Şu pandemi belası sürecinde dünyanın en sevilen çifti herhalde Prof. Dr. Uğur Şahin ve eşi Prof. Özlem Türeci...
Umutsuzluğun kara bulutları mavi gezegenimizi sarmışken bilim insanı bu çift, 7 milyar insana şafak vakti aydınlığını sundu.
Gelecekte Hollywood sinemasının dev şirketleri, -herhalde- onların Kovid-19’a karşı buldukları aşıyı konu alan filmler yapacaklardır.
Almanya’ya yerleşmiş Türk göçmen ailelerin çocukları olan bu iki bilim insanımız prestijli, saygın isimler olarak anılmaktalar.
.......................
Prof. Şahin ve Prof. Türeci, Türkiye için de büyük şanstır.
AB ve ABD’de ajandalarının ilk sayfalarında “Türkiye’ye yaptırımlar” yer alıyor.
Ayrıca...
Avrupa’da İslamofobi tırmanışta.
Türkiye’yle özdeşleştirme algısı yaygın.
........................
Ve...
Bir düşünce jimnastiği...
Türkiye’nin tanıtım fonlarıyla Avrupa’nın ve Amerika’nın en büyük ve itibarlı gazetelerine tam sayfa ilanlar versek...
İnsanlığa büyük hizmeti nedeniyle bilim insanı bu çifti ulus olarak kutlasak...
Şöyle bir görsel önerisi...
İki profesörümüzün büyük bir fotoğrafı...
Fonda laboratuvar görüntüsü...
Sayfanın üst köşesinde kırmızı zemin üzerinde ay yıldızlı Türk bayrağı...
Nobel Ödüllü Prof. Dr. Aziz Sancar’ın da fotoğrafıyla birlikte bu çiftle ilgili bir cümlesi...
....................
“Salgın” filmini hatırlayın.
Dünyanın sonunu getirecek virüse
karşı laboratuvarda zamanla yarışan bilim insanı Kate Winslet ile eşini virüsten kaybeden Matt Damon başarılı bir oyunculuk sergiledi. Filmde bilim insanları sonunda virüse karşı başarılı olurlar.
Kreşendo yükselen bu büyük zaferin simgesi müzik eşliğinde “Dünyayı kurtaranlar” olarak sunulurlar...
.......................
“Salgın” filmindeki “kurgu” 2020 yılının gerçeği olarak yaşandı.
Gurur duyduğumuz bu Türk bilim insanları her gün dünya medyasındalar.
Nasıl da gösterişten uzaklar...
Onların “az daha çoktur (less is more)...”
Karakterlerini yansıtan BBC ile bir söyleşilerini özetle sunuyorum...
.....................
BBC - ANDREW MARR: Aşının güvenli olduğunu ne zaman öğreneceğiz?
UĞUR ŞAHİN: Şimdiye kadar, diğer aşılarda da görülen tipik yan etkilere rastladık. Bunlar da aşının enjekte edildiği bölgede birkaç gün süren hafif-orta arası ağrılar, bir kısmında da 1-2 gün arası süren hafif-orta arası ateş görüldü. Süreci durduracak ya da askıya aldıracak hiçbir yan etki görmedik.
BBC - MARR: Aşı, virüs bulaşan insanlardaki belirtileri mi yok ediyor yoksa virüsün yayılmasını mı engelliyor?
U.Ş: Bu soruyu birkaç ay içinde dolaylı olarak yanıtlayabiliriz. Ancak bir bilim insanı olarak ve şu ana kadar gördüklerimizden yola çıkarak, şimdiye kadar diğer virüsler için, hastalığı önlemede yüksek etkinin, enfeksiyonları önlemede en azından bir miktar etkiye dönüşmesini beklerim. Bu yüzden, insanlar arasındaki bulaşmanın böylesine etkili bir aşıyla azaltılacağından çok eminim, belki %90 değil ama belki%50, ancak bunun bile pandemik yayılmanın dramatik bir şekilde azalmasına neden olabileceğini unutmamalıyız.
BBC - MARR: Bir hafta önce bugün, bu aşının işe yarayıp yaramadığını ve eğer yarıyorsa ne kadar etkili olduğunu size söyleyecek bir telefon bekliyordunuz.
U.Ş: 8’de bir telefon alacağımızı ve bize cevap sunacağını biliyordum ve aynı zamanda iyi bir arkadaş olan Pfizer’in CEO’su Albert Bourla beni aradı ve denemenin olumlu olduğu bilgisini verdi ve bu son derece rahatlatıcıydı. Bir bilim insanı olarak elbette şimdiye kadar elde ettiğimiz verilere dayanarak denemenin olumlu olacağına dair kesin bir ihtimal bekliyorsunuz. Artık aşımızın işe yaradığını ve büyük olasılıkla diğer aşıların da işe yarayacağını biliyoruz. Yani bu gerçekten sadece aşıları geliştirme şeklimizi değiştirecek değil, aynı zamanda bu pandemiyi kontrol altına alma olasılığımızı da artıracak bir mesaj.
BBC - MARR: Nasıl kutladınız?
U.Ş: Kutlama yapmak için fırsatımız olmadı. Eşim Özlem Türeci’yle bunun ne kadar fantastik bir sonuç olduğunu konuştuk, olağanüstü bir sonuç. Birlikte oturup bir çay içtik ve bu verileri elde edene kadar geçen ayı özetledik ve bu rahatlama ve tabii ki keyif veriyor. (“Çayla kutlama yapmanız İngiltere’deki herkesin çok hoşuna gitmiştir” diyor BBC muhabiri. Uğur Şahin “Bu sadece İngilizlere has değil, Türklere de özgü bir şey” diye karşılık veriyor. G.C.)
BBC - MARR: Aşı nedeniyle baharda normale dönecek miyiz?
U.Ş: Bu kış zor geçecek ve bu nedenle bu kış aşımızla enfeksiyon sayıları üzerinde büyük bir etkimiz olmayacak. Her şey yolunda gitmeye devam ederse aşıyı bu yılın sonunda, önümüzdeki yılın başında dağıtmaya başlayacağız. Hedefimiz, önümüzdeki yıl nisan ayına kadar 300 milyondan fazla aşı dozu teslim etmek. Önümüzdeki yıl sonbahar/kışa kadar veya öncesinde yüksek oranda bir aşılama yapacağız. Bu, tüm bağışıklık kazandırma aşılama çalışmalarının önümüzdeki sonbahardan önce tamamlanması gerektiği anlamına geliyor. Böylece gelecek yıl normal bir kış geçirebiliriz.