Migren Tedavisinde Bitkiler

13 Ağustos 2014

Migrende Koruyucu Tedavi, Migren Tedavisinde Kullanılan Bitkiler

Migren bio-elektriksel bir hastalıktır. Bu hastalıkta tam bir kontrol sağlamak için bedendeki otonom sinir sistemindeki bio-elektriksel bozukluklar (bozucu alanlar) düzeltilmelidir. Böylesine bir tedavi için nöral terapi ve diş-çene kompleksine yönelik çalışmalar gerekir (GÖKMEN YAKLAŞIMI). İlaç, bitki vb. madde alımları bio-elektriksel sistemi düzeltmez, etkiler. Bu etkilenmeler de atak sıklığının azalmasına katkı da bulunabilir. Bu tedaviler koruyucu yani atak sıklığını azaltıcı tedaviler olarak adlandırılabilinir.

Proflaktik (sıklığı azaltıcı, koruyucu) tedavi olarak migrende kullanılan ilaçlar ya hücrenin elektriksel kontrolünü sağlamaya çalışır (epilepsi ilaçları) ya da otonom sinir sisteminin bir parçası olan damarlar üzerine etkilidir. Ayrıca ağrı algı mekanizması üzerinden etkili (anti-depresanlar) olanlar da vardır. Tüm bu tedavilerde kısa vadede olumlu çözümler alınmakla birlikte uzun yıllara yayılarak bakıldığında migrenin seyrinde anlamlı değişim gözlenmemektedir.

Bitki çayları ve bazı bitkisel kürlerde de benzer deneyimleri hastalarımdan dinledim (Bu konuda bilimsel çalışmalar olmadığı için).

Yazının Devamı

Menopozla Baş Ağrım Geçer mi?

7 Ağustos 2014

Neredeyse tüm migrenli kadınların hayali menopozla migrenlerinin geçeceğidir. Özellikle anne, teyze, hala gibi ailede menopozdan sonra migreni geçmiş kadınlar varsa o zamanı sabırla beklerler. Tedaviye geldiklerinde de “annemin de menopozda geçmiş ama şimdi ağrılarım sıklaştı, o nedenle geldim” derler.

Menopozla aylık hormonal döngüler görünür olmaktan çıkar. Özellikle menstruel dönemde migreni tetiklenen kadınlar için tetikleyici unsur ortadan kalkar, böylece aylık migren atakları da unutulur. Ailesinde migren olanların ortak yanları sinir sistemi hassasiyetidir. Aile bireylerinin her birinde yaşam içinde kendine göre bozucu alanlar (migreni başlatan nedenler) gelişir. Anne veya teyzeyle aynı nedenler migrenin alt yapısında olmayabilir. Unutulmamalıdır ki her kişi dünyada tektir ve “hastalık yok hasta vardır”. İstatiksel olarak migrenin menstrüel kanamaların bitmesi ile azaldığı doğrudur. Ancak her hasta da annesindeki gibi seyretmeyebilir.

Migren ağrıları öylesine zorlar ki bazı hastalar gencecik yaşta menopoza girmek isterler. Hormonlu spiral kullananlar vardır. Hatta bu durum rahim perdeleme adı altında “hem hamile kalmaktan korunursunuz, hem de aylık kanamalarınız

Yazının Devamı

Migren Hakkında Yanlış Bildiklerimiz

4 Ağustos 2014

Migren ve Baş Ağrılarını Anlamak

Migren çok yaygın, hemen hemen herkesin bildiği bir hastalık gibi görünmekle birlikte migren hakkında hekimlerin bildikleri bile sınırlıdır. Sınırlı bilginin yanı sıra yanlış bilinenlerde oldukça fazladır.

Migren hakkında yanlış bilinenler;

· Migren konusunda en yaygın yanlış, neredeyse bir “mit” gibi kafalara yerleşmiş olan

“MİGRENİN TEDAVİSİ YOKTUR” bilgisidir ama “MİGRENİN TEDAVİSİ VARDIR“.

· Migrenle yaşamayı öğreneceksiniz. Migren hayat boyunca devam eder. Migren tedavi edilebilir, onunla yaşamayı öğrenemezsiniz, çünkü her şeyi kontrol edemezsiniz.

· Migrenliyseniz düzenli yaşamalısınız. Hatta ruh haliniz bile dengeli olmalıdır. Her şeyi kafaya takarsan baş ağrın geçmez.

