Küresel “alt Sapiens” sınıfı oluşmakta.
Bu konuyu 3 Mayıs tarihli Washington Post gazetesi gündeme getirdi.
“Aşı pasaportları” insanlığı iki sınıfa ayrıştıracak bir yolun taşlarını oluşturuyor.
Bazı özel şirketler şimdiden, “uçaklara, kruvaziyer gemilerine binmek veya konser gibi etkinliklere katılmak isteyenler” için “zorunlu aşı uygulamasına” geçmeye başladı.
...................
Dün de AB Komisyonu, üye ülkelere “AB onaylı aşıları yaptırmış olanlara seyahat kısıtlamalarını kaldırın” önerisinde bulundu.
Komisyon sadece AB üyesi ülkelerin yurttaşları değil, “AB onaylı bir aşının dozlarını tamamlayan herkese de kapıyı açıyor.”
Bunun Türkiye için anlamı “AB ülkelerine girişin sadece BioNTech aşısı olanlara açık olabileceğidir.”
Madalyonun bir diğer yüzü de AB vatandaşlarının AB onaylı aşıları kullanan ülkelere seyahatlerine yeşil ışık yakma olasılığıdır.
Ki bu da Yunanistan ve Güney Kıbrıs yönetimi tarafından sıcak tutulan bir dosya.
Türkiye turizmi için ise çok önemli.
AŞI PASAPORTLARI
Lain Marlow ve Jason Gale’in Bloomberg’deki “aşı pasaportlarının” bilimsel ve etik sorularla birlikte araştırmaları şöyle:
.....................
1-) Aşı pasaportlarının arkasındaki fikir nedir?
Şu anda birçok ülke ve havayolu şirketleri “yolcuların koronavirüsle enfekte olmadığına” dair kanıt istiyor.
Ancak düzenlemeler ülkelere ve kurumlara göre değişiyor.
Uluslararası Aşılama veya Profilaksi Sertifikası olarak bilinen ve geçmiş aşılarınızı belgeleyen
Dünya Sağlık Örgütü onaylı “sarı kartın” modern versiyonunu oluşturmak.
Kısacası, “yolcuların virüs testi sonuçlarını belgeleyecek kanıt...”
2-) Aşı kanıtı istemeyi kimler düşünüyor?
Bazı şirketler aşı kanıtını zorunlu hale getirdi.
Örneğin...
İngiltere merkezli Saga Cruises...
Avustralya havayolu şirketi Qantas Airways Ltd... (CEO Alan Joyce bu fikrin “ileri plan aşamasına” geldiğini söyledi.)
Ticketmaster canlı etkinlikler için bilet satan bir şirket.
İzleyiciler “aşı kayıtlarını dijital biletlerine” bağlayacaklar.
3-) Ülkeler giriş için aşı kanıtı isteyecek mi?
WHO (Dünya Sağlık Örgütü) bu fikri desteklemiyordu ama artık gündeminde.
AB Komisyonu’nun yaptığı öneriyi yukarıda yazdım.
4-) Sınırlı aşı tedarikinin sonuçları nelerdir?
Bazı kanaat önderleri “aşı pasaportlarının eşitsizlikleri şiddetlendireceğinden ve küresel seçkinler oluşturacağından” kaygılılar.
“Bir alt sınır Sapiens olasılığından” söz ediyorlar.
5-) Aşı pasaportlarını kimler geliştiriyor?
- Avrupa Birliği haziran ayına kadar onaylanmak üzere “Yunanistan ve Kıbrıs gibi turizme bağımlı üye ülkeler için öncelikli olan bir sertifika” geliştirmekte.
- İsrail hükümeti aşılananlar için “yeşil pasaport” veriyor.
- Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği hava yolcularının varış noktaları için bir “seyahat kartı” üzerinde çalışmakta.
- Çin Dışişleri Bakanlığı seyahat edenler için “test sonuçları ve aşı kayıtlarını” içeren “sağlık sertifikaları çıkaracağını” açıkladı.
- Fransa, 15 milyon kullanıcısı olan “Fransız aşı pasaportunu” bazı iç uçuşlarda uyguluyor. Mayıs sonuna kadar “Fransız deniz aşırı bölgelerine” genişletilecek.
- Birleşik Krallık “AB ve diğer ülkeler tarafından tanınabilecek” bir uygulama üzerinde çalışıyor.
- American ve UNITED başta olmak üzere havayolları “check-in ve varışların kolaylaştırılması” için “kovid test sonuçlarını ve aşı kayıtlarını yüklemek üzere kendi uygulamalarını” dağıtmakta.
- Rockefeller Vakfı ile birlikte Dünya Ekonomik Forumu “CommonPass” adlı güvenli bir platform için 52 ülkeden kamu ve özel sektör liderlerini bir araya getirdi.
SPUTNİK V’NİN ZAFERİ
Daha başka girişimler de var.
Yani...
Yakın geleceğin ufkunda bir tür
“aşı pasaportu” görünmekte.
Türkiye, aşılarını seçerken bunların Avrupa Birliği’nde, Amerika’da geçerliliğini de dikkate almalı mı?
Elbette...
Ancak...
Böyle bir lüksümüz yok.
Etkisi kanıtlanmış hangi aşıyı bulursak almak durumundayız.
Bu bir gerçek.
Çünkü her şeyden önemli olan, “önceliğimizin hayatta kalmak” olduğudur.
“Sputnik V”yi de bu kapsamda yorumlamak gerek.
Sputnik sözcüğünün yanında yer alan “V” genellikle Romen rakamı “5” gibi algılanıyor.
Oysa...
“V” İngilizcedir ama küreselleşmiş “Victory (zafer)” işareti olarak Rus aşısının adını tamamlamakta.
.......................
Prof. Osman Müftüoğlu da dün Hürriyet’te yazdı.
Sputnik V’nin etki oranı yüzde 90’ları geçiyor.
Oysa...
AstraZeneca yüzde 76, Johnson&Johnson ise yüzde 85’ler düzeyinde.
Sputnik V’nin etki ve güvenliğini onaylayan veriler Prof. Müftüoğlu’na göre “referans tıp dergisi The Lancet’te” yayımlanmış.
“İki farklı vektör” kullanılmış olmasıyla, Sputnik V hem “B” lenfositleriyle antikor hem de “T” lenfositleriyle hücresel bağışıklık geliştiriyor.
AŞI DİPLOMASİSİ
Avrupa Birliği’nin onayladığı aşılardan bulamayan Slovakya, Rusya’dan SputnikV aldı.
AB’den büyük tepki gördü.
Başbakan istifa etmek zorunda kaldı.
...................
Macaristan da Sputnik V alan bir diğer AB ülkesi.
Ancak...
AB merkezinden gelen baskı dalgalarına göğüs geriyor.
Sputnik V ile aşılamayı sürdürüyor.
...................
Rusya ise bu başarılı aşısını “diplomatik koz” olarak kullanmakta.
Türkiye’ye de “Çin’in söz verdiği miktarda Sinovac aşıyı gönderememesi” üzerine “Sputnik V’yi cömertçe sunması” diplomatik açıdan da yorumlanmalı.