4 Mart’ta Putin “yeni medya yasasını” imzaladı.
“Sert sansür kuralları” getiren yeni yasaya göre Ukrayna’da yaşananlara “savaş” demek bile yasaklanıyordu.
Medya sadece “özel operasyon” deyimini kullanabilecekti.
Dmitry Muratov Nobel Barış Ödülü sahibidir.
Rusya’da yayımlanan bağımsız gazetesi Novaya Gazeta’nın editörüdür.
Mart ayının ilk haftasında yayınlanan Novaya Gazeta’nın manşeti şöyleydi:
“Novaya’nın bu baskısı, Rusya’nın değiştirilmiş ceza kanununun tüm yasalarına uygun olarak oluşturulmuştur.”
Manşetin altında dev bir -bomba patlamasını yansıtan- “mantar bulutu” önünde “Kuğu Gölü” gösterisini yapan dört balerinin resmi yer alıyordu.
MEDYA’NIN DİŞLERİ
Mesaj açıktı…
1991 yılında Sovyet lideri Gorbaçov’a karşı yapılan darbe girişimi sonrasında devlet televizyonu “Kuğu Gölü” balesini göstermekteydi.
Bu bale, zamanla Rusya’da iktidarın bir şeyleri saklamaya çalıştığının “işareti” haline geldi.
Gazetenin web sitesi Başkanı Kondratyev okuyucularına şöyle bir not yazdı:
“Rus gazeteciliğinin son dişleri de sökülüyor. Ama yenilerini yetiştirmek gibi harika bir alışkanlığımız var…”
SİLİNDİR
Gerçekten mart başlarından itibaren Rus medyasının üzerinden -adeta- silindir geçiyordu.
Echo radyo istasyonunun fişi çekilmişti.
Bağımsız kanal Rain TV kapatılmıştı.
Yüzlerce gazeteci ülkeyi terk etmekteydi.
Sosyal medya karartılıyordu.
Meydanlarda protestolara katılan binlerce gösterici tutuklanmaktaydı.
“Boş pankart” tutanlar bile gözaltına alınmıştı.
“Savaşa karşı olduklarını” ifade ettikleri için insanlar işlerinden kovuluyordu.
İşte böyle bir ortamda bağımsız ve dürüst gazeteciliğin simgesi olan Muratov ve çalışma arkadaşları Novaya Gazeta için önemli bir karar almak zorundaydılar:
“Devam mı, tamam mı?”
GORBAÇOV VE ÖZGÜR BASIN
“Rusya’da zaten özgür basın var mıydı ki?” diye düşünebilirsiniz.
Haklısınız…
Rusya modern tarihinin büyük bölümünde “basın özgürlüğü esas değil istisna olmuştur…”
Ancak…
1980’lerde Sovyet lideri Mihail Gorbaçov “glasnost (açıklık)” politikasına geçmişti.
Onun araladığı kapı 1991’de Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra tamamen açıldı.
Rusya, ekonomide liberalizme geçerken sadece işletmeler değil gazete, radyo ve televizyonlar da özelleşiyor ve özgür gazetecilik yaşanıyordu.
1993 yılında Muratov ve arkadaşları Komünist gençliğin resmi organı olan Komsomolskaya Pravda’dan istifa ettiler.
Kendi küçük birikimleriyle “Novaya Gazeta’yı kurdular.”
Ama gene de paraya ihtiyaçları vardı.
Bilgisayarlar almak için Gorbaçov’a başvurdular.
Gorbaçov 1990 yılında Nobel Barış Ödülü’nü kazanmıştı.
O ödül fonundan Muratov ve arkadaşlarına finansman sağladı.
ANAYASA GÜVENCESİ
1993’te Rusların oylarıyla kabul edilen yeni Anayasa’da “Medyanın özgürlüğü güvenceye alınmıştır. Sansür yasaktır” ifadesi vardı. (Bu hüküm Rus Anayasası’nda hâlâ yer alıyor. Şaka gibi!..)
Böylece 1990’lardan itibaren bağımsız gazeteciliğin en parlak dönemi yaşanan Rusya’da “Novaya Gazeta” liberal entelijansyanın önde gelen yayın organı olarak kendine yer yaptı.
Araştırmacı gazetecilik örnekleriyle ortalığı karıştırıyordu.
………………
2000 yılından itibaren Putin ülkenin medyasını tek tek ele geçirirken Novaya Gazeta dik duruyordu.
Ama…
Kurbanlar vermek pahasına…
2000’den 2009’a kadar Novaya’nın altı gazetecisi öldürüldü.
Birinin kafası çekiçle ezildi, diğeri zehirlendi, bir diğeri kaçırıldı ve cesedi yol kenarında bulundu.
Yıldız muhabir Anna Politkovskaya apartmanın asansöründe vurularak öldürüldü.
İktidar en iyi gazetecilerin çoğunu “yabancı ajan” olarak etiketliyor ve ülkeden kaçmaya zorluyordu.
Rusya medyası artık “yaşam destek ünitesindeydi” denebilir.
İşte buna rağmen direnen Novaya Gazeta’nın başındaki Muratov’a, Filipinli gazeteci Maria Ressa ile birlikte geçen yıl Nobel Barış Ödülü verildi.
TAMAM MI, DEVAM MI?
Muratov ve arkadaşlarının 4 Mart sansür yasası üzerine karar almak üzere yaptıkları toplantıya dönelim.
Ya sansür koşullarında çalışmak imkânsızdır deyip kepenk indireceklerdi ya da her şeye rağmen “devam” diyeceklerdi.
Bir anket yaptılar.
Muratov’un “suç ortakları” olarak adlandırdığı sadık okuyucuların yüzde 96’sı “Gazete açık kalsın” dedi.
Gazete çalışanlarının da yüzde 75’i “açık kalmayı istiyordu.”
Bunun üzerine, yazının başlarında anlattığım nüsha hazırlandı, basıldı ve dağıtıldı.
……………
Peki…
Novaya Gazeta “güvenilir gazeteciliği” nasıl sürdürüyor?
Sorunun cevabını “satır arası gazeteciliği” diye cevaplandırmak mümkün.
“Savaş” kelimesini kullanmak yasak mı?
“Özel operasyon” kelimelerini tırnak içinde basıyor.
“Tırnak işareti” Rusçada “özel işlem” olarak algılanır.
Yani…
“Sansürlenmiş içerik” gibi…
Ukrayna askeri yetkililerinin söylemleri kaldırılıyor ve yerine “<……>” konuyor.
Marina Ovsyannikova’nın devlet televizyon stüdyosunu basarak pankart asma görüntüsünü de gazete aynen verdi.
Ancak…
Sadece “war (savaş)” kelimesini buzladı.
Ukrayna savaşından öyle fotoğraflar koyuyor, öyle röportajlar yansıtıyor ki buna “özel operasyon” diyene kargalar güler.
………………
Sonuç…
Novaya Gazeta’nın tirajı 126 bin…
Web sitesini ise ayda 27.5 milyon okuyucu ziyaret ediyor.
……………….
Nereye kadar?
Interfax haber ajansına göre, “Rusya parlamentosu sansür yasasını genişletmek için çalışmalara başlamış…”
Muratov ise Nobel Ödül törenindeki “Biz tiranlığa karşı panzehiriz” söylemini vurgulamakta.
………………..
Not: Bu yazıda Washington Post’tan da yararlandım.