Bahar alerjisi nedir? Neden olur?

14 Nisan 2025

Bahar geldi mi doğa canlanır, ağaçlar çiçek açar, çimenler yeşerir, her yer rengarenk olur. Ama bazı insanlar için bahar mevsimi pek de keyifli geçmez. Gözler kaşınır, burun akar ve hapşırıklar ardı arkası kesilmez. İşte bu duruma bahar alerjisi denir.

Aslında alerjinin sebebi, gözle görülmeyen ama havada uçuşan polenlerdir. Polen dediğimiz şey, bitkilerin çiçeklerinden çıkan toz gibidir. Rüzgarla uçar, burnumuza ve gözümüze girer. Vücudumuzun bağışıklık sistemi normalde mikroplarla savaşır ama alerjisi olan insanların vücudu bu zararsız polenleri düşman gibi algılar ve savaş başlatır.

Ama bu savaş gerçek bir tehlikeye karşı değil, hayali bir düşmana karşı olduğu için bizim burnumuz akar, gözümüz sulanır ve hapşırırız durmadan. Çünkü vücut bu poleni dışarı atmaya çalışır. Tıpkı mikroplarla savaşırken yaptığımız gibi.

Bahar alerjisinin belirtileri nelerdir?

- Sürekli veya peş peşe hapşırma.

- Burun akıntısı ya da tıkanıklık.

- Gözlerde kaşınma, sulanma, kızarıklık.

Yazının Devamı

Sağlığımızı korumak için neler yapmalıyız?

7 Nisan 2025

Her yıl 7 Nisan, tüm dünyada Dünya Sağlık Günü olarak kutlanır. Bu özel gün, bireylerin, toplumların ve devletlerin sağlığın önemine dikkat çekmesini amaçlar. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) kuruluş yılı olan 1948’den bu yana kutlanan bugün, sadece bir farkındalık günü değil, aynı zamanda yaşam tarzımızı gözden geçirme ve sağlığımızı korumak adına adımlar atma çağrısıdır.

Peki, sağlıklı bir yaşam için neler yapmalıyız? Hangi alışkanlıklar bizi daha dirençli ve mutlu bireyler haline getirir? Gelin sağlığımızı korumak ve geliştirmek adına atabileceğimiz önemli adımlara bir göz atalım.

Dengeli ve doğal beslenme

Sağlığın temeli, doğru ve dengeli bir beslenme düzeninden geçer. Vücudumuzun ihtiyaç duyduğu vitamin, mineral, protein, karbonhidrat ve yağları uygun oranlarda almak hayati önem taşır.

- İşlenmiş gıdalardan, aşırı şeker ve tuzdan uzak durulmalı.

- Her gün taze sebze ve meyve tüketilmeli.

- Su tüketimi ihmal edilmemeli; günde en az 2 litre su içilmelidir.

Yazının Devamı

Kelimelerin kalbi

31 Mart 2025

“Aux coeur des mots” Fransızca’da ‘kelimelerin kalbinde’ anlamına geliyor. Aynı zamanda Monako’da Monako Prensi Albert II’nin himayesinde kurulmuş ve onursal başkanı olduğu bir hayır kuruluşunun adı. Türkiye temsilcisi olduğum bu kuruluş ile tanışmam Monako’nun UNESCO Daimi Temsilcisi ve Büyükelçisi değerli arkadaşım Anne-Marie Boisbouvier ve kurucusu Monakolu iş insanı Mme Hilde Haneuse sayesinde oldu. Kuruluşun amacı, yeryüzündeki gençlere insanlık adına önemli değerler için farklı konularda birlik ve beraberlik kazandırmak. Bu amaca yönelik konular içeren hikâye, şiir gibi alanlarda yarışmalar düzenlemek. Kuruluşa katıldığım tarihten itibaren Türkiye’den de her seferinde başka bir okul bu yarışmaya katılmaya başladı. Geçtiğimiz hafta Monako’da kuruluşun ödül töreni gerçekleşti. Prens resmi ziyarette başka bir ülkede olduğu için kendisini temsilen ablası Prenses Caroline toplantımıza katıldı. Size biraz bu tarz faaliyetlerin sağlıklı bir gençliğe ve topluma olan katkısından bahsetmek istiyorum.

Ge

Yazının Devamı

Sık görülen bir aritmi: Atriyal fibrilasyon

24 Mart 2025

Geçtiğimiz hafta sonu Monako’da bir aritmi kongresine davetliydim. Bu kongre oldukça spesifik bir konu olan aritmiyle ilgili dünya çapında ün yapmış ritmologların bir araya geldiği ve Monako Prensi’nin himayelerinde yapılan bir toplantı. Uzun yıllardır bu kongreyi düzenleyen Monakolu hocamın sayesinde her sene davetli olarak katılıyorum. Gelin beraber kongrede konuşulan konulardan biri olan atriyal fibrilasyona bir göz atalım.

Atriyal fibrilasyon (AF) nedir?

Atrial fibrilasyon (AF), kalbin üst odacıklarının (atriyumların) düzensiz ve genellikle çok hızlı atmasına neden olan yaygın bir ritim bozukluğudur. Normalde kalp, elektrik sinyalleri sayesinde düzenli ve senkronize bir şekilde atar. Ancak AF’de bu elektriksel sinyaller düzensizleşir, atriyumlar titreşir (fibrilasyon yapar) ve kalp ritmi düzensiz hale gelir. Bu durum, kanın kalpte birikmesine ve pıhtı oluşmasına yol açabilir.

