Onurlu yıllar

30 Ekim 2002

Sözü edilen yıllar Dünya Ekonomik Krizi ve İkinci Dünya Savaşı yıllarıdır...Bilsay Kuruç "Mustafa Kemal Döneminde Ekonomi" (Bilgi Yayınevi) adlı kitabında anlatılır... Dünyayı kasıp kavuran krize rağmen Türkiye o yıllarda bir yandan Osmanlının devrettiği borçları temizlemenin, bir yandan millileştirmelerin, bir yandan temel sanayii kurmanın seferberliği içindedir. O döneme ilişkin rakamları Ekrem Pakdemirlinin yazdığı "Ekonomimizin 1923ten 1990a Sayısal Görünümü" (Milliyet Yayınları) adlı kitapta bulabilirsiniz...1923 - 38 yılları arasında yıllık ortalama kalkınma yüzde 7.4 olmuştur... Menderes dönemi olan 1950 - 60ta bu oran yüzde 6.7, Demirel döneminde yüzde 5.6, Özal döneminde yüzde 4.7dir...Atatürk yönetimindeki on beş yıllık dönemde fiyatlar her yıl ortalama yüzde 2 düşmüştür... Böyle bir şeyi Cumhuriyet tarihi bir daha yaşamamıştır... Bütçelerin açık vermediği, ihracatın ithalatı geçtiği mutlu yıllar da sadece Atatürk döneminde yer almıştır... Genç nesil bu gerçeklere sahip çıkmalıdır.* Liberal Parti Başkanı Besim Tibuk geçenlerde CNN Televizyonunda Demokrat Parti dönemini överken, 1930 - 50 yılları ekonomisini mahkûm etti. Karşısında oturan ve onunla röportaj yapan yazar da

Yazının Devamı

Onurlu yıllar

30 Ekim 2002


<#comment>Liberal Parti Başkanı Besim Tibuk geçenlerde CNN Televizyonunda Demokrat Parti dönemini överken, 1930 - 50 yılları ekonomisini mahkûm etti. Karşısında oturan ve onunla röportaj yapan yazar da bu görüşe katıldı. Cumhuriyet’e birlikte gol attılar.
Sözü edilen yıllar Dünya Ekonomik Krizi ve İkinci Dünya Savaşı yıllarıdır...
Bilsay Kuruç "Mustafa Kemal Döneminde Ekonomi" (Bilgi Yayınevi) adlı kitabında anlatılır... Dünyayı kasıp kavuran krize rağmen Türkiye o yıllarda bir yandan Osmanlı’nın devrettiği borçları temizlemenin, bir yandan millileştirmelerin, bir yandan temel sanayii kurmanın seferberliği içindedir.
O döneme ilişkin rakamları Ekrem Pakdemirli’nin yazdığı "Ekonomimizin 1923’ten 1990’a Sayısal Görünümü" (Milliyet Yayınları) adlı kitapta bulabilirsiniz...
1923 - 38 yılları arasında yıllık ortalama kalkınma yüzde 7.4 olmuştur... Menderes dönemi olan 1950 - 60’ta bu oran yüzde 6.7, Demirel döneminde yüzde 5.6, Özal döneminde yüzde 4.7’dir...
Atatürk yönetimindeki on beş yıllık dönemde fiyatlar her yıl ortalama yüzde 2 düşmüştür... Böyle bir şeyi Cumhuriyet tarihi bir daha yaşamamıştır... Bütçelerin açık vermediği, ihracatın ithalatı

