Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Sözü edilen yıllar Dünya Ekonomik Krizi ve İkinci Dünya Savaşı yıllarıdır...Bilsay Kuruç "Mustafa Kemal Döneminde Ekonomi" (Bilgi Yayınevi) adlı kitabında anlatılır... Dünyayı kasıp kavuran krize rağmen Türkiye o yıllarda bir yandan Osmanlının devrettiği borçları temizlemenin, bir yandan millileştirmelerin, bir yandan temel sanayii kurmanın seferberliği içindedir. O döneme ilişkin rakamları Ekrem Pakdemirlinin yazdığı "Ekonomimizin 1923ten 1990a Sayısal Görünümü" (Milliyet Yayınları) adlı kitapta bulabilirsiniz...1923 - 38 yılları arasında yıllık ortalama kalkınma yüzde 7.4 olmuştur... Menderes dönemi olan 1950 - 60ta bu oran yüzde 6.7, Demirel döneminde yüzde 5.6, Özal döneminde yüzde 4.7dir...Atatürk yönetimindeki on beş yıllık dönemde fiyatlar her yıl ortalama yüzde 2 düşmüştür... Böyle bir şeyi Cumhuriyet tarihi bir daha yaşamamıştır... Bütçelerin açık vermediği, ihracatın ithalatı geçtiği mutlu yıllar da sadece Atatürk döneminde yer almıştır... Genç nesil bu gerçeklere sahip çıkmalıdır.* Liberal Parti Başkanı Besim Tibuk geçenlerde CNN Televizyonunda Demokrat Parti dönemini överken, 1930 - 50 yılları ekonomisini mahkûm etti. Karşısında oturan ve onunla röportaj yapan yazar da bu görüşe katıldı. Cumhuriyete birlikte gol attılar. Başın eğik durursan kendini görürsün, dik durursan evreni görürsün. Atasözü Ispartadan... AKPden kimse yok mu, şeklindeki seslenmelere kalabalıktan şu cevap geldi:- Onlar köylere makarna dağıtmaya gittiler...Kalabalık gülmekten yerlere yattı... Cumhuriyet Bayramından bir gün önce Isparta Valiliği önündeki törende AKP anons edildiğinde çelengi koyacak bir görevli ortaya çıkmadı... İtfaiye... Arkasından da ekledi: "Lütfen yangın söndürücünüzü de yanınıza alınız!" İnönü Stadında geçen hafta sonu Beşiktaş - Malatya maçı oynanıyordu. Maçın ortalarına doğru, eski açık tribünün önündeki pankartlar, yakılan meşale ler nedeniyle alev aldı. Bunun üzerine bir görevli şu anonsu yaptı: "İtfaiye ekipleri, lütfen eski açık önüne!" Çalışmadan, yorulmadan... rahat yaşamayı alışkanlık haline getirmiş milletler; evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkûmdurlar." "Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan, Kemal Atatürk Hangi Cumhuriyet? Kimi köşelerde, kimi basında ise Cumhuriyet eleştirilir... Kâh iyi niyetle üstü kapalı eleştirilir, kâh kötü niyetle üstü açık eleştirilir...Cumhuriyet halk kitlelerini yeterince eğitememiştir... Cumhuriyet Türkiyesi açlık ve sefalet içindedir. Cumhuriyetin içinde demokrasi yoktur...Ülkemiz bugün iyi noktada değildir...Ancak bugünkü yozlukları, yoksullukları, yolsuzlukları Cumhuriyeti kuran kadronun ve Cumhuriyet rejiminin üstüne atmak insafla bağdaşır mı?Atatürk Cumhuriyetin ilanından sonra sadece 15 yıl yaşadı... Atatürkün partisi Cumhuriyetin ilanından sonra ülkeyi 27 yıl yönetti...Ülkemizi yarım yüzyıldan fazla süredir Demokrat Parti - Adalet Partisi çizgisindeki sağ partiler yönetiyor... Bu partilerin Cumhuriyeti ileri değil geri götürmeyi amaçlayan, oy ve koltuk uğruna her türlü geriliğe prim veren kimliği artık herkesçe biliniyor.Ülkemizi Batılılaştırma adı altında Batının sömürgesi yapan bu partilerdir.Türkiyeyi IMFnin yönetimine sokmak, halkı soyup soğana çevirmek, Hazineyi yağmalamak, bankaları hortumlamak Cumhuriyetin idealleri miydi?Atatürkün ve Cumhuriyetin ilkelerini uyguladığımız ve geliştirdiğimiz için mi yoksa tersini yaptığımız için mi bugünlere geldik? Hiç değilse şu soruların yanıtını dürüstçe verelim... Cumhuriyet Bayramlarında ulusal basın Cumhuriyeti öven başlıklar atar. Cumhuriyet İlelebet Yaşayacaktır. Cumhuriyeti Seviyoruzdur. Atatürkün Açtığı Yolda Yürüyoruzdur... Mutlu ve Coşkuluyuzdur.. Sezerin nezaketi m.asik@milliyet.com.tr Televizyonun canlı yayınında Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezeri izliyoruz. Meclisteki törende Cumhuriyet Bayramı kutlamalarını kabul etti. Son sıradaki büyükelçinin de elini sıktıktan sonra kutlamaları izleyen meslektaşlarımızın bulunduğu köşeye yöneldi... Hiçbirini atlamadan tümünün ellerini sıkarak bayramlarını kutladı. Meğer kutlamalar başlamadan önce de gazetecilerin yanına gelip bayramlarını kutlamış... Ve bunu hep yaparmış... Sayın Sezerin bu tevazuunu ve Cumhuriyet Bayramını saygıyla kutluyoruz...