Mehmet Soysal

Mehmet Soysal

mehmet.soysal@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Ankara’da sular hiç durulmuyor... Tek nedeni ise; güç kartlarının hâlâ Ankara’da dağıtılmış olmasından kaynaklanıyor. Ve pozisyonlar belirleniyor... Kulislerde planlar yapılıyor, duruşlar şekilleniyor...
Danışmanlar, kurmaylar üzerinde bir dakika dahi düşünmedikleri düşüncesiz düşüncelerini piyasaya sürüyor...
Paylaşılmayan planlara sazan balığı gibi atlayıp, ortak olmayı da çok sevenler siyasilerin omuzlarında yükselerek istikbal kovalamaya devam ediyor.

* * *

“Sürüye mi katılacak yoksa kurtlarla mı kalacak?” sorusuna bin yıldan beri cevap arayanların yaşadığı telaş, içine düştükleri boşluktaki korku çoğu zaman yerini ihanete ve ihanet nöbetlerine bırakıyor.
Kimilerine göre; önce yol, sonra yoldaş!
Oysa, bin yıldan beri deniliyor ki; önce yoldaş, sonra yol...
Ve durum böyle iken, sürekli yoldaş değiştirenler düşünmelidir ki bir yerlerde yanlış yapılıyor...
Dengir Mir Mehmet Fırat da bir zamanlar yoldaştı!
Şimdi nerede durduğunu gördükçe, kimin kimleri kandırdığını da anlamış oluyoruz.
“Kimseye sadakat borcumuz yoktur” diyenler için denilir ki:
Böyle söyleyenler yola ihanet payını bırakarak çıkmıştır!

* * *

Yani, dünyanın her yerinde siyasi dava arkadaşlığı denizdeki dalgalara benziyor... Kıyıya vuran dalgaların toprağa kavuştuğunu zannedenler, geri gideceğinin gerçeği ve ihtimaliyle hiç yüzleşmek istemez.
Koltuk kurmayları ve istikbal dostlarının kim olduğunu ayırt etmek ise sadece liderlere düşer.
House of Cards yani Kartların Dağıtıldığı Ev adlı politik drama dizisinde hırslı bir politikacının zirveye tırmanış öyküleri anlatılıyor.
Öykülerin perde arkasında yaşananları izledikçe Amerika’daki siyasi entrikaların da acımasızlığına şahit oluyoruz.
Ve dünyanın “global bir köy” olduğuna bir kez daha inanıyoruz!

* * *

“Bir insanın karakteri, zaferi nasıl kutladığıyla ilgili değil, yenilgiyi nasıl karşıladığıyla ortaya çıkar” gözleminden yola çıkarak, “Durmak yok yola devam” ama biraz durup yoldaşları da yeniden belirleme zamanıdır... Belirlerken de birinci sıraya yerli ve milli kriteri konulmalı ve gölgesizler seçilmeli!
İngilizce, Fransızca ve Almanca ya da Arapça bilmeyi birinci sıraya koyarak belirlenen yoldaşların da ne kadar sadık, yerli ve milli olduğuna şahit olduk!
Belge arayan liderler, yoldaş ve yol mezarlıklarını bir daha gezmeli!