Bugün Moskova’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Başkanı Putin bir araya gelecekler.
Bu “zirve” öncesi iki taraf da elini yükselterek masaya oturmak stratejisini izledi.
Erdoğan’ın elindeki kartların röntgenini çekelim.
...................
SAHADA
Geçtiğimiz perşembe günü İdlib’in güneyindeki Balyun’da 33 Türk askerinin kaybedildiği saldırılar serisi büyük darbeydi.
TSK buna “sözde” değil “eylemde” gerçekten misliyle karşılık verdi.
Suriye’nin 3 uçağını, helikopterlerini, İHA’larını düşürdü.
Cephaneliklerini uçurdu.
Tanklarını, zırhlı araçlarını, roketatarlarını, hava savunma sistemlerini vurdu, etkisiz hale getirdi.
3 bin 200 askerini öldürdü.
İki tugaya yakın donanım zayiatı verdirdi.
Bir havalimanına ağır hasar verdirdi.
....................
Bunları yaparken birkaç önemli noktaya özen gösterdi.
Rus uçaklarını, Rus askerlerini ve teknisyenlerini vuruşlarının dışında tutan bir “robotik ameliyat” tekniği uyguladı.
F-16’ları Suriye sınırına geçirmeden havadan havaya atışlarla etkili hale getirmek önemli başarıdır.
SİHA’lar ise Suriye coğrafyasına girmiş, hem vurmuş, hem F-16’lara, hem obüslere hedef istihbaratı vermiştir.
Ruslar SİHA’ları vuramadı mı, vurmadı mı?
Bu sorunun cevabı...
Türkiye’yle bağları koparmamak ödünü mü?
....................
TSK İran yanlısı Hizbullah, Zeynebiyyun ve Fatimiyyun tugaylarını da vurmuştur.
Bunların sayısı 21’i buluyor.
Konumuz Rusya ve Suriye rejim güçleri olduğu için bu konuda fazla ayrıntıya girmiyorum.
....................
Ancak bütün bunlardan sonra ele geçirilen toprak konusunda TSK’nın hangi çizgide olduğu bugün masaya otururken belli olacak.
Önemli bir başlıktır.
Çatışmalar sürüyor.
...................
POLİTİKADA
Dün TBMM’den manzaralar ne yazık ki Türkiye’nin tüm partileriyle bir ve bütün oldukları algısını vermiyor.
İktidardaki Cumhur İttifakı’na karşılık ana muhalefet partisi CHP iktidarın Suriye politikasını onaylamadığını vurgulamakta.
Dahası...
Bu görüş ayrılığı TBMM Genel Kurulu’nda büyük yumruklaşma görüntüleriyle tüm dünya medyasına yansıdı.
Oysa...
Geçtiğimiz perşembe günü Balyun saldırısından sonra durum böyle değildi.
Dört partinin ortak bildirisiyle “birlik” mesajı verilmişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Moskova randevusundan bir gün önce bu kavga görüntüleri “zamanlaması, muhtevasıyla” planlansa, senaryosu yazılıp kurgulansa, zamanlaması yapılsa ancak bu kadar “talihsiz” olabilirdi.
Gerçekten üzüntü verici.
....................
Moskova zirvesi Türkiye için çok önemlidir.
Duyarlıdır.
Zirveden Türkiye’miz için hayırlı sonuçlar diliyoruz.