Lezzeti arttıran Çin tuzu

Çin tuzu olarak bilinen “monosodyum glutamat” (MSG) bir tür sodyum tuzudur. Özellikle restoranlar ve hazır gıda üreticileri, Çin tuzunu yemeklerin lezzetini arttırmak amacıyla kullanırlar. Bu tat, etlerde, peynirlerde, deniz ürünlerinde ve bazı sebzelerde doğal olarak bulunur. Çin tuzu, bu doğal lezzetleri taklit etmek veya güçlendirmek için kullanılır. Böylece ucuz olan bu tuzu kullanarak yemeklerde kullanılan et, baharat ve diğer malzemelerin miktarını azaltarak maliyetleri düşürmek de mümkündür.

Çin tuzu, restoranlar dışında gıda endüstrisinin birçok alanında kullanılır. Çorbalardan hazır yemeklere, atıştırmalıklardan işlenmiş etlere kadar pek çok üründe yer alır. Bunun yanında, özellikle Asya mutfağında ve Çin yemeklerinde daha yaygın olarak kullanılsa da dünya genelindeki pek çok restoran ve gıda üreticisi de bu bileşiği tercih ediyor.

Monosodyum glutamatın dünya çapında popülerliği 20. yüzyılın başlarından itibaren artmış. Tuzun adı Çin tuzu ama ilk keşfeden kişi 1908’de bir Japon bilim insanı. Kikunae Ikeda bu bileşiği deniz yosunlarından izole ederek üretmeye başlamış. Bu keşif, önce Asya mutfağında ve özellikle Çin mutfağında 20. yüzyılın ortalarından itibaren de dünya çapında popülerleşmiş ve birçok gıda endüstrisinde yaygın olarak kullanılmaya başlanmış.

Çin restoranı sendromu veya MSG hassasiyeti

Baş ağrısı, terleme, yorgunluk, göğüs sıkışması, kas gerginliği, uyuşma, karıncalanma gibi geçici belirtilere neden olabilir. Çin yemekleri yendikten sonra görülebilen bu belirtiler bu yemeklerin içindeki MSG yani Çin tuzuna bağlanmış.

Çin tuzu ya da MSG, vücutta sodyum birikmesine neden olabilecek bir bileşik içerdiğinden, aşırı miktarda alındığında, yüksek tansiyon gibi kardiyovasküler sorunları tetikleyebilir. Bununla birlikte, genellikle sağlıklı bireyler için normal seviyelerde MSG tüketiminin sağlık açısından bir tehlike oluşturmadığı kabul edilmektedir.

Alışkanlık

Lezzet artırıcı etkisi nedeniyle bazı insanlar bu bileşiği içeren yiyeceklere karşı bir tür “tercih” veya “alışkanlık” geliştirebilir. Bu, gerçek anlamda bir bağımlılıktan çok, lezzet profili ve yemeklerdeki tat değişiklikleri ile ilgilidir. Örneğin kişi yemeklerinde Çin tuzu kullanan bir restoranın ya da yiyeceğin kolayca müdavimi haline gelebilir.