Eğitimde sular durulmuyor.
Liselere Giriş Sistemi (LGS) yine değişiyormuş!
Daha doğrusu, revize ediliyormuş!
Hani en iyi sistem buydu?
Bu sistemi dayatanlar yüksek makamlara atanarak ödüllendirilmedi mi?
Ne yaparsanız yapın, yamalı bohça dikiş tutmaz!
En doğrusu, bu sistemin tümden değiştirilmesi ve kalıcı bir sistemin getirilmesi.
Yoksa gelecek yıl yine yeni revizyonlar gerekir.
Artık şunu görelim!
MEB, bu işi beceremiyor!
Dışarıdan bir göz, örneğin üniversiteler ya da Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu bu işi daha iyi yapabilir! Ama aceleye getirmeden!..
Kriter tümüyle...
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, LGS kapsamındaki adrese dayalı yerleştirmelerde geçen yıl yaşanan sorunların bu yıl büyük ölçüde azalacağını vurgulayarak, kriterlerin tümüyle değişebileceğini dile getirdi.
Bakan Selçuk, CNN Türk’te, eğitim gündemine ilişkin soruları yanıtlarken LGS’ye yönelik şu açıklamalarda bulundu:
- Yerleştirmede karşılaşılan sorunları çözebilmek için elimizde çok güçlü argümanlar var.
Önümüzdeki yıl yerleştirmeye esas olacak kuralları, kaideleri biz belirleyeceğimiz için bu sorunların çok büyük ölçüde azalacağına eminim. Çünkü simülasyonlar yapıyoruz.
- Öğrenci tercihlerinin her bir tercih dönemindeki dağılım analizlerini yaptık. Velilerin beklentilerine baktık. Şimdilerde bu hafta bölgelerdeki il milli eğitim müdürlerimizi gruplar halinde davet edip her biriyle her şehre özel analizini yapıyoruz. Hangi okulumuzda ne tür ihtiyaçlarımız var, kapasite artırımı ne kadar... Yeni binalar yapılıyor, onlar rahatlatacak ve dağılıma esas olan koşullar değişecek.
- Çocukların evlerine yakın olan okullara gidebilmesi ile ilgili birtakım kolaylıklar getiriliyor.
Çocukların daha az servis kullanması, daha yakın bir okulu tercih edebilmesi ve okullar arasındaki geçişlerle ilgili kolaylıklar sağlanıyor.
- Mecburi olan durumlar var, mesela o bölgede eğer okulumuz yoksa biz mecburen o çocuğa yine en yakın okulu saptamaya çalışıyoruz. Ama bir de uygulamadan kaynaklanan sorunlar var. Onları bertaraf edip, okullara yerleştirmede belli okulların ismini ya da içeriğini değiştirerek, bu okulların daha dengeli dağıtımıyla ilgili önlemler almak ve bu arada çocukların daha ilk tercihinde, yerleşmeleri için yerleşmeye esas kriter tablosunu tümüyle değiştirmek gibi önlemler var.
- Bu bir sistem değişikliği değil. Sadece uygulamada rahatlatıcı ve rasyonel bir dağılım sağlamak.
Okul profili
Bakan Selçuk, bu arada, her ne ise, okulları 25 parametrede belirleyen “okul profili” çalışmasını büyük ihtimalle mart ayında kamuoyuna duyuracaklarını bildirdi.
Bu modelle okullar arasındaki farkın azalmasını beklediklerini ifade eden Selçuk, bu şekilde velilerin okullar için “Aslında birbirine yakın imkânları var” demelerini istediklerini söyledi.
Bakalım bu konuda torbadan hangi tavşanlar çıkacak?..
Öğretmenler ne diyor?
- Her öğrenci istediği okula gidebilecek mantığından vazgeçilmeli, 60 öğrenci alan Anadolu lisesi 120 öğrenci aldı, 100 öğrenci alan meslek lisesi ise 10 öğrenciyle yetindi. Bu böyle devam ederse meslek liseleri kapanır gider. Sonra başlarsınız ara eleman nerede demeye!
- Değişmesi gerekiyordu, adil değildi ve en çok tercih edilenlere değil de tercih edilmesi istenen okullara “nitelikli” unvanı verilmişti. Ancak yama yapmak yerine keşke uzun vadeli, daha düzenli bir sistem getirilseydi.
- Elon Musk uzaya araba yolluyor, ben öğrenciye Fen’i sınıfta anlatıyorum. Ne laboratuvar var ne teknoloji sınıfları. Çocuklar zehir gibi ama içi boş müfredata devam. Ne yazılım dersi var ne de donanımlı bilgisayar sınıfları.
- Günde 3 dershane telefon, 3-5 dershane SMS vasıtasıyla taciz halinde. 1.5 sene var daha liseye ama arayanların hepsi bu sistemin uzun yıllar değişmeyeceğinden emin!
- Şu an kızımın gittiği nitelikli okulu, niteliksiz yaptılar. Okul seviyesi yerlerde.
Özetin özeti: Hani sınavlar kalkacak ve her öğrenci evine en yakın istediği okula gidecekti?..
