Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Ukrayna’ya gidiyor.
Le Monde bu ziyareti “Ukraynalı mevkidaşı Zelenskiy’e güçlü bir siyasi sinyaldir” diye yorumladı.

Erdoğan için “Rusya-Ukrayna sorununa arabuluculuk önerisi yapacak kadar yakın bir rol” tanımı da yapıyor.

Gerçekten Cumhurbaşkanı Erdoğan 26 Ocak’ta iki lideri (Putin ve Zelenskiy) “ülkemizde bir araya getirerek barışı yeniden sağlamanın önünü açabiliriz” demişti.

Zelenskiy derhal “olumlu” cevap vermişti.

“Putin’in Türkiye’ye gelmesi ise şubat başında Çin Kış Olimpiyatları’na katılması sonrası” kaydıyla karşılanmıştı.

Haberin Devamı

Çin dönüşü tarih bildirilecek…

SİHA RÜZGÂRI

Le Monde’a göre Moskova ile Ankara arasında esintiler hafiften “serin” gibi...

Rusya yanlısı “ayrılıkçılara karşı Donbas’ta Ukrayna’nın Türkiye yapımı SİHA’ları kullanmış olması ve hedefleri vurması” yankılar üretmişti.

İddialara göre, Putin ile Erdoğan arasında bu konu konuşulmuştu.

Le Monde, “Uyarılara rağmen,

Ankara’nın Kiev’deki Batı yanlısı hükümete verdiği destek azalmadı. Türkiye, Kiev ile yaptığı savunma anlaşmalarından vazgeçmeye hazır değil” görüşünde.

Ve iddiasını şu satırlarla sürdürüyor.

“Türkçe konuşan Tatarların orijinal toprakları olan Kırım Yarımadası’nın Rusya tarafından ilhakını Türkiye’nin tanıması mümkün değil.”

Dahası…

Ukrayna ve Gürcistan’ın -olası- NATO üyeliğini de Türkiye destekledi.

Erdoğan ile Zelenskiy arasında imzalanacak yeni bir serbest ticaret anlaşması ve askeri- sanayi eksenli anlaşmalar serinliği artırabilir.

…………..

Aslında…

2019’dan bu yana Türkiye ile Ukrayna arasında güvenlik ortaklıkları önemli ölçüde tırmanışta.

2019 ile 2020 yılları arasında iki Cumhurbaşkanı beş kez bir araya geldi.

Bu arada -Le Monde’un atladığını düşündüğüm- bir önemli gerçeğe
işaret edeyim.

“Donbas’ta hedefi vuran SİHA sadece bir kez kullanılmıştır.

Ve… Bu da Rusya’ya izah edilmiştir.”

Ukrayna-Rusya; hassas denge
İŞ BİRLİĞİ

Bununla beraber, Türkiye ile Ukrayna arasında “silah sanayiinde” iş birliği için “geleceği de kapsayan yoğunlaşma olduğunun” altı çizilmelidir.

Şöyle ki…

Libya ve Dağlık Karabağ’daki askeri dengeyi Türkiye’nin müttefikleri lehine çeviren Türk Bayraktar TB2 İHA’larını satın almanın ötesinde “Ukrayna bunları kendi topraklarında da üretmek” aşamasında.

Haberin Devamı

Ukrayna-Rusya; hassas denge

Rus S-400 füzesavar sistemini aldıktan sonra ABD’nin yaptırımlarıyla karşı karşıya kalan Türkiye, savaş sanayiini güçlendirirken,  “Ukrayna’daki silah sanayii tesisleriyle iş birliği yapmaya” yöneldi.

Bu bağlamda Le Monde’un
iddiaları şöyle…

 TB2 SİHA aracını üreten Türk şirketi

Baykar, Kiev’in güney batısındaki Ukrayna’nın Vasilkiv hava üssüne yakın bir yerde arazi aldı.

Dronların pilotluğu ve bakımı için orada bir eğitim merkezi inşa edildi.

Ukrayna-Rusya; hassas denge

“Baykar, Ukraynalı motor üreticisi Motor Sich ve Ivchenko Progress Tasarım Ofisi’ne de yatırım yapmayı” planlıyor.

Motor Sich, Baykar’a -Kiev’in de satın almayı düşündüğü- yeni Akıncı savaş uçağı için turboprop motorlar sağlamayı da taahhüt etmiş bulunuyor.

Ukrayna-Rusya; hassas denge

Ayrıca…

Kiev ve Ankara -ortak motor üretimi- ile An-178 askeri nakliye uçağının yanı sıra, Ukrayna’nın Karadeniz’deki limanı Mykolaiv tersanelerinde ortak korvet üretimi de planlanıyor.

Haberin Devamı

Ukrayna-Rusya; hassas denge

DUYARLI DENGE

Görülüyor ki Türkiye’nin Ukrayna ile ilişkisi karşılıklı yararlarla beslenerek gelişme doğrultusunda.

Buna karşılık, Türkiye iyi ilişkiler içinde olduğu Rusya’yı da karşısına alamaz.

Atatürk’ün dış politika için bir çeşit vasiyet olan söyleminde “Rusya’yı tahrik etmeyin” söylemini hatırlamakta fayda var.

Avrupa Dış İlişkiler Konseyi referanslı bir öngörü ise şöyle…

“Büyük olasılıkla Ankara, Ukrayna’yı işgal etmesi halinde Rusya’yı kınama konusunda NATO ortaklarına katılacak.

Ancak Rusya’ya ağır yaptırımların uygulanmasında onları izlemeyecek…”

Bir hatırlatma daha…

Rusya’nın Kırım’ı ilhak ettiği 2014 yılında Türkiye bu nedenle Moskova’yı NATO’yla birlikte kınamıştı.

Ama ABD ve Avrupa Birliği’nin Rusya’ya karşı uyguladığı yaptırımların dışında kalmaya da özen göstermişti.

İşte “duyarlı denge zorunluğu…”

KARADENİZ

Fakat…

Bu dengenin sürdürülmesi giderek zorlaşıyor.

Örneğin…

2014’te Kırım’ın ilhakından bu yana Moskova, Karadeniz’de “başat güç” haline geldi.

2014’ten önce ise başat güç rolü Türkiye’nindi.

Rusya’nın 26 su üstü gemisine karşılık Türkiye’nin 44 su üstü gemisi vardı.

Şimdi ise Rusya, Karadeniz’de
49 su üstü gemiye sahip.

Ayrıca denizaltıları ve 2400 km uzaktaki hedefleri vurabilen Kalibre seyir füzelerini de yazın bir
kenara.

Ayrıca…

Çok sayıda Rus casus gemisi sürekli istihbarat topluyor.

Oysa…

Özellikle Karadeniz’de bulduğu enerji kaynakları sonrasında Türkiye için Karadeniz’in güvenliği daha da önemli.

Türkiye’de tüketilen doğal gazda Rus şirketi Gazprom önemli bir ağırlık.

……………..

Ve Le Monde “İdlib Türkiye için Aşil topuğu… İdlib’e yönelik tam ölçekli bir Rus saldırısı büyük mülteci dalgası yaratır” uyarısını yapıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan işte böyle zorlu koşullarda Kiev ziyaretini gerçekleştirmekte.