· Kadınlık hormonları migrenin nedenidir. O nedenle âdet dönemlerinde başınız ağrıyor. Bekleyin, menopoza girince baş ağrınız geçer.

Yazının Devamı

Başınız Sürekli Ağrıyorsa Ne Yapmalısınız?

15 Temmuz 2014

Ayda on beş günden fazla süren migren “kronik migren” olarak adlandırılır. Toplumun % 2'si, migrenli hastaların ise % 10'unda görülen kronik migren, genellikle orta yaşlarda gelişir. Bazen bu durum çocuklarda veya gençlerde de görülebilir. Genç yaşlarda görülen kronik migren –lise çağlarında sürekli baş ağrısı olanlar- genellikle çıkmaya çalışan aktif yirmi yaş dişlerine bağlı gelişir. Orta yaş grubunda ise gerilim baş ağrısı üzerine eklenen migren atakları çoğunluktadır.

Kronik migrende baş ağrısının sürekliliği her gün ilaç kullanma eğilimi birlikteliği dikkat çekicidir. Migrenin kronikleşmesinde aşırı ilaç kullanımının rolü büyüktür. Bundan dolayı ilaç etkisiyle baş ağrısı (rebound baş ağısı) veya ağrı kesicilerin aşırı kullanımına bağlı (analgesic overuse) baş ağrısı adlarını da alır.

Bu hastalarda başlangıçta arada olan baş ağrılarında alınan ağrı kesicilerin yıllar içinde sıklığının artmasıyla gelişen tablo ortak öyküdür. En sonunda sürekli baş ağrısı sürekli ilaç kullanımı kısır döngüsü gelişir. Bu hastalarda nöral terapi ile tedaviye başlanmalıdır. Altta yatan migren ya da gerilim baş ağrısı nedenleri “Gökmen Yaklaşımı” ile düzeltilmelidir. Başlangıçta bir çeşit

Yazının Devamı

Trigeminal nevralji ilaçsız ve ameliyatsız tedavi edilebilir

29 Haziran 2014

Trigeminal nevralji nedir?

Trigeminal nevraljide etkilenen bölge yüz yarısında; kısa süreli, anlık, bıçak saplanır veya elektrik çarpar tarzda dayanılmaz ağrılar mevcuttur. Kısa süreli ve tek taraflı olan bu ağrılar tekrarlayıcı özelliktedir. Özellikle yemek yerken çiğneme ile bu ağrılar tetiklenir. Ayrıca rüzgar, sıcak, soğuk yiyecekler, tıraş olma bazen konuşma, yutkunma bile ağrıları tetikleyebilir.

Trigeminal nevralji nasıl tedavi edilir…

Klasik nöroloji yaklaşımında trigeminal nevralji hastalarının çoğunluğunda neden bulunamaz. Trigeminus nevraljisi tedavisinde ilaçlarla sinirdeki anormal uyarım baskılanmaya çalışılır. Epilepside ve nöropatik ağrı tedavisinde kullanılan ilaçlar çoğunlukla ilk seçenek olarak kullanılmaktadır. İlaçlarla baskılanamazsa doğrudan sinire yapılan müdahalelerle baskılama çalışmaları yapılmaktadır. Beyin içine yapılan cerrahi müdahalelerde vardır. Farklı aşamalarda ağrısı baskılanan hastalar vardır. Ancak azımsanmayacak bir grup tüm bu müdahalelere rağmen ağrı çekmektedir.

Doğru yaklaşım sinirin primer tetiklendiği alanı ( başlangıç noktasını) ortaya çıkarıp ilaç ve operasyon benzeri hiçbir müdahaleye gerek kalmadan çözümler sağlamaktır.

Yazının Devamı

Migren ve Epilepsili Olmak Bir Ayrıcalıktır? Migren ve Epilepsi Nasıl Olur?

25 Haziran 2014

Migren ve Epilepsi İlişkisi

Migren ve epilepsi ayrı hastalıklar gibi algılansa da benzer yönleri çoktur. Aslında her iki hastalığa sahip olanların ortak özellikleri vardır.

Her ikisinde başlangıç bulguları yani aura çok benzer. Aurayı takiben migrende baş ağrısı, epilepsi de bayılma olabilir. Bebeklik döneminde bayılmaları olan çocukların ilerleyen yaşlarda migren ataklarının başlaması da aradaki bağlantıyı gösteren bir durumdur.

