ya iletilen bu rakamın ardından bir daha ses seda çıkmadı. Devrim otomobillerini de biraz buna benzetebiliriz.
16 Haziran 1961 günü Ankara’da toplantıya çağrılan Devlet Demiryolları fabrikalarının yönetici ve mühendislerinden 29 Ekim 1961 tarihine kadar yerli bir otomobil üretmeleri istendi.
Sadece 4.5 ayda, o günün şartlarında imkânsız bir talepti bu ama mühendisler yılmadı, çalıştı.
Sonuçta Warwa motoru örnek alınarak yapılan, ön takımları Mc Pearson numunesine göre imal edilen bir otomobil ortaya çıktı. Mühendisler imkânsızı başarmış, elektrik donanımı, diferansiyel dişlileri, motor yatakları
Başbakanınız Olaf Scholz, tam da beklediğimiz üzere Atina’da “İttifaka üye ülkelerin bir başka NATO ülkesinin egemenliğini sorgulamasını anlayamıyoruz” dedi.
*Başbakanınıza 1914 tarihli Londra Büyükelçiler Konferansı kararını veriniz. Okuduğunu anlamazsa, Yunanistan’a bırakılan adaların silahsızlandırılmasıyla ilgili maddeleri açıklayınız.
*Sonra Başbakanınıza Lozan Antlaşması’nı verip, 13. maddesini okumasını sağlayınız. Okuduğunu anlamazsa, söz konusu maddenin ilk okuduğu 1914 tarihli antlaşmaya atıf olduğunu anlamasını sağlayınız.
*Son olarak, Başbakanınıza 12 Ada’nın İtalya’dan Yunanistan’a geçtiği 1947 tarihli Paris Barış Antlaşması’nın metnini veriniz. O antlaşmanın 15. maddesi 2. fıkrasında yazan “These islands shall be and shall remain demilitarized” cümlesini okutun. İngilizcesini anlamakta güçlük çekerse, “Bu adalar askerden arındırılacak ve öyle kalacak” ibaresini Almancaya çeviriniz.
*Almanya Dışişleri olarak gezi öncesi mutlaka bir bilgi sunumu yapmışsınızdır Başbakanınıza. Yunanistan’ın
Almanya Başbakanı Olaf Scholz yarın ve perşembe Atina’da olacak.
Bu ziyarette, Yunanistan, elindeki Leopard tanklarını yükseltmek ve Lynx zırhlı muharebe aracı satın almak için Almanya Başbakanı ile anlaşma imzalamayı umuyor.
Almanlar da Yunanistan’a silah satmaya hevesliler, tıpkı diğer siyasetçi-tüccarlar gibi Scholz da Ankara’nın canını sıkacak cümleler kuracaktır mutlaka.
Burada dikkat etmemiz gereken iki nokta var.
Almanya ilkeli bir ülke olduğu iddiasında ama Başbakan Scholz, Suudi Arabistan’a silah ambargosunu bu ayın başında kaldırıverdi. Önceki Başbakan Merkel, son görev gününde Mısır’a hava savunma sistemi dâhil kritik silahların satışını onayladı.
Biz Almanya ile NATO’da ortağız, Suudi Arabistan ve Mısır değil.
Almanya’dan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyacı olan tank ve obüs bataryalarının motorlarının satışı için yıllardır onay bekliyoruz. Berlin, “Sadece denizaltı satarım, kalanları ambargo kapsamında” demişti.