Netflix’deki “FAUDA” dizisinden bir bölüm.
“Özel görevli TİM’den” genç bir İsrail askeri, Filistinliler arasında -en fazla İsrailliyi öldüren Hamaslı Şef olduğu için- “ulusal kahraman” ilan edilmiş Ebu Ahmad’ın eline düşer.
İsrail’in özel TİM’i ise buna karşılık olarak Ebu Ahmad’ın henüz ilkokul çağlarındaki kızını kaçırır.
Böylece askerinin iade edilmesi karşılığında küçük kızı da serbest bırakacaktır.
İki rehinenin değişimi için tenha bir yol üzerinde anlaşmaya varılır.
....................
Buraya kadar İsrailli askere uygulanan şiddet sahneleri...
İsrail’in ise küçücük bir kızı rehine alması zaten yeterince tüyler ürpertirken bakın daha neler oluyor.
İsrailli askerin ellerinden bir su borusuna bağlanarak yere yatırıldığı metruk binaya öğrenimini Paris’te yapmış olan Filistinli bir kadın doktor çağırılır.
Adı Şirin.
Şirin’e “Dediğimizi yapmazsan anneni öldürürüz” tehdidiyle hiç istemediği bir operasyon yaptırılır.
Şirin, İsrail askerini iğneyle uyutur, karnına bir bomba düzeneği yerleştirir.
Yarayı diker.
Gelişinde olduğu gibi gözleri kapatılarak çalıştığı hastaneye bırakılır.
...................
Ebu Ahmad’ın planı, “değiş tokuş sırasında kızını güvene aldığı anda İsrailli askerin karnındaki düzeneği patlatmaktır.
Böylece hem asker hem de onu teslim alan İsrailli özel tim havaya uçacaktır.”
İsrailli asker narkozun tesirinden kurtulup ayıldığında karnındaki büyük yarayla karşılaşır.
“Bana ne yaptınız?” diye haykırır.
Cevap şöyle olur:
“Bir böbreğini aldık, ceza...”
Böylece asker, değişim sırasında karnında bomba olduğunu bilmeyecektir.
Gerçekten dehşet ötesi...
..........................
Öte yandan doktor Şirin, özel TİM’in başı İsrail subayıyla -onun bu kimliğini bilmeden- aşk yaşamaktadır.
Onun ağzından bu değiş tokuştaki Ebu Ahmad’ın korkunç planı öğrenilir.
Bu kez gene bir başka dehşet verici tuzak daha...
İsrail özel timi de aldığı istihbarat üzerine değiş tokuşa giderken Ebu Ahmad’ın kızının sırt çantasına uzaktan kumandayla infilak edecek patlayıcı yerleştirir.
Değişim yerine gelinir, İsrail özel timi “Arkadaşımızın karnına yerleştirdiğin bombayı biliyoruz, patlatırsanız Ebu Ahmad’ın kızını da biz patlatacağız” anonsunu yapar.
Asker ve çocuk zaten yolda karşılaşmış ve kendi taraflarına doğru gelmişlerdir ki Ebu Ahmad askerin patlatılması emrini verir.
Kızının da havaya uçacağını bile bile.
Çünkü...
İsrailli asker birkaç gün önce Ebu Ahmad’ın kardeşinin düğününü basmıştır ve onu öldürmüştür.
Öldüren ise işte bu karnına patlayıcı konulan asker...
.......................
Burada Ebu Ahmad’ın kontrolden çıktığını ve mensubu olduğu Hamas’tan dışlandığını, bu eylemi “intikam” için yaptığını kaydedeyim.
Zaten sağ kolu olan Ebu Valid tarafından ensesinden vurularak öldürülür.
Özel İsrail timi de bu eylemi hiyerarşi dışı ve gayriresmi yapmıştır.
Çünkü...
Rehine İsrail askeri, özel timin başı olan subayın kayınbiraderidir.
.....................
Daha böyle birbiri ardına dehşet ve insanlık adına utanç verici sahnelerle dizi uzayıp gidiyor.
Koronalı günlerde zaman nasıl geçer?
Evin bir ucundan diğer ucuna her gün 1 saatlik yürüyüşler...
Yer jimnastikleri...
Nefes temrinleri...
Bol bol kitap okuyarak ve gazetecilik damarımız nedeniyle böyle içinde siyaset olan filmleri ve dizileri izleyerek.