Başlangıçtan itibaren bayılmalarla seyreden migren ataklarına çok nadir rastlanır. Ama bir hastamda çocukluğundan bu yana olan bayılmaları migren ataklarına aitti. Hatta ilkokul öncesi yıllarda bayılmayı baş ağrısı takip etmediği için migren olduğu düşünülmemişti. Orta yaşa gelmesine rağmen yılda 4-5 defa bayılma ardından zonklayıcı şiddetli baş ağrısı ile olan migren atakları devam ediyordu.

Özellikle auralı migrenin epilepsi ile ortak yönlerinin olması kaçınılmazdır. Epilepsi beyindeki sorunlu alanlardan –bioelektriksel düzensizlikler- çıkan uyarımların beyin fonksiyonlarını geçici altüst etmesidir. Bir çeşit beyin fırtınasıdır.

Migren de bedendeki bioelektriksel sorunlu alanların etkisiyle otonom sinir sisteminin geçici altüst olmasıdır.

Yazının Devamı

Hamileyken Başınız Ağrırsa Ne Yapmalısınız? Hamilelikte Migren Tedavisi Nasıl Yapılır?

23 Haziran 2014

Hamilelikte Migren

Migren doğurgan çağdaki her 3-4 kadından birinde görülen önemli bir sorundur. Migren ağrılarının dayanılmaz olması ve hamilelikte ilaç alınamaması anne adayı kadınların önemli bir sorunudur. Baş ağrıları nedeniyle hamileliği erteleyen pek çok kadın vardır.

Hamilelik döneminde baş ağrıları % 70 oranında azalması olumlu bir durumdur. Özellikle, ilk üç aydan sonraki dönemde ataklar tamamen kaybolabilir. Hamilelikte migren çoğunlukla azalır ama bazılarında aynen devam eder. Çok azında artar. Çok nadiren de hamilelikte baş ağrısı başlayabilir.

Hamilelikte Migren ve Baş Ağrısı Tedavisi

Hamilelikte ilaç alamazsınız ancak tedavi olabilirsiniz. Hamilelik döneminde yapılabilecek en uygun tedavi nöral terapidir. Cilde yapılacak küçük iğnelerle (çok kısa etkili lokal anestezik) genel bir rahatlama sağlanır. Kullanılan az miktardaki ilaç bebeğe zarar vermez.

Migreni hamilelik boyunca devam edenlerde nöral terapi ile hedef bozucu alan seçilir. Öncelikle bu bölgeye rahatlıkla nöral terapi yapılarak anne adayı rahatlatılır, tedavinin devamı doğumdan sonraya bırakılır.

En ideali; anne adaylarının hamileliği planlamadan önce nedenleri bulunarak migrenlerinin

Yazının Devamı

Aura Nedir? Auralı Migren Nasıl Olur?

18 Haziran 2014

Aura terimi yaklaşık iki bin yıldır bazı epilepsi nöbetlerinden önceki duyusal halüsinasyonları açıklamak için kullanılmıştır. Son yüzyılda ise migrendeki değişimler için kullanılmaktadır. Özellikle auralı migren beyin kan dolaşımının olumsuz etkilenmesi sonucu ortaya çıkan nörolojik bulguları işaret eder.

Migren aurasında, en sık görme alanında parlak yıldızlar, yanıp sönen ışıklı noktalar, kıvılcımlar, şimşekler olur. Bu görüntüler gözünüzü kapattığınızda da devam eder. Atak tek tük görsel bulgularla çok hafif geçebilir. Migren olduğunu anlamadan ara ara gözde çakan ışıklar, yanıp sönen noktalar, karıncalanmaları olanlarda bile auralı migrenden bahsedilebilir. Yaşayan kişi bu durumu bir sorun olarak algılamasa da auralı migren bilindiğinden çok daha yaygındır diyebiliriz. Çünkü aurayı her zaman baş ağrısı takip edecek diye bir kural yoktur.

En sık yaşanan formu 20-40 dakika kadar süren auraların bitmesini takiben gelen şiddetli baş ağrılarıdır. Çok azı hayatları boyunca sadece auralı migren atağı yaşarlar, baş ağrıları hiç olmaz. Bazıları da bazen auralı, bazen aurasız baş ağrısı, bazen de baş ağrısız aura yaşarlar. Sadece aurayı içeren uzun ve çok şiddetli atakları

Yazının Devamı