ABD’den “gözdağı” mesajları anında dolara sıçrama yaptırttı.
5.40’ın üzerine çıktı.
Oysa...
“Yaz başında 5 liranın altına inebileceği” konuşuluyordu.
.....................
Bir kez daha ABD’nin Türkiye’ye, dayatmalarla sonuç alamasa, bile “ekonomik” sert dokunuşlarla rahatsızlık verebileceği görüldü.
ABD Bakanı Trump, önce Türkiye’yi “ihracatta sıfır vergi uygulamasından çıkarttığını” söyledi.
Hem de iki temsilcisinin Ankara’da üst düzey toplantılara girdiği gün.
Apaçık bir mesajdı.
İki temsilcinin Ankara’da dile getireceklerinin arkasında kendisinin “yaptırımlarla olduğunun” gösterilmesiydi.
Sonra...
Başka tavırlar izledi.
“Türkiye Rusya’dan S-400 savunma füze sistemlerini alırsa, ABD’nin Türkiye için üretmekte olduğu F-35’leri vermeyebileceği” hamlesi bir kez daha vurgulandı.
F-35’ler dikey inebilen ve dikey havalanabilen, radara korunaklı, çok ileri teknolojiye sahip yeni nesil uçaklar.
Türkiye’nin gerçekten ihtiyacı var.
Özellikle Doğu Akdeniz doğal gazının Suriye sorunuyla birlikte daha da tansiyonu yükselttiği Ortadoğu’da 100 adet F-35 “caydırıcı gücümüzü” oluşturur.
Bu uçaklardan bölgede Doğu Akdeniz gazında -dolaylı- ortak konumdaki ülkelere, örneğin Yunanistan’a verilmesi dengeleri değiştirir.
......................
Başka kokular da gelmekte...
Türkiye’nin güneyinde oluşacak “güvenli kuşak” için kapalı kapılar ardında “ABD ile Rusya’nın yakınlaştığı” yolunda diplomatik kulis fısıltıları dolaşımda.
“Güvenli kuşakta şu ya da bu adla ve de çok bayraklı bir gücün içinde YPG’nin de yer alabileceği” yolunda bir “görüş yakınlaşmasından” söz ediyorum.
Gerçek olmayabilir.
Temennimiz de budur.
Ama...
Bu ihtimalin göz ardı edilmemesinde fayda var.
.......................
ABD sahada bu dayatmayı yaparken, Türkiye’ye, “ekonomik sinir uçlarına” ufak ufak, gerektiğinde daha sert dokunuşlarla “akort” vermeye çalışıyor.
Bundan önce de yapmıştı.
Doların ateşi aniden yükselmişti.
“Rahip Brunson’ın Amerika’ya gitmek üzere serbest bırakılışı” ve sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Trump arasındaki diyalog sonucu ateş düşmüştü.
Şimdi gene aynı oyunun ayak sesleri gelmekte.
Türkiye deneyimli...
Daha öngörülü tavırlarla bu oyunu da göğüslemekte.
Örneğin...
Enflasyondaki düşüşe karşın Merkez Bankası faizleri aşağı çekilmedi.
Doğru bir tavır.
Fakat...
Türkiye-ABD ilişkileri gündeminde konular öylesine ciddi ve makasın daha da açılabileceği o kadar ne görünmekte ki önümüzdeki süreçte Ankara ile Washington arasında iplerin daha da gerilmesi mümkün.
ABD ekonominin notalarında sert darbeli bir ritime “kreşendo” geçebilir.
