Nereye giderseniz gidin, nereden bakarsanız bakın, dünya gençliğinin en önemli sorunlarından biri de işsizlik.
Emeğe dayalı işler azalıyor. Robotlar ve yapay zekâ destekli akıllı uygulamalar insan gücüne olan talebi her geçen gün azaltıyor. Daha da önemlisi, üretim maliyetlerini kısmak için üç kişinin yaptığı iş, bir kişiye yaptırılıyor.
Çok önemli bir başka ayrıntı ise diplomalı sayısı arttıkça, “vasıfsız işler” olarak nitelendirilen sıradan işleri yapmak isteyenlerin sayısı azalıyor. Yani bir yandan müthiş bir işsizlik söz konusuyken, öte yandan tarlada domates, bahçede portakal toplayacak, dağda çobanlık yapacak eleman bulmak mümkün olmuyor.
Akıllı tarıma yönelmediğimiz sürece bu çelişki hep yaşanacak.
Şu an için daha çok göçmenlerden oluşan ucuz iş gücüyle bu açığı kapatıyoruz ama ileride yine sorun olmaya devam edecek. Bu yüzden bu konuya biraz kafa yormakta yarar var. Ya her işi herkese sevdireceğiz ya da akıllı tarıma ve katma değeri yüksek üretime yöneleceğiz!..
İyileşme başladı
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) şubat ayına ilişkin işgücü istatistiklerini açıkladı. Buna göre işsizlik şubatta yüzde 10.7 olurken, işsiz sayısı da 178 bin kişi azalarak 3 milyon 579 bin kişi olarak gerçekleşti.
İstihdam edilenlerin sayısı şubatta bir önceki aya göre 90 bin kişi artarak 30 milyon 6 bin kişi, istihdam oranı ise değişim göstermeyerek yüzde 46.6 olarak kaydedildi.
Şubatta işgücüne katılım oranı bir önceki aya göre 87 bin kişi azalarak 33 milyon 585 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0.2 puanlık azalışla yüzde 52.2 olarak gerçekleşti.
Genç işsizlik?
15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre 0.6 puanlık azalışla yüzde 20.7 oldu.
Geniş tanımlı işsizlik azaldı. Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü (geniş tanımlı işsizlik) oranı şubat ayında bir önceki aya göre 0.9 puan azalarak yüzde 21.8 oldu.
Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 14.7 iken, potansiyel işgücü ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 18.1 olarak tahmin edildi.
Rakamların dili?
TÜİK’in verilerini yetersiz bulanlar çok. Genel işsizliğin tıpkı enflasyon gibi açıklanan rakamların çok üzerinde olduğunu iddia edenler var.
Bu durum farklı bir tartışma ve farklı bir yazı konusu.
Asıl önemli ayrıntı, yaz aylarına girilmeden işsizliğin azalma eğilimi göstermesi. Bunda elbette pandemi sürecinin artık geride kalması çok önemli ama üretime yönelik bir iyileşme de dikkat çekiyor. Umarız kalıcı olur ve aylar ilerledikçe işsizlik oranları daha da azalır.
İşsizlikle mücadele, iktidarıyla, muhalefetiyle sadece siyasilerin değil hepimizin en birincil görevlerinden biri. Bunun yolu da üretimden geçiyor.
Daha çok üreterek, daha çok istihdam olanağı yaratmalıyız ki geleceğe çok daha emin adımlarla ilerleyelim.
Çok yazdık ama bir kez daha hatırlatmakta yarar var.
Ne olur artık sınav ve diploma odaklı eğitimden vazgeçip istihdam odaklı bir eğitim modeline yönelelim.
Özetin özeti: Her iş ve her meslek kutsaldır, yeter ki hakkını vererek yapalım. En sıradan işi bile en değerli kılan sizin ona katacağınız gönül bağıdır.