Gündemdeki bir hassas konu da “3. doz aşı...”
Bu konuda kendimi “laboratuvar gönüllüsü” gibi farz ederek yaşadığım deneyimi yazıyorum.
Yararlı olması dileğiyle.
.........
Eşim Canan’la birlikte yılın başlarında Çin üretimi Sinovac aşılarını olduk.
3 hafta arayla 2 doz Sinovac...
Aradan 3 hafta daha geçti.
Antikorlarımızı ölçtürdük.
Canan’ınki “7” çıktı.
Aşının yararlı olabileceği optimal ilk rakammış.
Benimki ise “2,3...”
Hiç de parlak değil.
Ama...
1’den yukarı olduğu için -gene de- etki sağlarmış.
T hücreleri
“Teselli” bulduğum şu yorumu yansıtayım:
Doktorum “sadece aşı sonrası oluşan antikorlar değil bağışıklık sağlayan başka korunmalarımız da var. Mesela T hücreleri” dedi.
Canan da ben de aylar boyu çok dikkat ettik.
Kalabalığa girmedik.
Maske kullandık.
Mesafe koyduk.
Ellerimizi sık sık yıkadık.
Yanımızdan kolonyayı eksik etmedik.
Kapalı alanlarda insan ilişkilerinden kaçındık.
Ve böylece -salimen- 1 Temmuz’a geldik.
BioNTech’le tanışmak
Devlet 2 Sinovac olanlara 3. doz “yeni nesil olan haberci BioNTech aşısı” olmak imkanı verdi.
Biz de bundan yararlandık.
3. doz BioNTech aşılarımızı yaptırdık.
O gün -mukayese için- bir kez daha “antikor ölçümü için” kan aldırdım.
Gelen sonuç moral bozucuydu.
“0.500 küsur...”
Doktorum “daha önceden geçirdiğim rahatsızlıklarda kullandığım ilaçların -baskı etkisi- yapmış olabileceğini” söyledi.
“Benim antikorlarım hiç artmayacak mı?” kaygısını hissettim.
Ama...
Bizim Ankara’daki gazetecilik yıllarında sık sık tekrarladığımız “du bakaliii n’olicek” söylemine sığındım.
Belki de BioNTech 3. doz güzel bir sürpriz yapabilirdi.
Ayrıca doktorum “0,500 küsur antikor düzeyi elbette çok düşük ama savunma sistemin artık Sinovac aşısıyla verilmiş ölü korona 19 hücrelerini hafızasına aldı. Eğer pandemi virüsü ile tekrar karşılaşırsa hatırlayacak ve antikorların süratle çoğalacaktır” dedi.
Bu “makul” izahı da “teselli ikramiyesi” gibi cebime koydum.
BioNTech ivmesi
Ve...
1 Temmuz’daki 3. doz BioNTech aşısından 4 hafta sonra gene “antikor testi” yapıldı.
Sonuç 150...
Doktorum bunun “ölçülebilen en yüksek sayı” olduğunu söyledi.
Allah başta kendi dilim olmak üzere nazardan korusun.
Dilimi ısırıyorum, kulağımı çekiyorum, tahtaya vuruyorum.
Satırların arasına bir de nazar boncuğu.
Sadece bana değil bütün okuyucularım için.
.........
Gene “maske, mesafe, hijyen kurallarına uyuyorum. Kapalı yerlerden kaçınıyorum.”
Bu satırları da okuyucularımız arasında “aşı karşıtları varsa” onlara kişisel deneyimlerimle faydalı olabileceğimi düşünerek yazdım.
Bir çok ülkede insanlar henüz tek bir aşı dahil yaptıramıyor.
Çünkü, yok...
Devletlerinin olanakları yetersiz.
Bizde ise “3. doz aşı imkanının sunulması çok önemli. Mutlaka yararlanmalıyız.”
.........
Ya 4.’sü
3. dozun etkisi ne kadar sürecek?
Bilinmiyor.
Gözlemlerle öğrenilecek.
O nedenle -özellikle- “ilaç baskısı altındakiler, yaşları daha ileri olanlar, sağlık hizmetindekiler için” sonbaharda 4. aşı gerekebilir.
