Uğruna pek çok canın yandığı, adına sayısız türkü yakılan, Barış Manço-Yıldız Tilbe gibi sanatçıların dilinden düşmeyen, civan gibi gençleri eritip muma çeviren ‘Kara Sevda’, Yeşilçam’da Zeynep Değirmencioğlu ile Mehmet Bozdoğan’ın başrolünde film olarak işlenmenin ardından şimdi de dizi olarak varlık gösterecek hayatımızda.
Ay Yapım imzasını taşıyan dizi, Özlem Yılmaz ve Anıl Eke’nin kaleminden, teknelerin bakımına yardım eden maden mühendisi Kemal ile zengin kızı olmasına karşın mütevazılıği da elden bırakmayan Nihan’ın mucizevî aşkını işleyecek.
Yönetmenliğini Hilal Saral’ın üstlendiği ‘Kara Sevda’nın yeni dönem yoğunluğunda şansı ne kadar diye bakacak olursak…
BURAK ÖZÇİVİT İLE NESLİHAN ATAGÜL FAKTÖRLERİ
Birbirinden uzak dünyaların insanlarını aşkın romantizminde buluşturarak Yeşilçam’dan kalma bir rutini sergileyecek olan ‘Kara Sevda’nın en büyük kozu, başrolleri paylaşan Burak Özçivit ile Neslihan Atagül…
Geçtiğimiz sezonlarda farklı yapımlarda, farklı partnerlerle yer alan oyuncular, ekran başındakilere kendilerini sevdirmiş isimler. Üstelik Burak Özçivit de, Neslihan Atagül de rolleri ne olursa olsun canlandırmalarında sıcak bir tablo yansıttılar bugüne dek.
Yaşamın yoğun temposundan bunalanlar için ‘tatil zamanı’ umudu büyük önem taşır. Ancak bunu gerçekleştirmek de öyle pek kolay değil neticede. Başta maddiyat olmak üzere yaz tatili keyfine engel teşkil edebilecek bir dolu şey çıkabiliyor karşımıza. O vakit de, kurguların dünyasından açılan ‘Tatil Zamanı’ seçeneği kalıyor geriye.
Ekranların tatil zamanındaki dizi seçenekleri, romantik komediler çoğunlukla. Ama onların klişe aşk halleriyle gevşeyip eğlenmek pek mümkün olamıyor. Hani şöyle doyasıya gülmek isteseniz, ortada mizaha yönelik bir durum bulmak zor. Aşkın romantizmini yakalamaya çalışsanız, o hepten zor. Öte yandan birbirinin içinden çıkmış gibi duran komedi şovlarından da tat almaya uğraşmak nafile. Zira kopyala yapıştır tablosu sergileyen bu yapımlar aynı fabrikanın ürünü. Kanalların film tercihlerinden kendinize eğlencelik çıkartmaya çalışsanız, bir iki yerli film dışında genellikle aksiyona dayalı yapımlar yer bulmakta ekranda.
Oysa gündemin iç karartıcılığından, yaz sıcağında eve tıkılıp kalmanın verdiği sıkıntıdan kurtulmak için insan bazen önünü ardını didiklemeden makaraları koyuvermek, kaygısızca yol alan bir komedinin içine dalmak istiyor. Dolayısıyla ister
Yeni sezonları en çok çekici kılan, ‘Bir başlasa’ dedirterek iple çektiren nedir? Sıfır kilometre diziler mi, yoksa olayları Arap saçına çevirerek merak uyandıran biçimde sezon finaline giren eski yapımlar mı? Bana göre ikincisi. Çünkü insan hiç görmediğine kıyasla tanıdığı, bildiği şeylerin akıbetini daha çok merak eder. Hem zaten her sezon iyisiyle kötüsüyle yeni dizilerin ekrana çıkartılması bildik bir durum. Yani bu açıdan da ortada sürprizli bir ilgi çekicilik bulunmuyor. Dolayısıyla en çetrefilli yerde mola veren işlerin devamını nasıl getireceği konusu ilgi bakımından daha avantajlı.
Bunun bilincinde olan diziler de yeni sezonlarında ilgiyi daha artırmak, rakiplerine karşı avantajlarını korumak adına ellerini güçlendirmek için kadro ve senaryo açısından kendilerini geliştirme çabasına girişmekte. Kanal D’nin sevilen dizilerinden olan ‘Poyraz Karayel’ de bu mantıkla sezona hazırlananlardan.
