NASRETTiN’iN TORUNU CEM

16 Mayıs 2011

‘Yaşamdan Dakikalar’ programının yeni kanalındaki ilk konuğu Cem Yılmaz’dı. Bir ara ekrana küçük bir ‘Nasrettin Hoca’ fotoğrafı geldi. Yılmaz ilk sahne hayatına Nasrettin Hoca olarak başladığını söyledi

Hıncal Uluç, Nebil Özgentürk ve Sunay Akın’lı ‘Yaşamdan Dakikalar’ın Sky Türk’teki ilk programı son yıllarda televizyonda izlediğim en keyifli sohbetti.
Her şeyin ‘ilk’i özenle hazırlanır ya, ‘Yaşamdan Dakikalar’ın yapımcısı Nebil Özgentürk de öyle yaptı.
Özgentürk, yeni kanallarındaki ilk programa Cem Yılmaz gibi bir komedyeni konuk edince ortaya ‘tadından yenmez’ bir sohbet çıktı.
Nebil Özgentürk’ten programın deşifresini isteyip, Cem Yılmaz’ın söylediklerinin önemli bir bölümünü köşeme taşımamın sebebi şu:

Yazının Devamı

RTÜK’ün çarpıcı radyo araştırması

14 Mayıs 2011

RTÜK tarafından 3 - 15 Aralık 2009 tarihleri arasında, 21 il ve 124 ilçede gerçekleştirilen “Radyo Dinleme Eğilimleri 2 Araştırması” çarpıcı sonuçlar ortaya koydu. Türkiye genelini temsil eden 2 bin 600 kişiyle yüz yüze yapılan anket, teknolojiyle birlikte radyoculuğun nasıl evrim geçirdiğini gözler önüne serdi...
İşte o araştırmanın ortaya koyduğu çarpıcı tablolar:

Radyoyu, radyodan dinleyenler azalıyor
En uzun süre radyo dinleyenler günde ortalama 4.18 saatle Güneydoğulular.
En az süreyle radyo dinleyenler ise Karadenizliler.
Radyoyu klasik radyo alıcılarından dinleyenlerin oranı 2007 yılında yüzde 88 iken, 2009’da bu oran yüzde 64’e geriledi. Dinleyicilerin yüzde 64’ü, radyo kanallarını klasik radyo alıcılarından takip ediyor. Yüzde 18.4’ü mobil telefon ya da cep telefonu, yüzde 15’i internet, yüzde 14.5’i uydu, yüzde 12.9’u ise mp3 çalar ve ev sinema sistemleri gibi yeni teknolojik vasıtalar aracılığıyla radyo takip ediyor.

Yazının Devamı

GÖZÜMÜZ AYDIN! 44 ÖDÜL BiRDEN!

13 Mayıs 2011

İletişim fakültelerinin ödül vermesine karşı değilim. Karşı olduğum şey, bu kadar çok ödül dağıtarak ödüllerin içinin boşaltılması. Listedekilerin yüzde 90’ı ‘anasının ak sütü’ gibi hak ediyor ödülü ama aday olmayı bile hak etmeyenler var

İstanbul Aydın Üniversitesi’nin ‘7’nci İletişim Ödülleri’ni kazananlar gazeteye verilen tam sayfa ilanla duyuruldu kamuoyuna.
“İstanbul Aydın Üniversitesi’nin 14 bin öğrencisi medya ve sanat dünyasının yıldızlarını belirledi” başlığıyla verilen ilan zaten yarım sayfa olsa, mümkün değil o kadar isim oraya sığmazdı.
Yok böyle bir ödül hovardalığı!
İstanbul Aydın Üniversitesi’nin ‘7’nci İletişim Ödülleri’ne kaç kişi layık görüldü biliyor musunuz?

Yazının Devamı

SEZEN, BETÜL’E DAHA NE YAPSIN?

12 Mayıs 2011

Betül Demir’in albümüde Sezen’in dört şarkısı var, ama ‘Hop Dedik’ süper. Demir, bu albümle müzik dünyasının aranan solistlerinden biri olmazsa bu işi bırakmalı, evinde oturup ‘hayırlı kısmet’ini aramalı


Yeni çıkan albümleri önce Kartepe’de dinledim, sakin kafayla. Kuşlardan başka eşlik edecek canlı yoktu şarkılara.
Aynı şarkıları bir kez de trafikte dinledim.
Trafik benim için ilginç bir kriterdir.
Şayet trafikte dinlediğim bir şarkının sesini yükseltmek gelmişse içimden, bence tamamdır o.

