Koronavirüs ve futbol
Ve...
Türk futbolunda ilk koronavirüs nedeniyle can kaybı.
Amatör Spor Kulüpler Federasyonu Başkan Yardımcısı Ahmet Kahraman’a rahmet, ailesine ve camiaya başsağlığı diliyorum.
Bu vesileyle koronavirüsü atlatarak evlerine çıkan Fatih Terim Hoca’ya ve Abdürrahim Albayrak’a da geçmiş olsun dileklerimle...
Koronavirüsten yatan bazı futbolcular var. Onlardan da şifa haberleri gözlüyoruz.
.....................
Fatih Terim Türk Futbol tarihinde en fazla şampiyonluk yaşamış, UEFA kupasını kaldırmış, Avrupa Şampiyonu bir kulüpte antrenörlük yapmış futbol hocası olarak yerini almıştı. Bunun yanı sıra koronavirüs pandemik nedeniyle sesini yükselten “Liglere ara verilmeli” tavrını koyan ilk futbol adamı da o oldu.
Futbol tarihine şu sözleri mutlaka geçecek...
“Koronavirüs sebebiyle tribünler boş. Ama biz sahadayız. Bizlerin de canı var. Futbolcularıma ‘Rakiplerinizle aranıza 3-4 metre mesafe koyarak oynayın’ mı diyeceğim?”
Fatih Hoca Beşiktaş maçından sonra zaten oyuncularını eve yollamış ve üç gün antrenmana çıkarmamıştı.
Galatasaray’ın “sahaya çıkmama” tavrını koyması mümkündü...
Bu tavırların da çelişkili, mütereddit Federasyon’un nihayet aldığı “ligleri tatil” kararına katkısı olduğunu düşünüyorum.
....................
Futbol tarihinde ilk “sahaya çıkmama tavrı” 1800’lü yılların son çeyreğinde...
İskoçya’nın Darwen takımı tümüyle bir dokuma fabrikanın işçilerinden oluşmaktaydı.
Fabrikanın sahibi futbol hastasıydı.
Kulübün başkanıydı.
İşçi/futbolcuları çocukları gibi seviyordu. Ancak birden işler sarpa sardı.
Fabrika sahibi bağlı bulunduğu işveren kuruluşunun zorlamasıyla “işçi ücretlerinde yüzde 10 indirim yapmak” zorunda kaldı.
Olayların gelişimi şöyle...
Karara futbolcular tepki gösterir.
“Biz de oynamayız” derler.
Fabrikanın sahibi de kulüp başkanına bir konuşma yapması istenen takımın yıldız oyuncusu Fergus Suter’dir.
Söz alır...
“Ben iyi konuşmayı bilmem ama ayaklarım iyi konuşur sahada ama ne yazık ki susacak ayaklarım” der.
Arkadaşlarını destekler.
.....................
Sonunda...
Fabrika sahibi, İşveren Kuruluşu’nun baskısına rağmen oyuncularının istekleri doğrultusunda -zaten istemeyerek zorlanarak yaptığı- yüzde 10 maaş indirimini geri çeker.
Oyuncuları da sahaya çıkarlar. Ve o önemli maçı alırlar.
Burada Fatih Terim içinde bir parantez açayım.
Beşiktaş maçı sonrasında tavır koyduğu konuşmasında “futbolcuları temsil eden kuruluşun hâlâ sessiz kalabilmesini” eleştirmişti.
Oysa bakın...
Daha 1800’lü yılların son çeyreğinde futbolcular birlik olarak ağırlık koyabilmişler.
ASİLLER VE AYAK TAKIMI
Konuyu Netfilix’de izlediğim “English Game” adlı diziden sürdüreyim.
“Ayaklarım iyi konuşur” sözlerinin sahibi Fergus Suter tıpkı Fatih Hoca gibi halkın içinden gelmiş bir genç.
Bizim deyimimizle İskoçya’nın “harbi delikanlısı...”
“Onun, İngiltere futbolunda ilk profesyonel olduğu” yazılıdır.
Glasgow’un PARTICK yerel takımında yıldızı parlamış.
Takım arkadaşı James Lowe ile harikalar yaratıyorlarmış.
Darwen Kulübü’nün Başkanı olan dokuma fabrikası sahibi bu ikisini transfer etmiş.
Futbol tarihinin “ilk profesyonel” transferi...
Fabrikada çalışacaklar, bir pansiyonda kalacaklardır.
Darwen takımının hedefi “ayaktakımı” gözüyle bakılan “bu işçi futbol takımının, İngiltere Federasyon Şampiyonu Old Etonians’u tahtından indirmesi ve kupayı kaldırmasıdır”.
Dizide işçiler kesiminin futbol yıldızı simgesi Fergus Suter... Bir taşralı... Fatih Terim de Adana’dan gelmiştir.
Uzun süre camianın bir bölümünde kabullenilmemiştir ama artık isteseler de istemeseler de Galatasaray’ın simgesidir.
Yarın devam edeceğim...
