Suudi Arabistan Milli Takımı Katar’da oynanan Dünya Kupası maçında inanılmaz bir sürpriz yaptı.
“Şampiyonluk kupasını kaldırmaya aday” ülkelerden biri olan Messi’li Arjantin’i yendi.
Sıkı durun, bir sürpriz daha…
Messi çok ballı bir anlaşmaya imza attı; Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın Vizyon 2030 Kampanyası’nı duyuracak ünlüler arasında yer alacak.
Bu kampanyanın kapsamında “Suudi Arabistan’ın 2030 Dünya Kupası’na ev sahipliği yapma” başvurusu da yer alıyor.
Arjantin’i 2-1 yenen Suudi Arabistan’ın nereden nereye geldiğini gösteren bir anı.
2002’de düzenlenen Dünya Kupası’nda Suudi Millileri Almanya’ya karşı maçı 8-0 kaybetmişti.
Sonraki Dünya Kupalarında da başarısızlıklar yaşadı.
Suudi Arabistan Teknik Direktörü Herve Renard 2022’deki Arjantin’e karşı başarının mimarı.
Ama onu seçen, takımın başına getiren ise Muhammed bin Selman.
Arjantin Dünya Kupası’na 2021 Copa America Kupası’nın sahibi olarak geldi.
Suudi Teknik Direktörü Renard “Onlar Güney Amerika Şampiyonu, harika oyuncuları var ama bu futbol ve bazen işler tamamen çılgınca olabiliyor” yorumunu yaptı.
TOP YUVARLAK
Ne ilginç örnekler var Dünya Kupalarında…
Türkiye’yle başlayalım.
Japonya’da düzenlenen Dünya Kupası’nda Türkiye Milli Takımı dünya üçüncüsü olmuştu.
Ama -ne yazık ki- Katar’da yokuz.
Bazı büyük sürpriz sonuçlar da yansıtayım.
İtalya’da düzenlen 1990 Dünya Kupası’nda Kamerun da Arjantin’i yenmişti.
O zamana kadar Afrika uluslarının futbol takımları -gizli ırkçılığa- maruz kalıyordu.
Küçümseme ve alay konusuydular.
Arjantin’i yendikten sonra Kamerun’un golcü oyuncusu François Omam-Biyik maçtan sonra gazetecilere şöyle diyordu:
“Avrupalı spor muhabirlerinin bize maymun yiyip yemediğimizi ve büyücü doktorumuz olup sormalarından nefret ediyoruz. Biz gerçek futbolcularız ve bunu bu gece kanıtladık.”
……………………..
1966’da oynanan Dünya Kupası’nda hırslı Kuzey Kore, İtalya’yı yenmişti.
2002 Dünya Kupası’nda Senegal uzun süre sömürgesi olduğu Fransa’yı yenmişti.
Bu yıl “Senegal de Dünya Kupası’nı kaldıracak aday ülkeler” arasında gösteriliyordu ama daha ilk maçında bu umut ışığı söndü denebilir.
FUTBOL VE SİYASET
Dünya Kupası’nın küresel dikkatleri Katar üzerine çektiği bir gerçek.
Bir yandan “para iddiaları” odaklı eleştiriler ve öte yandan da gerçekleştirdiği mükemmel tesislere alkışlarla.
Katar’ın yanı sıra Suudi Arabistan yanı başındaki ülkede düzenlenen Dünya Kupası’nın meyvelerini devşirmekte hem de eleştirisiz.
2020’ye kadar Katar’ı ablukaya alan, dışlayan Suudi Arabistan ve Körfez ülkeleri, şimdi Katar’la omuz omuza görüntüler veriyor.
Açılışta, Suudi Arabistan Veliaht Prensi MbS (Muhammed bin Selman), Katar’ın Ekvador’a kaybettiği maçı omuzunda Katar yöresel renklerini yansıtan bir şalla izledi.
Suudi Arabistan’ın Arjantin’i yendiği maç sonrası ise Katar Şeyhi “Suudi Arabistan bayrağını” sallıyordu.
İngiliz Premier Lig kulübü Newcastle United’i alarak futbolun anavatanında kendine zemin sağlayan Veliaht Prens MbS 2030 Dünya Kupası’na ev sahipliği yapmak girişiminde -öyle görünüyor ki- Katar’ın da destek ve başarı referansını yanına alacak.
……………….
MbS, Dünya Kupası öncesinde siyasette de önemli açılımlar yaptı.
İmajını onarmayı hedefleyen adımlar attı.
Dünkü Washington Post bu adımları şöyle sıralıyor…
Bali’de 20 büyük ekonominin yer aldığı liderler zirvesinde Türkiye
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Hindistan Başbakanı Narendra Modi arasında memnuniyetle gülümsedikleri
fotoğrafları yayımlandı.
Tayland’ da APEC Zirvesi’ne katıldı.
Böylece çok gergin olan ilişkileri yumuşattı.
(Daha önce Taylandlı işçinin bir Suudi sarayında gerçekleştirdiği sinema senaryosu gibi soygunun neden olduğu bir donma süreci başlamıştı.
Bunu ertesi yıl Tayland’da üç Suudi diplomatın öldürülmesi izlemişti.)
Mısır’daki BM İklim Konferansı’na Batılı liderle bir araya geldi.
Gazeteci Kaşıkçı’nın feci şekilde öldürülmesinden sonra Başkan Biden “onu (MbS) bir paryaya dönüştüreceğini” söylemişti.
Ama…
Kısa süre önce “petrol üretimini artırmasını” sağlamak üzere, ricada bulunmak için Suudi Arabistan’a
gitmek zorunda kaldı.
Bu ziyareti takiben Biden Kaşıkçı davasında Veliaht Prens MbS’ye “egemenlik dokunulmazlığı verilmesi gerektiği” yolunda önemli bir açıklama yaptı.
Cidde’deki Körfez Araştırma Merkezi Başkanı Abdülaziz al-Sager “ABD, Krallığın önemini ve rolünü bölgesel ve uluslararası olarak sınırlamaya çalıştı, Ancak önce bu hedefin ulaşılamaz olduğunu ve ikinci olarak kendi çıkarlarına zarar verdiğini gördü” yorumunu yaptı.
Bu arada Türkiye’nin de ABD’ye karşı bir süredir “önemini ve vazgeçilmezliğini” dayatarak anlatmaya odaklı politikaları
dikkate alınmalı.
ABD, Suudi Arabistan’a karşı geri adım attı ama Türkiye’nin önünde hâlâ top çeviriyor.
………………….
Son söz…
Bilinen cümleyi tekrarlayayım: “Futbol asla sadece futbol değildir.”
………………….
Bu yazıda Washington Post’taki “Dünya Kupası’ndaki zafer Suudi Veliaht Prens için muzaffer bir ayı kapsıyor” başlıklı ve Ishaan Tharoor imzalı yazıdan da yararlandım.