İstanbul’da artık yeni bir Valimiz var.
Bir önceki İçişleri Bakanı oldu.
Her ikisinin de ortak bir yol haritası var.
Hep halef selef olmuşlar.
Sivas, Gaziantep, İstanbul.
Ali Yerlikaya şimdi Ankara’da, Davut Gül de İstanbul’da.
Bakalım bir sonraki durakları neresi olacak?
Her ikisine de yeni zorlu görevlerinde bir kez daha başarılar diliyoruz.
Daha önceki görevlerinde olduğu gibi yeni görevlerinde de eğitim dostu olmaya artan bir şekilde devam etmelerini diliyoruz.
Vali Gül, gün ağarmadan çıktığı İstanbul turuna ve ardı arkası kesilmeyen toplantı ve kabullerine gece yarısına kadar devam ediyor, yöneteceği kenti daha yakından tanımaya çalışıyor.
Binyılların “Muhteşem Kenti” İstanbul’da, bugüne kadar yaptığı ziyaretler sırasında kendisini en çok neyin etkilediğini sorduk.
“İstanbul ve Galatasaray liseleri” dedi.
“Düşünebiliyor musunuz, öğrencilerin tamamı Liselere Giriş Sınavı’nda tüm soruları doğru cevaplamış, tam puan almış. Böylesi bir başarıdan daha önemli ne olabilir ki” derken yüzündeki mutluluğu görmeliydiniz. O heyecan, o mutluluk, o gurur bir Vali’den çok bir ebeveynin yaşayabileceği en büyük mutluluktu ve o bunu, o anda yaşıyordu…
Peki, o kadarı yeter miydi?
Biz daha bu soruyu sormadan cevabını yine kendisi verdi:
“Akademik başarı elbette çok önemli ama sosyal başarılarını da artırmamız gerekiyor.
İçlerine kapanık değil girişimci, katılımcı, mücadeleci ve en önemlisi de yaşadıkları kente, ülkeye, yaptıkları işe, tuttukları takıma sevdalı olmalılar. Fikirlerini her ortamda rahatlıkla ifade edebilmeliler. Her okulda öğrenci meclisleri kurduk. Onlardan gelen temsilcilerle de İstanbul Öğrenci Meclisi’ni kuruyoruz. Yönetime katılmayı, proje üretmeyi, yönetmeyi, sorun çözmeyi, kaynak yaratmayı okulda öğrenmeliler ki hayata atıldıklarında şaşkınlık yaşamasınlar…”
İstanbul ligi
Okullardaki spor etkinliklerine çok daha fazla ağırlık vereceklerine, her okulda spor kulübü kurulacağına ve birçok spor branşında İstanbul Ligi kurulacağına da dikkati çeken Vali Gül, bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan çok büyük destek gördüklerini ve okul sporlarının yaygınlaşmasıyla birlikte ülkemizdeki spor kalitesinin her alanda artacağına vurgu yaptı...
İstanbul, pek çok alanda olduğu gibi öğretim kurumu, öğrenci, öğretmen sayısında da lider konumunda. 14 devlet, 44 vakıf üniversitesi ve 3 vakıf meslek yüksekokulu olmak üzere toplam 61 yükseköğretim kurumunun yanı sıra hava ve deniz harp okulları ile 5 milyona yakın öğrenciye de ev sahipliği yapıyor.
Öğrenci sayısı çok, okul sayısı da yetersiz kalınca olmazsa olmazların başında gelen ikili öğretim yüzde 40’a kadar çıkıyor.
“Bunun tek haneye inmesi mümkün mü?” sorusunu yöneltiyoruz, “zor” diyor. Birçok gerekçe sayıyor, ilk sırada “arsa” geliyor!..
Yurt sorunu çözüldü
İstanbul’daki üniversite öğrencilerinin en önemli sorunları arasında barınma ilk sırada geliyordu. Gül, bunun artık sorun olmaktan çıktığına, her öğrencinin talebinin karşılandığına ve bu konuda bir sıkıntı yaşanmadığına dikkat çekti.
Sevindirici bir durum. Umarız hep böyle devam eder.
Öğrencilerin ikinci önemli sorunu olan akşam yemeği konusunda da arayış içerisine gireceklerini söyledi ki bu konuda atılacak her adım alkışı fazlasıyla hak edecektir…
Akran terörü
Farklı alanlardaki bağımlılıktan akran şiddetine kadar her türlü soruna da kafa yorduklarını hatırlatan Vali Gül, Yerlikaya’dan düzenli bir kent devraldıklarını, bunu devam ettireceklerini ve hemen her alanda fark yaratmaya çalışacaklarını ifade etti.
“İstanbul nüfusu azalıyor” yönündeki haberlere ise “evet gidenler var ama bir o kadar da gelen var” yani değişen bir şey yok değerlendirmesinde bulundu.
Cep telefonu, daha önce görev yaptığı kentlerde olduğu gibi yine 24 saat herkese açık.
“Nereye gitse, siz istemeden o telefonunu size veriyor” dediler, bize de verdi. Arayanlar bir şekilde ulaşıyor ve dertleriyle de ilgileniliyormuş. Söylemesi bizden, denemesi sizden.
Özetin özeti: İstanbul dillere destan güzelliği kadar zor bir kent. Yaşamak da zor, yönetmek de. Valisi bu kadar iyimser ise biz neden olmayalım ki? Denemeye değer...
