Tam 5.5 ay önce, 8 Ocak akşamı Harry ve Meghan, İngiliz Kraliyet Ailesi’nden ayrılıp, finansal bağımsızlıkları için çalışacakları ve zamanlarını İngiltere ile Kuzey Amerika arasında geçirecekleri duyurusunu, Sussex Royal Instagram hesabında paylaştı.
Bu kararı çok cesur ve romantik bulanlar kadar şımarık ve saygısız bulanlar da oldu. Özellikle de paylaşımdan kısa bir süre sonra, Buckingham Sarayı’ndan yapılan açıklamada, Instagram kullanıcılarının bile bu karardan Kraliçe’den daha önce haberi olduğu ortaya çıkınca...
Aşkı uğruna prenslikten vazgeçebilen Harry’yi özgürlüğü seçtiği için kutlayanlar, “Eşini korumak için bunu yaptı” diyenler, durumu tamamen Meghan’ın başarısı olarak ilan edenler, hatta yılların Prens Harry’sini ‘Meghan’ın kocası’ diyerek küçümseyenler, #Megxit’i başlatanlar, “Prenses Diana küçük oğluyla bu kararından dolayı gurur duyardı” diye konuşanlar, “Prens Harry annesi Diana’nın intikamını babası Prens Charles’tan
Ortak arkadaşlarımız Enci Rocco- grande ve Esli Teker sayesinde Zoom’da tanışıyorum Melisa Tapan’la.
Londra-İstanbul-Bodrum hattında evlerimizden konuşuyoruz, Melisa Gate 27’yi anlatıyor heyecanla, biz de aynı heyecanla dinliyoruz.
Peki ama Gate 27 ne?
Melisa’nın kurduğu uluslararası konuk sanatçı ve kültür sanat etkinlikleri platformu.
Aslında her şey New York’ta başlamış, Melisa Columbia Üniversitesi’nde Ekonomik ve Siyasal Kalkınma yüksek lisansını yaparken sık sık sanat galerilerini, müzeleri gezmiş, kendi gibi genç sanatçılarla tanışmış, en çok da New York’taki kendini geliştirmeye odaklı ekosistemden etkilenmiş.
Sanat koleksiyonerlerinin gündeminde son aylarda koronavirüs ve çevrim içi gerçekleşen sanat fuarları dışında iki büyük dolandırıcılık olayı vardı.
Biri dünyanın önde gelen sanat koleksiyonerlerinden İngiltere kraliyet ailesinin ferdi Prens Charles’ın kendi vakfı ‘The Prince’s Foundation’ın Ayrshire’daki merkezinde sergilenmek üzere, Formula 1’in patronu Bernie Eclestone’un kızı Petra Ecclestone’un eski eşi James Stunt’tan ödünç olarak kabul ettiği eserlerin sahte çıkmasıydı. Diğeri ise galerici/sanat danışmanı Inigo Philbrick’in 75 milyon dolarlık dolandırıcılıkla ortadan kaybolmasıydı. Inigo Philbrick çok yetenekli bir sanat danışmanı olarak Londra’da başlamış kariyerine.
Daha 23 yaşında, White Cube Galeri’nin kurucusu Jay Jopling’in dikkatini çekmiş ve hatta Jopling, Philbrick’e Mayfair’deki galerisini açmasında yardımcı da olmuş, yatırımcılardan biri de.
Inigo Philbrick’in işleri bir süre çok iyi gitmiş.
En büyük müzayedelerden en pahalı eserleri toplamaya
Bu yaz Bodrum’a gidilir mi? Uçakla mı arabayla mı? 1000 liralık şezlong mu halk plajı mı? Kalabalık mı sakin mi? 2020 yazının ilk izlenimiyle Türkbükü’nün son 20 yılının kısa bir özeti
12 haftalık karantinadan sonra uzun uzun düşünülüyor ve karar veriliyor: Bodrum’a gidiyoruz. Uçak mı, araba mı? İşte bütün mesele bu! Arabayla hızınıza ve mola vermenize göre 6-7 saat arasında değişiyor yol, uçakla ise 1 saat 10 dakika; tabii yeni önlemler nedeniyle uçuştan 3 saat önce havalimanında olmalı deniliyor, bir de üstüne ev-havalimanı mesafesi ekleniyor. Ve tabii her hafta İstanbul-Bodrum uçuşuna alışık olanlar bile bu kez uçağa binme konusunda tedirgin. Oysa alınan önlemlerle uçaklar da havalimanları da diğer gittiğimiz yerlerden farklı değil.