Almanya, Fransa, İtalya “az gelişmiş ülkelere aşı yardımını durdurdu.”
4. aşı için planlama yapıyor.
..........
Yangınlar nedeniyle “pandemi, gazete sayfalarında ve TV ekranlarında gündemden düştü.”
Ancak...
Sorun olarak küresel önemi ve ağırlığı çok büyük.
Tıpta insanlığa büyük hizmette bulundular. Nobel ödülünü alabilirler.
Messi yuvadan uçtu
Sayfaya koyduğum karikatürdeki gibi Messi yuvadan uçtu...
20 yıldır Barcelona’nın -neredeyse- her şeyiydi.
Messi ilk kez 14 Aralık 2000’de babası Jorge ile birlikte FC Barcelona kulübünün yöneticileriyle karşı karşıya gelmişti.
Henüz 13 yaşındaydı.
Bir tenis kulübünün barındaydılar.
Anlaşmayı bir “kağıt peçeteye” yazarak imzaladılar.
Messi’nin bir -hormon eksikliği nedeniyle- boyu uzamıyordu.
Barcelona doktorları bu sorunun çözümünü büyük ölçüde sağladılar.
Messi uzun boylu futbolcu olmadı ama belinin üstü ve altı arasındaki oranın çok iyi olduğu 1.69 boyu, onun harikalar yaratmasına yetti.
.........
20 yıl boyunca 779 maç, 667 gol, 4 Şampiyonlar Ligi kupası, 6 Altın Top ve FİFA yılın futbolcusu ödüllerinden sonra...
5 Ağustos Perşembe akşamı “8 satırlık kısa bir açıklamayla kaptanın ayrılışı” kulüp tarafından resmen duyuruldu.
Böyle bir sonu ne Messi istemişti ne de 20 yılı aşkın süredir formasını giydiği kulübü.
34 yaşındaki futbolun bu en büyük yıldızı ne yazık ki mali durumu takipte sıkıntıda ve denetimde olan Barcelona için yaptırımlara takıldı.
Kurallar, Barcelona’nın Messi’ye ödeyebileceği parayı sınırlamıştı.
O kadar ki Messi alacağı maaşı yarı yarıya yani 75 milyon Euro’ya indirme fedakarlığında da bulundu.
Ama...
Bu bile Barcelona’ya -kurallar gereği tanınan- “ödeme limitinin” üstünde kaldı.
.........
Merhum Abdi İpekçi üstadın söylemini kullanarak onu anmış olayım...
“Eğer çok büyük bir sürpriz olmazsa, Messi 20 yıllık yuvasından -dönmemek üzere- uçmuş görünüyor.”
Messi’nin 2021-2022 sezonunda hangi kulüpte oynayacağı henüz bilinmiyor.
Genelde forvet oyuncuları attıkları gol ve asist sayılarıyla mukayese edilir.
Bu iki kriterle yapılan karşılaştırmalarda “Messi bir adım daha önde” olmakla beraber Ronaldo ile hemen hemen aynı performansı göstermiş.
........
Ancak...
Sadece gol ve asist değil, bir futbolcunun değeri başka bir “yazılımla” hesaplanıyor.
VAEP (Olasılık Hesabıyla Aksiyon Değerlendirmesi) Messi için maç başına “1,2...”
Ronaldo’nun VAEP Değeri ise “0.,0...”
Bu bilgisayar yazılımı “bir futbol maçında ortalama 1600 aksiyonun gerçekleşmesini” baz alıyor.
“Futbolcunun şutları, pasları, hot trickleri, top kapmaları, çalımları, kaç adam eksilttiği” kısaca bütün hareketleri üzerinden değerlendirme yapıyor.
İlk yıllarında Messi ve Ronaldo’nun bu VAEP’leri neredeyse aynı.
Ancak...
Messi 2016’dan itibaren arayı açmaya başlamış.
.........
Ronaldo’nun futbol tarzını Paul Pogba ve Harry Kane de -bir ölçüde- yansıtabiliyor.
Ya Messi?
O kimseye benzemez kimse de ona benzetilemez...
Messi için sık sık “başka bir gezegenden olmalı” söylemi kullanılır.