YAYCI’DAN RUMCA, ARAPÇA TWEETLER
Yetenekler için sevdiğim bir söz vardır:
“Yetenek rutubet gibidir. Duvarın ardında olsa dahi dışarı sızar.”
Tümamiral Cihat Yaycı emekliliğini alır almaz Bahçeşehir Üniversitesi’nde “Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezi’ni” kurdu.
Ve…
Müthiş bir “Kamu diplomasisi” örneğini üretti.
Mısır kamuoyuna “Arapça yazılmış şöyle tweetler” göndermeye başladı.
“Diplomatik kurnazlıkla Mısır’ı kandıran Yunanistan ve neticede asgari 6000 km’lik kayba uğrayan Mısır…”
Daha şimdiden ses getirmeye başladı.
Çünkü Ankara devlet yetkililerinin demeçleri, Türkiye gazetelerinde yayınlanan açıklamaları Mısır içinde yankı yapmayabilir.
Zaten konu teknik.
Bizde bile daha birkaç yıl öncesine kadar MEB (Münhasır Ekonomik Bölge) denildiğinde toplumda kaç kişi tarafından biliniyordu ki!
Ancak Em. Amiral Doç. Cihat Yaycı’nın başında bulunduğu BAUDEGS hedef kitleyi belirlemiş; “Mısır’ın muhalif aydınları…”
“Tweetler ses getirdi” dediğim kesimden işte bu muhalif aydınlar…
RUMLAR MISIR(!!) YİYOR
Em. Amiral. Doç. Cihat Yaycı’yla uzun sayılabilecek bir konuşmamız oldu.
Özetle şöyle:
‘Yıl 2003…
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Akdeniz’de münhasır ekonomik bölge için Mısır’la anlaştı.
Öyle bir anlaşma ki “mısırı (!!), Rumlar tane tane yuttular.”
GKRY yerine Türkiye ile anlaşsaydı Mısır, 15 bin kilometre kare daha fazla alan kazanacaktı.
Mısır, 17 yıl sonra Ağustos 2020’de Yunanistan’la da anlaştı.
Bu kez 6 bin kilometre kare alan kaybetti.
Yani…
İki Kıbrıs adası kadar alandan vazgeçti.
Çok önemli…
Çünkü buralarda zengin doğalgaz ve petrol yatakları var.
Dün ise AA’ya göre Mısır Meclisi’nden bu anlaşma kabul edilerek geçti.
Böylesine büyük alan kayıpları olan bir anlaşma Mısır’ın herhangi bir yüksek mahkemesi tarafından iptal
edilir mi?
Diktatörlük yönetiminde pek sanılmaz.
Ama…
Bu Akdeniz’deki alan kayıplarını açıklayan Arapça tweetler Mısır’ın aydın muhalifler tarafından kullanılabilir.
Ve…
Sisi’yi yeniden düşünmeye zorlayabilir.
Bir örnek:
Arnavutluk’la Yunanistan arasında buna benzer bir anlaşma yapılmıştı.
Arnavutluk Anayasa Mahkemesi tarafından “devlet zararına olduğu” gerekçesiyle iptal edilmişti.
ÇOK DİLDE TWEETLER
Em. Amiral. Doç. Yaycı’nın başında bulunduğu merkezin gerçekleştirdiği bu gibi kamu diplomasisi örnekleri çoğaltılmış.
Tweetlerin Arapçasının yanı sıra Türkçesi, Arapçası, İngilizcesi, Fransızcası, Yunancası da sosyal medya dolaşımında.
Rusçasının da eli kulağında.
Tweetlerin Yunancası, Mısır’la anlaşmada Yunanistan’ın neler kaybettiğini anlatıyor.
Burada bazı hassas noktalara da işaret edilmesi gerekir.
Şöyle ki…
Deniz hukukunda “orantılılık ilkesi” var.
Açayım…
Devletlerin sahip olabilecekleri deniz alanı kıyı uzunluklarına göre düzenlenir.
Yunanistan’la anlaşmada “ortay hat” kullanılmayarak paylaşım hattı adalara yakın sulara çekildi.
Bu tavizle Mısır’ın kaybı 11 bin 500 km kare olacakken 6 bin kilometreye düşürüldü.
İşte Yunan kamuoyuna dönük Rumca tweetlerin açıkladığı şey de bu…
Epey yankı yapacaktır.
Öte yandan bu çizgiyle Yunanistan kendisinin “adaların, ana karalar kadar deniz yetki alanı olur” iddiasından da vazgeçmiş oluyor.
Türkiye’ye karşı kendi tezini çürütüyor.
MEİS’TE AYAĞINA SIKMAK
Dahası…
Antalya’nın sadece 1 kilometre güneyindeki Meis Adası’nın Yunanlılar “çok geniş bir deniz yetki alanı olduğu” iddiasındalar…
Oysa…
Yunanistan’la anlaşmasında Mısır, Meis’i -tabiri caizse- muhatap bile almadı.
“Meis’in deniz yetki alanı yoktur” dedi.
Anlaşma dışı bıraktı.
Bu da Türkiye’nin uluslararası ilişkilerde Meis’le ilgili tezini destekleyecektir.
IŞIK VERİYOR
BAU-Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezi daha çok yeni kurulmuş olduğu halde büyük adımlar atıyor.
Kamu diplomasisine önemli katkılar sağlıyor.
Em. Tümamiral. Doç. Cihat Yaycı’nın beraber çalıştığı 10 kişilik çok iyi donanımlı bir ekip var.
Sertifika, master ve doktora derecelerinde eğitim veriyor.
Gençlere konferanslar düzenliyor.
Ayrıca çok sayıda BAU’lu genç ücretsiz olarak araştırmalarda yardımcı oluyor, asistanlık yapıyor.
Yaycı ve ekibine Akademia alt yapısı da destek vermekte.
BAUDEGS özel sektörle de çalışmak hedefleri var.
Yaycı’ya göre Oruç Reis’in sismik araştırmalar için gönderilmesi çok doğru bir hareket.
Kısa görünse de çalışmaları için yeterli süre.
Denizin dibini tarayarak veri toplamaya yeterli…
Sözün kısası emekli olmakla pasifleşmiş değil Cihat Yaycı…
Tam tersine üretimiyle, Mavi Vatan’a katkılarıyla gene ışık veriyor.