Sebepleri

Kesin nedeni her zaman bilinmese de bazı hastalıklar ve durumlar riski artırır:

1. Kalp hastalıkları

- Koroner arter hastalığı

Yazının Devamı

Obezite ve bel çevresi

17 Mart 2025

Türkiye’de obezite oranları son yıllarda ciddi bir artış göstermektedir. Özellikle bel çevresindeki genişleme, metabolik sendrom, tip 2 diyabet, kalp-damar hastalıkları ve diğer kronik rahatsızlıklarla doğrudan bağlantılıdır. Gelin beraber Türkiye’de obezite artışının başlıca risk faktörlerini, bel çevresi genişlemesinin sebeplerini ve bu durumu düzeltmek için yapılması gerekenleri bir gözden geçirelim.

Beslenme alışkanlıklarının değişmesi

Fast-food tüketiminin artması: Özellikle şehirleşmenin hızlanmasıyla birlikte, işlenmiş ve yüksek kalorili yiyeceklerin tüketimi arttı.

Şekerli ve gazlı içeceklerin yaygınlaşması: Kola, meyve suyu ve enerji içecekleri gibi şeker oranı yüksek içecekler fazla tüketiliyor.

Yüksek karbonhidrat ve düşük protein içeren beslenme: Beyaz ekmek, pirinç ve makarna gibi rafine karbonhidratların tüketimi oldukça fazla.

Lif oranı düşük beslenme: Sebze, meyve ve tam tahılların yeterince tüketilmemesi sindirim sisteminin yavaşlamasına ve kilo alımına sebep oluyor.

Fiziksel aktivite eksikli

Yazının Devamı

Strese iyi gelen vitamin ve mineraller

10 Mart 2025

Stres, vücutta kortizol seviyelerini artırarak enerji metabolizmasını, bağışıklık sistemini ve sinir sistemini olumsuz etkileyebilir. Bazı vitamin ve mineraller stresle mücadelemizde bize yardım eder gelin bunlara bir göz atalım.

1. B Vitaminleri (B1, B2, B3, B5, B6, B7, B9, B12)

Özellikle stres altındayken B vitaminlerine olan ihtiyaç artar.

- B1 (Tiamin): Eksikliği anksiyete ve depresyona yol açabilir. Tam tahıllar, baklagiller, ayçiçeği çekirdeği ve et ürünlerinde bulunur.

- B2 (Riboflavin): Hücresel enerji üretiminde görev alır ve beyin sağlığını destekler. Süt ürünleri, yumurta ve yeşil yapraklı sebzelerde bulunur.

- B3 (Niasin): Beyinde serotonin üretimini destekleyerek depresyon ve stresle mücadelede yardımcı olur. Tavuk, ton balığı, yer fıstığı ve kahverengi pirinçte bulunur.

- B5 (Pantotenik Asit):

Yazının Devamı

Çocuklarda teknoloji bağımlılığı

3 Mart 2025

Çocuklarda teknoloji bağımlılığı giderek büyüyen önemli bir sorun haline gelmeye başladı. Bu sorun geçenlerde ulusal ve uluslararası uzmanların katıldığı ‘Bağımlılık ve İyileşme’ başlıklı sempozyumda detaylı bir şekilde ele alındı. Sempozyumun bilimsel kurul başkanlığını yürüten ve Türkiye’nin bu konuda önde gelen uzmanlarından Prof. Dr. Kültegin Ögel’in görüşlerini sizinle de paylaşmak istiyorum.

- Artık teknoloji çağındayız. Herkesin cep telefonuyla yaşaması normal kabul ediliyor. Hesap makinesi, takvim, dergiler, haberler, bankalar, daktilo, oyunlar vb. hepsi cep telefonuna taşındı. Tüm bunlara harcadığımız zamanı düşündüğünüzde, cep telefonumuzla geçirdiğimiz zaman da anlamlı geliyor.

- Ama her şeyde olduğu gibi bunun da bir sınırı var. Peki bunun sınırı nedir? Sınır, psikososyal işlevlerimizdir. Yani, yaşamsal işlevlerimiz bundan etkileniyor mu? Örneğin cep telefonuna bakmaktan ders çalışamamak, arkadaşlarla buluşamamak, işe gitmemek vb.

- Öte yandan; zarar vermesine rağmen kullanmaya devam etmek, kontrolü elden

Yazının Devamı

Lezzeti arttıran Çin tuzu

24 Şubat 2025

Çin tuzu olarak bilinen “monosodyum glutamat” (MSG) bir tür sodyum tuzudur. Özellikle restoranlar ve hazır gıda üreticileri, Çin tuzunu yemeklerin lezzetini arttırmak amacıyla kullanırlar. Bu tat, etlerde, peynirlerde, deniz ürünlerinde ve bazı sebzelerde doğal olarak bulunur. Çin tuzu, bu doğal lezzetleri taklit etmek veya güçlendirmek için kullanılır. Böylece ucuz olan bu tuzu kullanarak yemeklerde kullanılan et, baharat ve diğer malzemelerin miktarını azaltarak maliyetleri düşürmek de mümkündür.

Çin tuzu, restoranlar dışında gıda endüstrisinin birçok alanında kullanılır. Çorbalardan hazır yemeklere, atıştırmalıklardan işlenmiş etlere kadar pek çok üründe yer alır. Bunun yanında, özellikle Asya mutfağında ve Çin yemeklerinde daha yaygın olarak kullanılsa da dünya genelindeki pek çok restoran ve gıda üreticisi de bu bileşiği tercih ediyor.

Monosodyum glutamatın dünya çapında popülerliği 20. yüzyılın başlarından itibaren artmış. Tuzun adı Çin tuzu ama ilk keşfeden kişi

Yazının Devamı