YSK üyeleri acaba “Galata-saray-Beşiktaş derbisini” TV’den izlediler mi?
Ve...
Maç sonrası derbinin sonucundan çok “hakem Bülent Yıldırım”ın tartışıldığını görerek ne düşündüler acaba?
Hakemin bir “taç kararı” böylesine yankılar yapıyorsa, “YSK olarak bir gün sonra verecekleri kararın” üretebileceği “tartışmalar”, başkan ve üye hâkimlerin akıllarının ucundan geçmemiş olamaz.
....................
Galatasaray’ın Beşiktaş’ı 2-0 yenerek -averajla- liderliğe bir kez daha yükselmesi, şampiyonluk yarışında heyecan katsayısına geometrik diziyle sıçrama yaptırdı.
Galatasaray ve Başakşehir’in önlerinde 3 maç daha var.
Fakat bunlar değil, tartışmalı bir taç atışı sonrası Beşiktaş’ın ilk golü yemesi mercek altında.
Gerçi hatalı olsa bile taç sonrası top Beşiktaş kalesinde ağlarla kucaklaşmadan önce kaç kez Galatasaraylıların ayaklarında “pas olarak” kullanıldı, Beşiktaş hücumu kesecek müdahaleyi yapacak zamana, imkâna ve oyunculara sahipti ama tartışılan şey -hakemin yanlış olduğu iddia edilen- “taç kararı.”
Ayrıca...
İkinci gol de “taç atışı sonrası” geldi...
Hakem “yanlış bir taç kararı” vermiş değildi.
Ama...
Olsun.
Maç sonrası tartışma gündeminin tepesinde “hakem Bülent Yıldırım...”
.....................
Şu satırlar yazılırken YSK’nın sadece “KHK’lılar için itiraz başvurusunu reddettiği” açıklanmıştı.
Asıl büyük beklenti sürüyordu.
“İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçimleri yenilenecek mi?”
YSK’nın kararı ister “ret” ister “seçimlerin yenilenmesi” olsun, ittifaklardan biri tarafından içe sindirilmesi hayli zor olacak.
Derbi hakeminin “taç kararı” için bile kalkan toz bulutu bir göstergedir.
Kaldı ki...
Maçta -taç gibi durumlar kapsam alanı dışında olmakla beraber- sonuca tesir edecek her önemli görüntü “VAR” tarafından denetlenmekte, hakeme karar değiştirtebilmekte.
YSK ise kararlarında bir “VAR” imkânından yoksun.
Tek ve son yetkili ama sorumluluğu da bir o kadar büyük.
“Demokrasinin selameti için bir deniz feneri gibi ışık vermek” konumunda.
Onur duyulması gereken yüce bir görev bu.
“Hukukçu” kimliğimle kendimi tartıyorum, kendimi YSK üyelerinin yerine koyuyorum, sorumluluğu iliklerime kadar hissediyorum.
........................
Çok zorlu bir yüce görev.
Hangi kararı verirse versin, “gerekçelerinin çok sağlam, çok ikna edici, kamuoyu vicdanında da kabul görecek olması” gerekiyor.
Ve...
Böyle güçlü gerekçelere dayanacak YSK kararına, ne olursa olsun, herkesin saygı göstermesi gerekir.
Demokrasi olgunluğu budur.
.....................
Son dakika notu.
Karar 4’e karşı 7’yle “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçiminin yenilenmesi.”
Yazıyı değiştirmedim.
“Gerekçeye” ve “Muhalefet şerhlerine” bakacağız.