GÜÇLÜ İSİMLERLE TAKVİYE
Geçtiğimiz sezon dizileri, finalleriyle adeta beklenti yarışına girmişlerdi. Öykülerini öyle yumağa çevirdiler ki, bizi meraka boğdular. Nasıl ki, ‘Güllerin Savaşı’nı şok edici biçimde yaz tatiline yollayan Kanal D, ‘Poyraz Karayel’i de pek çok soru
Yaz sıcakları tüm kavuruculuğuyla sürerken ekranda da yaz başında yayına sokulan yapımların rüzgârı bütün gücüyle esmekte. Romantik komedisinden dramasına, farklı türden işleri izleyiciye sunan kanalların zarara uğramadan geçirdiği bu süreçte yeni sezon hazırlıkları da ufak ufak başladı.
Bir yandan ‘Muhteşem Yüzyıl’ın devamı olarak niteleyebileceğimiz ‘Kösem Sultan’, ‘Kara Sevda’ gibi yepyeni dizilerin çekimleri start almak için gün saymakta… Diğer yandan ‘Filinta’, ‘Paramparça’, ‘Kara Ekmek’, ‘Kertenkele’, ‘O Hayat Benim’ gibi geçen sezondan devam edecek olan dizilerin hepsinde de bir hareketlilik göze çarpmakta. Hem setlerin telaşı başlıyor hem de yeni dönem için taze isimleri kadroya katarak kendilerini geliştirmeleri söz konusu.
Kısacası Ağustos ayına, Ağustos böceğinin rehaveti değil, karınca misali bir çalışma temposu hâkim olacak. FOX TV’nin dizileri de bu yenilikçi tempoyla kolları sıvadılar çoktan.
YENİ MİRAY GELİYOR
2013 yılında Panama’da yapılan, Acun Ilıcalı’nın hazırlayıp sunduğu ‘Survivor Ünlüler – Gönüllüler’ yarışmasında Ünlüler takımında yer alan Larissa Gacemer’i, Ateş karakterinin eski sevgilisi olarak kadroya dâhil ederek senaryosuna gelişim kapısı
Güncelinden havasına, hayli hararetli geçen yaz günlerinde hareketlilik olanca hızıyla sürerken kanallar da yazdan kışa yeni sezon hazırlıklarını yapmakta. Farklı proje isimleri daha şimdiden izleyici ilgisini çekmek için sürekli magazin medyasında yer buluyor.
Başrol oyuncusuyla sansasyon yaratıcı haberlere malzeme olan ‘Kösem Sultan’… Ya da Oktay Kaynarca ile Deniz Çakır’ı buluşturan, Kurtlar Vadisi’nin fenomen isimlerinden olan Kenan Çoban’ı da oyuncu kadrosuna katarak hazırlıklarını sürdüren ‘Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz’… Yeni sezonun yazdan yüzünü gösteren yapımları olarak sıkça gündemde.
Öte yandan yeni projelerin ekranda yer almak için Eylül’ü beklediği şu günlerde elini çabuk tutanı da mevcut. Nasıl ki, başarılı işlere imza atan Samanyolu TV bu yönde gösterdi bile kendini. Arzu Yanardağ, Arda Esen gibi yeni yüzleri bünyesine katarak yeni sezon çalışmalarını yürüten ‘Küçük Gelin’… 660. bölümle sezon finalini yapan ‘İki Dünya Arasında’… Aksiyonuyla beğeni toplayan ‘Sungurlar’ gibi başarılı işlere imza atan Samanyolu TV, yeni sezon açılışını da 3 Ağustos’ta yayına sokacağı günlük diziyle yapıyor.
Samanyolu TV’nin diğer kanallara fark atarak yeni sezonu erkene çeken
İnsanoğluna ‘kolay kazanç’ dendi mi, akan sular durur. Hele bir de bu kolay kazanç eğlencesini de beraberinde getiriyorsa kim tutar bizi? Nitekim kış sezonunda olduğu gibi yaz ekranında da boy gösteren ‘Yarışma’ programlarına yönelim de bu mantığı taşımakta. Talep yoğun olunca televizyoncuların arzı da bollaşıyor haliyle. Ondan sonra gelsin sıra sıra, çeşit çeşit yarışmalar. Peki, FOX TV’nin yarışmacılıktan kaçındığı bu ortamda hangi kanal daha iddialı bu yarışma konusunda? Hemen bakalım.