Yazının Devamı

Savaşa doğru

29 Ekim 2002

İsmet Paşa bir gün İhsan Sabri Çağlayangile nasihat veriyor:- Sana bir nasihat vereyim; bir karar alacaksan bir 24 saat düşün, sonra al... Kararı aldıktan sonra da hemen uygulama. Üzerinden bir 24 saat geçsin, bir kere daha gözden geçir, ondan sonra uygula...İhsan Sabri Çağlayangil bu nasihatin dayanağını anlamaya çalışırken İnönü ekliyor:- Ben İkinci Dünya Savaşına girmekten bu sayede kurtuldum...***Washingtondan Tokyoya, Romadan Sydneye Batının önemli merkezleri pazar günü Irak Savaşına karşı mitinglerle sarsıldı. Yüz binler yürüdü. Batı dünyasının insanları petrol uğruna milyonlarca masum insanın kanına girecek bir savaşa karşı vicdan cephesi oluşturuyor... Bu savaştan zararlı çıkacağı kesin olan ülkemizin siyasetçileri ise Bushun desteğini almak uğruna asrın cinayetine çanak tutuyor. Koltuk söz konusu olunca karar almak için 24 saniye bile düşündüklerini söylemek zor... Altan Öymenin "Bir Dönem Bir Çocuk" adlı kitabı iki haftada ikinci baskıyı tüketmiş, üçüncü baskıya girmiş. 600 sayfalık göz korkutan hacmine rağmen su gibi okunan, popüler bir tarih kitabı yazmış Altan Öymen... Sürekli çekelenen Cumhuriyet geçmişimize belgelerle ışık tutuyor, gerçek devlet adamlarının

Yazının Devamı

Savaşa doğru

29 Ekim 2002


<#comment>Altan Öymen’in "Bir Dönem Bir Çocuk" adlı kitabı iki haftada ikinci baskıyı tüketmiş, üçüncü baskıya girmiş. 600 sayfalık göz korkutan hacmine rağmen su gibi okunan, popüler bir tarih kitabı yazmış Altan Öymen... Sürekli çekelenen Cumhuriyet geçmişimize belgelerle ışık tutuyor, gerçek devlet adamlarının yaşamlarından çizgiler aktarıyor...
İsmet Paşa bir gün İhsan Sabri Çağlayangil’e nasihat veriyor:
- Sana bir nasihat vereyim; bir karar alacaksan bir 24 saat düşün, sonra al... Kararı aldıktan sonra da hemen uygulama. Üzerinden bir 24 saat geçsin, bir kere daha gözden geçir, ondan sonra uygula...
İhsan Sabri Çağlayangil bu nasihatin dayanağını anlamaya çalışırken İnönü ekliyor:
- Ben İkinci Dünya Savaşı’na girmekten bu sayede kurtuldum...
***

Yazının Devamı

Şike oturum!

27 Ekim 2002

Yolsuzlukların bu oturumda gündeme geleceği belliydi. Ne var ki Deniz Bey dersini çalışmamıştı. Erdoğan hakkındaki yolsuzluk iddialarını gereği gibi masaya yatıramadı. Böylece Erdoğanı adeta "ibra" etti...Erdoğan da İş Bankası konusunun üzerine fazla gitmedi. Her haliyle seçim sonrasında kendisini siyasete sokacak Anayasa değişikliği için Deniz Beye çiçek atıyor gibiydi...Bir de simit satma yarışı başladı ki.. Evlere şenlik...- Ben mahalle arasında simit sattım...- Ben Ali Ustanın simidini satardım...Deniz Baykal nedense "Siz simit satarken ben üniversitede doktora yapıyordum, ders veriyordum" gibisinden bir nitelik farkı yaratmayı akıl edemedi.İki liderin dün akşamki oturum sonrasında en büyük kazancı diğer partileri klasman dışı görüntüye sokmaları oldu...Liderlerin kavga etmemesi iyi bir şeydir. Ama bu kadar çetrefil sorunları olan bir ülkede liderlerin tartışacak fikirleri yoksa bu iyi bir şey değildir. Ligde birinciliği ve ikinciliği fazla zahmete girmeden garantilemiş iki takımın ruhsuz ve heyecansız maçını izledik önceki akşam. İdeoloji yok, ilke yok, proje yok.... İddia yok... Dolaysıyla özlü tartışma da yoktu. Bir piyesi en fazla eleştirenler, o piyesi bedava seyredenler

Yazının Devamı

Şike oturum!

