Puan uçurumu!

14 Ağustos 2024

Aynı bölüme burslu 528 puanla giren de var, 276 puanla paralı giren de! Devlet üniversiteleri ile vakıf üniversiteleri arasındaki puan farkı da korkunç boyutlarda. Tıpkı devlet üniversiteleri arasındaki puan farklılıkları gibi. Mezun öğrencilerin hepsi aynı diplomayı alacak, torpili olan kolayca işe girecek, olmayan o bölüme girdiğine de bitirdiğine de bin pişman olacak!

Üniversite kapısında bekleyen 3 milyon aday varken 34 bin kontenjan boş kalması çok enteresan.

160 soruda yarım (1/2) neti olanın bile üniversiteye girebildiği sistemde on binlerce kontenjan boş kalması, başvuruda bulunan adaylardan yüz binlercesinin sınava hiç girmemesi, 1 milyonu aşkın adayın tercih hakkı varken bu hakkı hiç kullanmaması, sınav ve üniversite odaklı eğitim sistemimizi sil baştan yeniden düşünmemiz için yeter de artar.

Ek yerleştirme!

25 bini lisans bölümlerinde olmak üzere toplam 34 bini aşan kontenjan açığı, kazanıp da kayıt yaptırmayanlarla birlikte 100 binin üzerine çıkarsa hiç şaşırtıcı olmaz.

Bu yüzden ilk yerleştirmede hiçbir yere

Yazının Devamı

Cinayet gibi kazalar

11 Ağustos 2024

Trafik kazalarının yüzde 90’ı sürücü hataları yüzündenmiş. 

Arızalar ve teknik felaketlerin tamamına yakını da kalitesiz malzeme, yetersiz denetim ve özellikle de usta hatalarından kaynaklanıyor. 

Önceki gün direksiyon başında uyuyan şoför katliama neden oldu. Geçen hafta da iki üniversitemizde kontrolsüzlük ve usta hataları nedeniyle ölümle sonuçlanan iki kaza yaşandı. Konuyu fazla dağıtmadan sürücü, usta eğitimi, denetim ve liyakat konusuna odaklanalım. 

Sürücü kursları, ehliyet ve denetim konularında yeterli özeni gösteriyor muyuz? Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı bu kurslar, eğitimin genelinde olduğu gibi bu alanda yeterli ve donanımlı müfettiş olmadığı için denetim dışı mı kalıyor? 

İçişleri Bakanlığı, sürücüleri, özellikle de toplu taşım araç sürücülerini, ceza yazmanın dışında yeterince denetliyor, eğitiyor ve yeterince caydırıcı oluyor mu? 

Örneğin yurt dışında toplu taşım araçları, özellikle de şehirler arası yolcu taşıyorlarsa çok

Yazının Devamı

Daha kaç nesil heba edeceğiz?

9 Ağustos 2024

‘Bütün icatlar, ihtiyaçtan ya da zorunluluktan doğar’ derler.

Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında getirilen ambargolar, savunma sanayimizin kurulmasında olmazsa olmazlarımızdan biri haline gelmişti. ASELSAN ile ilk adımı attık ve bugünlere geldik.

Kötü komşu ev sahibi yapar misali, kötü müttefikler de bizi savunma sanayisinde gurur duyacağımız bir noktaya getirdi.

Spor müsabakalarında da dibe vurmadan yukarı çıkmıyoruz.

Ekonomi, siyaset, sağlık, tarım ve daha pek çok alanda da benzer bir anlayış söz konusu. Dara düştüğümüz anda ”Yetti artık” deyip çözüm arayışına giriyoruz. Tek bir istisna var o da eğitim!

Nedendir bilinmez, eğitim söz konusu olduğunda hep birlikte üç maymunu oynuyoruz: Görmüyoruz, duymuyoruz, konuşmuyoruz.

Dibin de dibine vursak bile umurumuzda değil. Oysa eğitim de en az savunma sanayii kadar önemli.

Ülkemizin bekası söz konusu olduğunda eğer iyi yurttaş yetiştiremiyor ve aidiyet hissi yaratamıyorsanız gerisi teferruattır…

Yazının Devamı

Kim ne kadar samimi?

7 Ağustos 2024

Eğitim sistemimiz tıkandı ama hâlâ farkında değiliz.  

Yeni fikirlere, yeni açılımlara ihtiyacımız var. Hem de acilen.  

Mevcut sistem, sürekli diplomalı işsiz üretiyor. Oysa iş dünyasının onlara değil çok daha farklı alanlarda, çok daha farklı statüye sahip elemanlara ihtiyacı var.  

Bunu bilmeyen, dile getirmeyen yok gibi ama çözüm üretilemiyor. Çünkü sistem tıkandı. Sil baştan yeniden ele almak gerekiyor ama buna da kimse cesaret edemiyor. Değişimin altında kalmaktan korkuyor…  

Sorunları doğru olarak tespit etmeden, doğru çözümler üretilemez!  