ATV’DE YARIŞMA KARNAVALI
Kanalların yaz dizilerini devreye sokmayı hemen hemen tamamlamış oldukları şu dönemde yarışma çeşnisi bakımından başı çeken ATV… Bir karnaval yaşatıyor adeta. İzleyicisine, ‘Kim Milyoner Olmak İster’ ile 1 milyon kazanma fırsatını tanımayı sürdüren kanalda her zevke hitap edecek yeni yarışmalar mevcut. Bunların arasında ilk dikkat çeken, NTC Medya yapımı ‘Döndür Şansını’!
Bas Butona Döndür Şansını
Büyük beğeni toplayarak reytinglerde gayet iyi sonuçlar alan ‘Döndür Şansını’, Şoray Uzun’un sunumu ile ekrana gelirken hem sevilen ünlüleri izleyiciyle buluşturuyor, hem de yarışmacı çiftlerin başarmaya uğraştıkları oyunlarla keyifli dakikalar yaşatıyor. ‘Döndür
‘Kalite asla bir tesadüf değil, daima akıllı bir gayretin sonucudur’ demiş İngiliz yazar ve toplum eleştirmeni John Ruskin… Gerçekten de kalite, tesadüfler sonucu ortaya çıkan bir olgu değil. Ancak bunun yanında özene bezene yaratılan kaliteyi hak ettiği biçimde değerlendirmek, daha doğrusu değerlendirecek kişiler bulmak da hiç kolay iş değil.
AB izleyici kitlesini hedef alan işler eskiden beri Kanal D’nin ilgi odağında. Ancak geçmişte hayli verimli olan bu yaklaşım son yıllarda Kanal D’nin reyting sırlamasını da olumsuz etkiler oldu. Değişen reyting sistemi ve izleyicilerin dizi algısı yüzünden AB’deki gücüne karşın Total’de beklenen verimliliği elde edemeyen Kanal D, bu nedenle ‘Bana Artık Hicran De’, ‘Benim Adım Gültepe’ gibi yapımları erken emekli etmek durumunda kaldı. ‘Şeref Meselesi’ gibi kaliteli bir işin dahi hak ettiği halde yeterli ilgiyi görmediği Total izleyici kitlesi şimdi bir Kanal D dizisinin daha sonunu getiriyor. Medyaya yansıyan haberlere göre ‘Beş Kardeş’, 4 Ağustos’ta final yapacak… Ve bana göre de ince detaylarla yaratılmış güzel bir işe daha yazık olacak.
ELEŞTİRİ TUTKUSU, ‘BEŞ KARDEŞ’İN SONU MU OLDU?
Geçtiğimiz sezona ortadan dalış yapan ‘Beş
Geçtiğimiz dönem iddialı yapımlar sunarak özel kanallarla rekabetini coşturup, geçmişte olduğu gibi varlığını yeniden hissettiren TRT 1, yaz sezonunda da geri adım atmadığını göstermek için yeni işleri izleyiciyle buluşturmaya hazırlanıyor.
Altuğ Küçük’ün yaratıcı kaleminin ürünü olan ve istenildiğinde kendini tekrarlamayan senaryolar üretilebileceğini örnekleyen ‘Filinta’ dizisiyle Bir Osmanlı Polisiyesi’nin nasıl olabileceğini kaliteli bir biçimde sunan TRT 1, yer yer abartılara düşse bile ‘Diriliş’ dizisiyle de tarih alanında farkını hissettirmeyi bildi.
‘Milat’ ile umduğunu tam anlamıyla bulamayan kanal, ‘Filinta’nın senaryosundan doğan iki karakterle Ramazan’a özel ‘Zeyrek ile Çeyrek’ dizisini ekrana taşıyıp mini dizi olgusunu yeniden canlandırırken, aynı süreçte yine her gün yayınlanan ‘Yunus Emre’ ile de Aşkın Yolculuğu’nu yaşattı bize.
Şimdilerde her kesime ve isteğe hitap edecek türden yapımları izleyicisine sunmayı sürdüren TRT 1 yeni sezon için projelerini geliştirirken, yaz aylarını renklendirecek iki yapımı daha ekrana çıkmak için gün saymakta. Bunlardan biri ‘Son Çıkış’… Diğeri de ‘Baba Candır’.
GENÇLERE UMUT IŞIĞINDA ‘SON ÇIKIŞ’…
İnsanların hayatlarını