Her ne olursa olsun bana kalsa uçakla giderim ama bu sefer çoğunluk kararıyla arabayla gidiyoruz Bodrum’a; yolda bir kez benzin almak dışında hiç durmadan. Yeni yollar harika; 6 saat 30 dakikada Türkbükü’ndeyiz.
1000 değil 550
Bodrum’a girişte
"Pandemi döneminde koleksiyonlarımız üretilmeden çöp oldu. Zaten bir yıl içinde tam altı farklı koleksiyon hazırlamak delilik; sadece moda tasarımcıları için değil, üreticiler ve müşteriler için de delilik, açgözlülük. Şimdi yenilerini hazırlayamadığımız için bundan sonra yılda iki koleksiyonla yetinilmesini umuyorum” diye özetlemişti Amerikalı tasarımcı Marc Jacobs... Bu süreçte yeni planlarını açıklayan ilk marka ise Saint Laurent oldu.
Fransız modaevi, bu yıl Paris Moda Haftası dahil olmak üzere hiçbir etkinlikte yer almayacağını duyurdu. Hemen arkasından İtalyan modaevi Gucci de yıllık defile sayısını beşten ikiye düşüreceğini ve geleneksel moda haftaları takviminden çekileceğini açıkladı. Artık kadın ve erkek koleksiyonlarını aynı anda, sezon ayrımları yapmadan izleyebileceğiz. Çoğu marka ‘pre-fall’ ve ‘resort’ gibi ara sezonlardan artık tamamen vazgeçti.
Sadece markalar değil, büyük moda haftaları da bu değişime ayak uyduruyor. İşte 36’ncı yılını kutlayan Londra Moda Haftası da
Türkiye’de genç sanatçılarımızın ilk şansı Mamut Art Project’ti, işlerini koleksiyonerlere tanıtabilmek için iyi bir fırsattı.
Dört yıl önce ise genç sanatçılar için yeni bir fırsat daha ortaya çıktı: BASE.
BASE, bir sanat buluşması.
Tüm Türkiye’nin yeni mezun olan sanatçılarını ilk kez İstanbul’da Galata Rum Okulu’nda, daha sonra ise Akaretler Sıraevler’de aynı çatı altında bir sergide buluşturdu.
Her yıl Mardin’den Antalya’ya, Batman’dan Kayseri’ye, Muğla’dan Sakarya’ya 20 şehirde 30 üniversiteden 100 sanatçıya ait yüzlerce yapıta ev sahipliği yaptı. Resim, seramik, video, heykel, yerleştirme, fotoğraf, baskı, cam ve grafik tasarım gibi pek çok farklı sanat dalından yapıtlar sergilediler.
Dünyanın en önemli sanat fuarlarından biri Art Basel.
Her yıl Basel, Miami ve Hong Kong’da gerçekleşiyor.
Bu yıl ise Kovid-19 nedeniyle mart ayında gerçekleşecek Art Basel Hong Kong önceden iptal edildi, ama Art Basel yönetimi aynı tarihlerde galerilere dijital bir platformda eserleri sergileme fırsatı sağladı.
Basel’de 18-21 Haziran tarihlerinde gerçekleşmesi planlanan Art Basel fuarı ise bu yıl 50. yılını kutlamaya hazırlanıyordu ve tam 35 ülkeden 288 sanat galerisinin katılması bekleniyordu.
Hollywood’un sarışın bombası Marilyn Monroe, hayran olduğu Ella Fitzgerald’ın kariyerinin önünü açıyor. İşte 1950’lerde başlayan ve hâlâ dünyaya örnek olan dostluğun hikayesi…
Yıl 1954. Marilyn Monroe sarışın bomba rolleriyle kariyerinin zirvesinde, filmleri o dönemin parasıyla 200 milyon dolar hasılat yapıyor, attığı her adım takip ediliyor, nereye gitse o mekân popüler oluyor.
Aynı dönemde Ella Fitzgerald, sesini duyurmayı başarıyor, ama sahneye çıkmak istediği önemli caz kulüpler onu sahneye çıkarmıyor, kapıdan içeri sokmak bile istemiyorlar.