Araştırmacı-yazar, sahaf İlhan Pınar’ın ‘Gezginlerin Gözüyle İzmir’ kitaplarında karşıma çıkan, V harfi kazılı taşlar üzerine daha önce yazdıklarımı okuyanlar hatırlayacaklardır.Geçen yüzyıllarda İzmir’i ziyaret eden Tomas Smith, Oliferti Dapper ve Richard Pococke isimli gezginlerin gördüğü, V harfli duvarlarla ilgili yaptığı yorumlardan yola çıkarak, Agora’da Saray Sineması’nın yıkılmasıyla ortaya çıkan, V harfli duvar taşlarıyla ilgili yazılar yazmıştım.
2016 yılında, mülkiyeti Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne ait olan Kaptan Mustafa Paşa İş Merkezi inşaatının kazısı sırasında rastlanan Roma hamamı kalıntılarının haberi için gazeteci arkadaşlarla gittiğim kazı alanında, uzaktan seçilemeyen ancak örüntüsü kameralara takılan bir taşın üzerinde V harfini görmek benim için günün sürprizi olmuştu. Bu haberle birlikte MS 2. yüzyıla tarihlenen tarihi hamamla ilgili bilgiler, yılın arkeolojik haberi olarak kentin ve ülkenin gündeminde yer bulmuştu... Kemeraltı Çarşısı’nın hareketli bir noktasında, Sulu Mezarlık olarak bilinen alanda yapılan Roma Hamamı kazıları yaklaşık 4 yıl sonra arkeologlar tarafından sonlandırıldı ve çevresi herkesin görebileceği şekilde tel örgüyle çevrildi. Kent tarihi açısından önemli olan Roma Hamamı kalıntılılarının görünür hale gelmesiyle, V harfi kazılı taşları bu kez daha yakından, çıplak gözle gördüm.
Roma hamamının zemininden çıkan suyun uzaklaştırılması, renkli mozaik döşemelerinin restorasyonu, seyir terasının yapılıp güvenliğinin sağlanması, sanırım ilgili kurumlar tarafından gerçek-leştirilecektir. Kemeraltı Çarşısı’na Roma Hamamı’nın kalıntısını görmeye gidenler, kuzey duvarına bakarlarsa, bahsettiğim V harfi kazılı duvarları göreceklerdir.
Seyyahların dediği gibi, “Duvar taşlarına oyulan V harfleri, İmparator Vespasiannus’un baş harfi veya duvarcı sembolleri olabilir mi?” sorusuna günümüzde yanıt vermek zor değil... İzmir’de antik dönemde inşa edilmiş, arkeologlar tarafından kazılmayı bekleyen stadyum, akslepion ve tapınak benzeri yapılar var. Zamanı gelince onlar da gün yüzüne çıkıp İzmirlilere merhaba diyecektir...
Not: Pandemi günlerinde insanlar dışarıya çıkamazken özellikle tarihi İzmir evlerinin kapı pencerelerinin çalındığını görüyoruz. Son olarak 945 Sokak’ta, korumasız tarihi İzmir evinin demir kapıları çalındı. Eski İzmir mahallelerinin sembolü olan onlarca evin ustalıkla yapılmış kapı ve pencereleri korunmalıdır. Tarih hırsızlarının kimler olduğu, çevredeki kameralarla tespit edilip ruhsatsız çalışan hurda depoları denetlenebilir... 8.500 yıllık tarihi geçmişi olan İzmir’de, korumanın yeterli olmadığı ortada, acil önlemlerin alınması gerekiyor...