Evet ülkemizin kırk yıl önce fazlasıyla üniversite mezununa ihtiyacı vardı ama artık yok. Bu yüzden kırk yıl önceki ihtiyaçlara göre eğitime yön vermek yanlışların en büyüğü olur! Ve biz bunu hep yapıyoruz…  

Eğitimde, İkinci Dünya Savaşı’nın sona erdiğinden haberi olmayan Japon askeri konumundayız. O nasıl ki savaş hâlâ devam ediyormuşçasına verilen görev gereği bulunduğu noktayı korumak

Yazının Devamı

Dünya düzeni?

4 Ağustos 2024

Kimse kimseden memnun değil. 

Yaptığı işten memnun olanların sayısı yok denecek kadar az. 

Geleceğe özgüvenle bakanların sayısı giderek azalıyor. 

Empati yapan yok gibi. 

Akıl, bilim, yaşananlar ve liyakat referans olmaktan çıkalı çok oldu. 

Milli ve manevi değerleri hatırlayanı ara ki bulasınız. Ortak değerler giderek azalıyor. 

Hak, hukuk, adalet, eğitim, bilim sanat, spor, üretim, ticaret, plan, program, saygı, sevgi, barış gibi kavramlar da adeta rafa kaldırıldı. 

Dünyanın geldiği son nokta bu. 

Yazının Devamı

3 T Kuşağı mülâkat ve…

2 Ağustos 2024

Onlara, yakın zamana kadar tost ve test kuşağı deniliyordu şimdi bu eşleşmeye bir de tuş eklendi. Gün boyu binlerce kez tuşlara basıyorlar.

Bu konuda öylesine becerikli ve hızlılar ki artıları da eksileri de uzun uzadıya tartışılır. Hızlı düşünüyor, hızlı karar veriyor, hızlı bir şekilde eyleme dönüştürüyorlar.

Kâğıt kalemle bu kadar hızlı hareket etmeleri mümkün değil, tuşlar onları adeta uçuruyor.

Peki, bastıkları her tuş ya da onun kazanımı olan bilgiler, oyunlar, emojiler ne kadar kalıcı?

Beyinlerinin bir köşesine kazanıyor mu yoksa anında uçup gidiyor mu?

“Tost ve test gibi günü kurtarmanın ötesine geçmeyecekse harcanan onca zaman niye?” diyenler çıkabilir ama kararı yine de onlara bırakmak gerekir.

Artılarını eksilerini anlatmak ise hepimizin görevi olmalı…

Örneğin parmaklarda yarattığı erozyon ve dijital bağımlılık mutlaka göz önünde bulundurulmalı!..

Yazının Devamı

Okul öncesi ve köy okulları

31 Temmuz 2024

Okul öncesi eğitime yönelik atılacak her adım ayakta alkışı hak ediyor. 

Neden mi? 

Eğitim kademeleri içerisinde en önemli olan o da ondan. 

Okul öncesi eğitimin önemini bilmeyenimiz yok. Özellikle de devlet katında. Peki o zaman devamı neden gelmiyor? 

Eğer gerçekten inanılıyorsa zorunlu hale getirilmeli hem de bir değil iki yıl!.. 

Dünya genelinde yapılan tüm araştırmalar, okul öncesi eğitim alan öğrencilerin, sadece öğrencilik yıllarında değil, ileriki iş yaşamlarında da çok daha başarılı olduğunu ortaya koyuyor. 

Hayata atıldıklarında hemen her alandaki performansları, okul öncesi eğitim almayanlara göre çok daha yüksek. 

İstisnalar yok mu? 

Yazının Devamı

Şampiyon borsası beyin göçü ve MEB

28 Temmuz 2024

Lise ve üniversiteye girişte ödüller havalarda uçuşuyor!

Şampiyon öğrencilerin buluşma noktası Boğaziçi bile kesenin ağzını açtı.

Boğaziçi Üniversi-tesi’ne Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda SAY, EA, SÖZ ve DİL puan türlerinin birinde ilk üçte yer alarak yerleşen öğrencilere tek seferlik 100 bin TL nakdi destek sağlanacak.

Yerleştiği puan türünde ilk 10’a giren öğrencilere yılda 9 ay süreyle 15 bin TL burs desteği verilecek. Yine İlk 100’e giren öğrencilere de yılda 9 ay süreyle 10 bin TL destek sağlanacak… Burs ve ödül konusunda taviz vermeyen kolej ve üniversiteler ise “Biz sadece iyi eğitim veriyoruz, o da bize yeter” diyorlar.

Özel okullar ve vakıf üniversiteleri öylesine cazip tekliflerde bulunuyor ki, adayların kafası karmakarışık hale geldi.

Bir yanda hayalini kurdukları üniversite öte yanda hayalini kurdukları araba ya da bir daha bu kadarını göremeyeceği paralar.

Görünen o ki bu göz kamaştırıcı promosyonlar bir hayli etkili oldu.

Devlet üniversiteleri ile

Yazının Devamı