Kuşatmacı aktörler
Bir karikatür...
Cemal Nadir imzalı bu karikatür,1946’da yayınlanmış. Mehmetçik, “Türktür adım, sanım… Hakka fedadır canım” diyor.
Karikatürdeki diğerlerine bakın.
Sadece biri asker.
O da “Türk.”
Aradan 74 yıl geçti değişen bir şey yok.
Türkiye gene küresel arenada tek başına “hak için canımızı veririz” konumunda...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da “biz millet olarak…” diye başlayan kelimelerle bunu gene açıkça vurguladı.
DAHA ZORLU
Şu farkla ki 2020’nin şartları çok daha zorlu.
Karşımızdakiler daha kaygan, kaypak ve “çok kişilikli...”
Karşımızda çok sayıda ittifaklar oluşuyor.
Mehmetçik, karikatürde “3 yanım dost olsa da, şüpheci bir yanım” diyor.
Bu kez 4 yan düşman ya da şüpheciliği gerektiren söz de dostlar.
Etrafımızda oyun üstüne oyun senaryoları yazılıyor. Maskeli, maskesiz rol dağılımı yapılmakta.
Ortadoğu ve Arap coğrafyasında çok iyi nabız tutan Çetin Çetiner’in Haber Türk’te yaptığı ufuk turunu sunuyorum…
ETRAFIMIZDA DÖNEN OYUNLAR
LİBYA I: Karşı kampta BAE, Mısır, Fransa, Suudi Arabistan, Rusya, İsrail ve ABD’den oluşan 7 devlet ve 5 istihbarat örgütü yer alıyor.
LİBYA II: Fransa ve Mısır, “Sirte ve Cufra” operasyonu öncesi Türkiye’nin de irtibatta olduğu 17 kabile ile uzlaşmak üzere.
SURİYE: ABD, Rusya, Fransa, İran, Suriye Rejimi, PKK/PYD/YPG, DEAŞ/El Kaide ve dünya karması diğer radikal gruplar karşımızda. İdlib’de sivilleri korumaya çalışırken her gün kurulan yeni radikal gruplar hakkımızda açıklamalar yaparak Türk askerine saldırma planları yapıyor.
IRAK I: Şii paramiliter güçler (Haşdi Şaabi), Irak Merkezi Yönetimi, Fransa, ABD, Rusya, PKK, DEAŞ/El Kaide, İran, BAE, Suudi Arabistan ve İsrail karşımızda. Yanımızdaki Kürt Bölgesel Yönetimini ise BAE ve Suudi Arabistan’a kaptırmak üzereyiz. Türkmenlerin yüzde 60’ı da zaten mezhep ortaklığından ötürü İran safında.
IRAK II: Halihazırda 11 ülkenin istihbarat yapılanması faaliyetlerini sürdürüyor. Bu yapılar 2018’e kadar öncelikle İran, ikinci olarak Türkiye üzerine yoğunlaşmış bulunuyorlar. 2018 sonu itibariyle ise öncelikle Türkiye’ye yoğunlaşmıştılar.
Başta Kürtler olmak üzere Şii ve Sünni gruplar üzerinde kamu diplomasisi faaliyetleri çerçevesinde Türkiye karşıtlığı tırmanışta.
IRAK KÜRT BÖLGESİ: Basın yayın organlarında FETÖ’nün ve bu istihbarat örgütlerinin etkisi ile akılları durduran Türkiye karşıtı haber yayınlanıyor. Özetle “Türkiye’yi Kürt düşmanı” ilan eden bir anlayış kamuoyuna dikte ediliyor. Maalesef bu algı artık neredeyse kanıksanmış durumda.
İRAN: Son bir yılda PKK yeniden Tahran’ın desteği ile sınırımız boyunca örgütleniyor.
Zira en son Ağrı-Doğu Beyazıt-Kars hattında eylemler yaptılar.
ERMENİSTAN SINIRIMIZ: Mayınlı ve tel örgülü bir sınır olmasına rağmen, PKK siyasal örgütlenmesini ve hareket planlarını oluşturduğu bir alan.
Son bir yıldır Irak’ta PKK’ya yönelik yürütülen başarılı operasyonlar sonucu yer değiştiren örgütün yazılı ve görsel arşivini Erivan’a taşıdığı belirtiliyor.
YUNANİSTAN SINIRIMIZ: DHKP-C yeniden hareketlendi.
Son 9 aydan bu yana Suriye’nin Lazkiye kenti ve Yunanistan sınırı, örgütün merkez üssüne dönüşmeye başladı.
DOĞU AKDENİZ: Yunanistan, Güney Rum Kesimi, Mısır, İsrail ve Fransa ile fiilen karşı karşıya gelmiş durumdayız.
Fransa, Rodos’ta bir üs kurma hazırlığında.
Ayrıca Mısır’da bir limanın kullanım hakkını almak üzere.
Fransa ve İsrail, Meis Adası’nda ortak istihbarat ofisi kuruyor.
LEVANT: Hatay, Suriye, Lübnan, Filistin, Irak, İsrail, Ürdün’ü içine alan coğrafya Mısır ve İsrail istihbaratı olası risklere karşı bu bölgede ortak operasyon planlaması üzerinde çalışıyor.
Görüştüğüm bir İsrailli diplomat “Türkiye’nin kendilerini hedef alabileceği herhangi bir durum Mısır ile ortak bir planlama içinde olduklarını” söyledi.
RUSYA I: S-400’leri satın aldığımız Rusya bir taraftan bizden bu hava savunma sistemlerinin kurulumunun hızlandırılmasını isterken diğer taraftan sistemin radar mekanizmasına, kalbine dahil olmak istiyor.
Türkiye buna karşı.
RUSYA II: PKK/PYD/YPG konusunda ABD ile aynı görüşte.
Daha da ötesi Rusya, kendisindeki zayıf federal yapıyı PKK üzerinden Suriye’de kurgulamak istiyor.
RUSYA III: PKK konusunda Rusya ABD’den daha radikal bir duruşa sahip ve taviz vermiyor.
Washington, PKK’nın yeni ambalajlı hali olan PYD/YPG yetkililerini ağırlarken, Türk heyetin Moskova’da olduğu gün, Rus yetkililer PYD yetkililerini ağırladı.
RUSYA IV: Rusya, ilginç bir şekilde İdlib’deki radikal gruplara silah vererek onları besliyor.
Bakmayın siz o grupların Türk-Rus ortak devriyelerine saldırmasına. O saldırıların asıl hedefi Türk askeri.
İÇ AYAKLANMA EĞİTİMİ: ABD ve Fransa’nın PKK/PYD/YPG’ye Suriye ve Irak’ta “İç ayaklanma nasıl çıkarılır? Sonrasında asayiş gücü nasıl kurulur? Kitleler nasıl bastırılır?” içerikli eğitimler veriyor. Hatta bunun için Fransa’dan 64 uzmanın Kamışlı’da olduğu belirtiliyor. (Hedef hangi ülke dersiniz? G.C)
……………
Ve en büyük tehlike sonuncusu…
“Türkiye’yi ayaklanmalar çıkartarak içten vurmak, içten çökertmek” tezgâhları…
Bir ve bütün olmalı, omuz omuza vermeliyiz.
İktidar da demokratik kucaklayıcılıkla bu bütünlüğün ortamını sağlamalı.
