BM Sözcüsü Spindler açıklıyor:
- Akdeniz’de son beş günde 700 sığınmacı ölmüş olabilir, 13 bin kişi de denizden çıkartıldı...
“Bu son olsun” diyen şarkılara inat sürüyor savaşlar hâlâ...
Ve insanlar denizlerde boğularak ölmeye.
Arap Baharı ile başlayan sürecin ve getirileceği söylenen demokrasinin milletleri düşürdüğü resim bu.
Trenler insanları uzaklara götürmeyi unutarak gelip geçiyor yıkılmış şehirlerin kenarından...
Nehirlere kan damlıyor usulca...
Şehirler yıkılmış, dünya; izlemekle yetiniyor!
Evsiz barksız kalmış milyonlarca insanın çaresizliğini kimler
yüreğinde hissediyor, bilinmiyor...
Ve hâlâ birileri utanıp sıkılmadan “Uzay çağındayız” diyebiliyor...
***
Kör kuyulara düşmüş, bağırmış ve kimseye duyuramamışlar, belirsiz bekleyişlerin küllenmiş saatlerinde sessizce, bir kanlı denizin kenarında avutulmuş hayallerinin mağduriyetini yaşıyor...
Ve anneler, babalar, çocuklarının gözlerine dahi bakamıyor...
“Bitmeseydi böyle” şarkısındaki hayata isyan ediyor...
Duyabiliyor muyuz...
Ölümler üşüyor, ayaz gecelerin altında...
Kış uykusundan hâlâ uyanamayanlar var...
***
Anlaşılmaz aşkların gri günlerinde bir mülteci gibi kaçabilmenin, ihtimallerin çaresizliğinde bir kurtuluş geçidine sığınabilmenin telaşında yaşayabilmek
“Bu memleket bizim” diyerek dünyanın her tarafını unutmuş oluyoruz...
Öfkemiz hep birbirimize...
Ekmeğin kavgasına bulaşmış kalabalıklar, yokluğun düşürdüğü sokaklarda utangaç yüzle dolaşıyor.
Ve çıplak ayaklarıyla, aç gözlü çocuklar, Sıla’nın, “Yine de yeni güne uyanmaya sebebim çok, gülümsemeye ilelebet” şarkısındaki “yabancı” gibiydiler...
***
Denizleri geçip giden mülteciler, insan haklarından dem vuran efendilerin yurtlarından geri gönderiliyor.
Bir parça kâğıt paraya bir ekmek, bir kurşuna bir insan denk düşüyor...
Ve yeşile, pembeye boyanmış kâğıtlar insanlardan daha kıymetli hale gelmiş; isyan edecek, söz söyleyecek vakitler tükenmiş.
“Kan sarhoşluğu” yaşanıyor dünyanın her yerinde...
Unutuluyor, dünya da bir gün yıkılacak, yanacak, üzerindeki her canlı ölecek...
Ve ölüm meleği bile ölecek...
Kendini düşünme illetine kapılanların unuttuğunu Mevlana hatırlatıyor:
- Dünya; yaptıklarımızın yankılanıp yine bize döneceği bir dağdır!
Bilinmeli ki o dağ da yıkılacak...
Ve herkes yaşadıklarının hesabını verecek...