Yazının Devamı

‘EGOSUCTION’ ŞART ONLARA

11 Mayıs 2011

Sanıyorlar ki, etraflarında dönüyor dünya. Onlar bulunmaz Hint kumaşı, başkaları sıradan ya da zavallı. Bu tür insanların egolarına tıbbi müdahale gerekmiyor mu sizce de?


‘Evrenden Torpilim Var’ adlı kitabın yazarı Aykut Oğut, neredeyse kapağının tamamı aynayla kaplı yeni kitabını, şöyle bir not düşerek imzalayıp göndermiş bana: “Sevgili Ali, keyifli okumalar dilerim.”
Bu kadar mı ‘tam isabet’ olur? Biraz kafa dinlemek için Kartepe’ye giderken yanıma aldığım üç kitaptan birindeki dileği yerine yetirmemek olur mu?
Kitabı okumaya başlayınca ‘ego’ konusunda Aykut Oğut’la aynı fikirde olmadığımı anladım. Neden mi? Nedeni yazdığı şu satırlar:
“Yıllar boyunca ego, kurtulmamız gereken b... bir şey olarak öğretildi bize. Hatta iki deyim dilimize girmiş bile:

Yazının Devamı

ACUN’DAN DERS ALIN

10 Mayıs 2011

Yıldızı kaymak üzere olan 'yıldız'larla, şöhret olmaya dünden 'gönüllü'leri götürmüş bir adaya Acun Ilıcalı. Her tarafından 'çamur fışkıran' Nihat Doğan’la Pascal Nouma, başladılar kavgaya ve hepimiz daldık onları seyre

Televizyon sektöründe format yarışma hazırlayan, sunuculuk yapan birçok insan var, ama hiçbiri Acun Ilıcalı kadar başarılı değil.
Bir insanın her yaptığı iş tutuyorsa, 'şans'la, 'tesadüf'le izah edilemez bu. Sürdürülebilir başarı, işine duyduğun saygı, samimiyet, ekip çalışması, yaşadığı ülkenin insanını tanımak ve yaptığın işi iyi pazarlamaktan geçer.
Bunların hepsi mevcut Acun’da.
Onu, 'lümpen kültürün temsilcisi' olarak görenler, yaptığı yarışmalarla insanları kolay yoldan para kazanmaya özendirdiğini iddia edenler var.
Acun Ilıcalı’yla ortaya çıkan bir kültür mü bu?

Yazının Devamı

18 TL’YE RiO TURU!

9 Mayıs 2011

‘Hızlı ve Öfkeli 5: Rio Soygunu’nda başrol oyuncularının, içinde 100 milyon dolar olan çelik kasayı iki yarış otomobiliyle kaçırma sahneleri var ki, tek kelimeyle süperdi. Rio’ya gitmedim, ama film sayesinde gitmiş kadar oldum


Kanyon’un sinemalarına gittiğimde saatler 12.15’i gösteriyordu.
Filmlerin bir kısmı 11.00’de, bir kısmı da 12.00’de başlamış.
En erken seans 13.00’te.
O saate bilet alsam, randevuma gecikeceğim, bari 12.00’de başlayan ‘Hızlı ve Öfkeli 5: Rio Soygunu’ için şansımı deneyeyim dedim. Malum reklam yüzünden filmlerin gösterimi bayağı sarkıyor.

Yazının Devamı

‘Behzat Ç.’yi bu yüzden sevdiler

7 Mayıs 2011

Bir adam düşünün... Zengin, yakışıklı, karizmatik, güçlü...
“İyi” adına ne ararsan var yani!
Kadınlar bayılıyor ama küçük bir kusuru var.
Adam aynı zamanda “maço”...
Yani sevdiği kadına tokat mesafesinde...
“Seymen Ağa”dan “Behzat Ç”ye böyle birçok “karakter” gördük ekranlarda...
Adamlarda, yukarıda saydığım bu büyüleyici özellikler var ama bilekleri de kuvvetli hani... Kodum mu oturturum cinsinden...

Yazının Devamı