27 Ekim 2002


<#comment>Ligde birinciliği ve ikinciliği fazla zahmete girmeden garantilemiş iki takımın ruhsuz ve heyecansız maçını izledik önceki akşam. İdeoloji yok, ilke yok, proje yok.... İddia yok... Dolaysıyla özlü tartışma da yoktu.
Yolsuzlukların bu oturumda gündeme geleceği belliydi. Ne var ki Deniz Bey dersini çalışmamıştı. Erdoğan hakkındaki yolsuzluk iddialarını gereği gibi masaya yatıramadı.
Böylece Erdoğan’ı adeta "ibra" etti...
Erdoğan da İş Bankası konusunun üzerine fazla gitmedi. Her haliyle seçim sonrasında kendisini siyasete sokacak Anayasa değişikliği için Deniz Bey’e çiçek atıyor gibiydi...
Bir de simit satma yarışı başladı ki.. Evlere şenlik...
- Ben mahalle arasında simit sattım...

Yazının Devamı

Küba Derneği...

26 Ekim 2002

İstanbul Şube: İstiklal Caddesi. Sakızağacı Sok. No:19. K:4 Tel: 0212 244 35 09Bağış için Hesap Numarası: İş Bankası 4213 - 304400750462 Küba Dostları Ankarada kurdukları derneğin İstanbul şubesini açıyor... Dernek Küba kültürünü ve tarihini tanıtmak amacıyla seminer, sergi, konser yanında dans ve İspanyolca dil kursları düzenleyecek. Bir Küba kütüphanesi oluşturulacak. Dernek aynı zamanda Küba tadının ve içkilerinin sunulduğu lokal görevini de görecek... İlgilenenler için: Ormanların yağma edildiği bir memlekette en büyük mizah nedir? "Çimlere basmayınız" tabelaları... Aykal Nemrutta Borusan Filarmoni Orkestrası Nemrut Dağında günbatımı konser veriyor. Yöre halkı hava soğuduğundan konseri battaniyelerin altında izliyor... Gazeteciler battaniye altında konser izleyen köylülerden birine izlenimini soruyor. Gürer Aykal o köylünün bugüne dek duyduğu en güzel Vivaldi yorumunu yaptığını söylüyor. Şöyle demiş:- Bunlar başka sesler, bunlar ulu sesler, huzur duyduk, Allah razı olsun... Değerli müzik adamı Gürer Aykalın öyküleri bitmiyor...

Yazının Devamı

Çorum ve Aykal

25 Ekim 2002

- Çorum Uluslararası Hitit Festivalinin 1999 yılındaki açılışı Borusan Oda Orkestrası konseriyle yapıldı. Şef Gürer Aykaldı. Hitit Festivali 2000 yılında da yine şef Gürer Aykal yönetimindeki Borusan Orkestrası konseri ile başladı. Aynı yıl Oda Müziği yarışması düzenlendi. Bu etkinliklerden sonra Çorumda bir Gürer Aykal ve klasik müzik sevgisi başladı. Valilik yaklaşık 30 milyara piyano aldı. Çocuklar Güzel Sanatlar Lisesine girme yarışına başladılar.Klasik müziğin Çorumda talep görmesi sonucu Yaz Baltacigil - Ricardo Muyano - Orhan Topçuoğlu caz konseri, Cihat Aşkın ve Mehru Ensari resitali, Yıldız İbrahimova resitali, Hande Dalkılıç piyano resitali, Gülüm Pekcan ve Ufuk Karakoç modern dans gösterisi, Mersin ve Ankara Devlet Opera ve Balesi ile Bursa Devlet Senfoninin etkinlikleri birbirini izledi. Çorum Belediyesi geçen yıl Gürer Aykala Fahri Hemşerilik Beratı verdi. Gürer Aykal beratını alırken dünyanın 4 kentinden bu ödülü aldığını Türkiyede ise ilk olarak Çorumun bu ödülü verdiğini söyledi... Çorum Aykalı, Aykal Çorumu seviyor... Orkestra Şefi Gürer Aykalın Türkiyeyi tanıtma çabalarından dün söz etmiştik. Okurumuz Ali Alakoç, Gürer Aykalın Çoruma katkılarını anlatıyor: Irakta

Yazının Devamı